KOMİSYON KONUŞMASI

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Evet, esas mesele, aslında bu türden bir yasama faaliyeti. Dolayısıyla burada 80 madde... Bilmiyorum eklenenlerle beraber kaç oldu?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - 86.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - 86 maddeyi bu kadar kısa sürede, bir buçuk günde değerlendirmek, bir Komisyon mesaisi harcamak aslında yaptığımız işin ne kadar niteliksiz olduğunu gösteriyor maalesef; bu bir gerçeklik, belki de tartışmamızı buraya getiren de bu. Dolayısıyla müzakere, uzlaşma esasını oluşturmalı; bu bence kıymetli bir şey. Uzlaşılabildiği sürece alınan yol çok daha önemli, çok daha katkı sağlayacak ve sorunları çözebilecek bir durum ortaya koyar; bu, öncelikli tercihimiz olmalı; bu, bizim için kıymetli ama tabii ki sizin de altını çizdiğiniz başka gerçekler de var fakat şunu görüyoruz biz: Bu uzlaşma meselesi kişisel çabaların ötesinde bir anlayış olarak Komisyona sirayet etmeli, bunun bir arayışı olmalı yani illaki gelen her şeyin aynen geçmesi gibi değil; biraz sorgulamak, biraz altına bakmak... Dolayısıyla mesela, bugün burada 86 madde şöyle iyice bir incelendiğinde, enine boyuna değerlendirildiğinde nasıl ciddi sorunları içinde barındırdığını acaba kaç kişi değerlendirdi, düşündü? Neden? Çünkü yine bir hızla geldi, geçti.

Zaten bu maddeler içinde birçoğu şuydu: Geçmişte yapılan hataların düzeltilmesi yönünde yani gidiyor, Anayasa Mahkemesinden dönüyor ya da bir yasa çıkmış, o yasadan dolayı yeni mağduriyetler yaratılmış, "O mağduriyetleri şimdi telafi edelim." gibi bir anlayış var. Dolayısıyla oturup şöyle enine boyuna değerlendirdiğimizde bu türden bir yasama faaliyetinin aslında sağlıklı bir faaliyet olmadığı ortada ama en başa dönersem, öncelik, o uzlaşıyı arama, mümkünse daha en başında, Komisyon aşamasında varsa bazı sorunların ortadan kaldırılması, toplum yararına, kamu yararına gerekli düzeltmelerin yapılması önceliğimiz olmalı. Biz böyle yaklaşıyoruz ama buradaki ortam maalesef böyle değil, buradaki ortam bir kamplaşma, bir ayrışma, bir karşı karşıya gelme; müzakere değil, mücadele; bir uzlaşı arayışına değil, bir çatışma arayışına bizi yönlendiriyor; bu da tabii ki iktidar partisinin tutumuyla alakalı bir şey. İktidar partisine tavsiyemiz, aslında toplum ve kamu yararını önceleyecek bir yerden konuya yaklaşmaları, yasama faaliyetlerini bu zemine çekmeleridir; umarım, bundan sonra böyle bir gelişme yaşayabiliriz.