KOMİSYON KONUŞMASI

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Şimdi, burada aslında normal bir ülke olsa bu çok doğal bir şey yani bir insan çalıştığı bir yerde, emek verdiği bir yerde bu emeğinin karşılığını almalı. "Huzur hakkı" dediğimiz şey de doğal bir şey. Hatta hani birle sınırlandırıyoruz ya, aslında emeğe baktığınızda, emeğini koyduğu yerde birden fazla varsa birden fazla da olabilir ama ülke normal değil. Ülke normal olmadığı için biz de tabii her şeye bakarken bu kuşkuyla bakıyoruz çünkü liyakat yok. Dolayısıyla bu atamalar bir liyakat esasına göre değil aslında bir kayırma esasına göre yapılıyor. Mesele burada ödenen ücret, huzur hakkı meselesi değil, toplumda olan güven kaybıyla kaynaklanmış bir mesele ve dolasıyla bunun üstünden burada bu kadar uzun tartışıyoruz. Yoksa insanlar bir yere emeğini veriyorsa bu emeğin karşılığı da mutlaka olmalı fakat burada emek meselesinin olmadığını çok iyi biliyoruz, birçok yerde de karşımıza çıkıyor. Kaldı ki başka alanlarda belli örnekler de kamuoyunda bu konuda ciddi bir hassasiyet de yaratmış durumda.

Son bir şey, kayyum meselesi. Kayyum meselesinin savunulacak hiçbir tarafı olamaz. Bir kere bir insan parlamenterse, seçilmiş birisiyse seçilmiş bir hakkın ortadan kaldırılmasına taraf olamaz ama maalesef bu ülkede bir kayyum gerçekliği var.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - İflasın eşiğinde hâkim kayyum atıyor Allah aşkına!

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - O kayyumlar da o kayyumların da nasıl atandığını bizzat bir dönem önceki İçişleri Bakanı itiraf da etmiştir; hiçbir mahkeme kararı yoktur, yasa dışı bir uygulamadır ve bunu çok iyi biliyoruz. O kayyumların orada almış oldukları ücretler de onlara haram zıkkım olsun.