KOMİSYON KONUŞMASI

DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Dün aslında torba yasa mantığının ne derece yanlış olduğundan, usul ve esaslar bakımından nasıl hatalar içerdiğinden uzun uzadıya bahsettik. Böyle bir usul olmadığı gibi, kanunların ilgili komisyonlarda görüşülmesine dair Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'ne de aykırılık taşıyan bu torba yasada baktık ki âdeta bir parmak bal çalar gibi -ki bu, bal mıdır zehir midir tartışılır, bilemiyoruz yani- emeklilerin ikramiyelerine yapılacak bir zamla karşı karşıya gelindi bu maddede. Normalde, şimdiye kadar tüm emekli zamlarını nerede görüştük? Plan ve Bütçede görüştük, bu Komisyonda görüştük. Bu da aslında Plan ve Bütçe Komisyonunun görüşmesi gereken, konusu, teknik bilgisi, yetkileri bakımından Komisyonun değerlendirmesi gereken bir hususken şu an Adalet Komisyonunun görüşmelerinde, hiçbir anlamı olmadığı hâlde, biz emeklilere yapılacak zammı burada görüşmeye çalışıyoruz. İktidarın yapmak istediğiyse -buna eminiz de- bu yasayı kamuoyuna "Emekli ikramiyesine zam geldi." şeklinde lanse ederek, fiilin altındaki mevcut şeyi saklayarak bu şekilde bir örtbas etme amacını güttüğünü düşünüyoruz.

Yine "Hadi, emeklilerin lehine olan, bayram öncesi işte ev bütçelerine bir fayda sağlayacak yasa gelmiş ve inceleyelim." dedik. Burada da bakıyoruz ki "müjde" diye sunulan, aslında ortaya konulan yani emeklinin gerçekten de bayram öncesi kendisini idame ettirebilecek, bayram öncesi yapılacak alışverişini idame ettirecek bir miktarla mı geliyoruz? Asla ve asla gelmiyoruz. Aynı torba yasaya bakıyoruz; Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'ndaki para cezaları artışlarına bakıyoruz, fahiş bir artıştan bahsediyoruz; adli para cezalarına bakıyoruz, fahiş bir artış var fakat konu emekliye gelince maalesef çok cüzi bir miktardan, 2 bin TL'den 3 bin TL'ye çıkan bir artıştan bahsediyoruz. Şurada şu çok net bir şekilde anlaşılıyor aslında: Mevcut AKP Hükûmeti, konu kendisine yani alacağına gelince aşçının kepçesiyle alıyor fakat konu halka, emekliye bayram ikramiyesi vermeye gelince çay kaşığının bile yarısına kadar indirilen, eli titreye titreye ortaya konulan bir miktardan bahsediyoruz.

Yine, 2018'de bin TL olan bayram ikramiyesi o dönem için asgari ücretin yüzde 62'sine denk gelirken, bugün itibarıyla emeklilere 3 bin TL olarak belirlenen bayram ikramiyesi bu oranın sadece ve sadece yüzde 18'ine kadar düşürülmesi anlamına gelmekte. Ayrıca, ikramiye ödemelerinin başladığı 2018'den bu yana enflasyon oranı kadar artırılmış olsaydı bugün 10.636 TL ödenmesi gerekiyordu. Yine, 2022'de zam olmadı, hiçbir şekilde zam yapılmadı bu ikramiyelere, geçen sene ise 1.100 TL olan bu ikramiye 2 bin TL'ye çıkarıldı, şimdi ise 3 bin TL diyorsunuz. Şuradan şunu da net anlıyoruz: Yani 2018'de sadece bin lira, işte 2022'de zam yok, 2023, evet, önümüz 2024, bir seçim süreci ve seçim sürecinde yine maalesef ki emeklilere bu anlamda, işte kendinizce aslında yani onların da ikna olmadığı bir şeyle, bu rakamlarla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

Emekliler 2000'li yılların başından itibaren hak kayıplarını yaşamaya devam etmekte. Bu mağduriyetlerinin temel kaynağının ise 5110 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. 2008 yılında yürürlüğe giren 5110 sayılı Yasa'yla emekliliğe erişim hakkı zorlaşmış, emeklilik yaşı yükseltilmiş, emekli aylığı elde etme koşulları değişmiş ve emekli aylıkları düşmeye başlamıştır. Türkiye, en iyi emeklilik koşullarını ortaya koyan Küresel Emeklilik Endeksi'nde son sıralarda yer alan bir ülke. 2023 verilerine göre ise Türkiye 46,3 endeks değer sıralamasıyla 44'üncü sırada bulunan bir ülke. Enflasyon ve zam yağmuru altında beslenme, sağlık, barınma gibi en temel ihtiyaçlar dahi karşılanamaz noktaya gelmiş durumda. 16 milyon emeklinin açlık sınırının altında maaşa mahkûm edilmesi kabul edilemez. Emeklileri ekonomik olarak yokluğa ve sefalete mahkûm eden anlayış derhâl terk edilmeli ve emekli maaşlarının sefalet sınırının üzerine taşınması gerekmektedir diyoruz.

Yine, sizlere de geliyordur mutlaka; Türkiye Emekliler Derneği ve yüzlerce emekli bizlere mail atıyor ve sizlere de bu mailler geliyordur ve orada aslında taleplerini açık bir şekilde ifade ediyorlar, diyorlar ki: "En düşük emekli aylıkları asgari ücrete çekilmeli, bütün aylıklara seyyanen zam uygulanmalı, yine üzerine emekli zammı uygulanmalı." Şimdi, bunca talep varken, bu durumu ortaya koymuşken biz gelmişiz, iç içe sıkıştırılmış bir yargı paketinden emeklilere 2 bin liradan 3 bin liraya çıkarılacak bir ikramiye miktarından bahsediyoruz. Kendilerinin deyimiyle harçlık ya da sadaka istemediklerini ifade ediyorlar. O yüzden, bizler de DEM PARTİ olarak buna ilişkin önergemizi verdik, verilen ikramiye miktarının 3 bin liradan 11 bin liraya çıkarılmasını teklif ediyoruz.

Teşekkürler.