Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ve Samsun Milletvekili Ersan Aksu ile 120 Milletvekilinin Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1812) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 28 .11.2023 |
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
80 maddelik kanun teklifi, tabii, 28 ayrı kanun ve 2 KHK'de değişiklik yapılmasını öngörüyor. Bu 80 maddede daha çok gördüğümüz, Cumhurbaşkanına verilen yetkilerin artırıldığı ve Parlamentonun devre dışı bırakılarak neredeyse yetkilerin tamamının Cumhurbaşkanına verildiği bir sistem uygulanıyor yine. Bir yetki transferi söz konusu burada âdeta. Dolayısıyla, zaten bu torba yapma mantığından bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor. "Ben yaptım oldu." mantığıyla genellikle maalesef önümüze bu torba kanunlar dayatılıyor, alelacele çıkarılıyor ve çok geçmeden bunlarda yeniden düzenleme ihtiyacı doğuyor ne yazık ki. Artık yıllardır aynı şeyleri yaşamaktan, hakikaten bu "göç yolda düzülür." mantığıyla bu tür torba kanunlara artık son verilmesi gerektiğini düşünüyoruz hepimiz.
Tabii, şimdi burada baktığımız zaman birbirine benzemeyen onlarca madde var. Seçim Kanunu'yla ilgili 2 maddenin bu torba yasada yer alması düşündürücü, tam da yerel seçimler öncesi yer alması düşündürücü elbette. 2'nci maddeye baktığımız zaman, burada bir şartsız teminatla bir gemi serbestisi verilmesi sorunlu bir madde olarak görünüyor 2'nci maddede. Dolayısıyla bunun tekrar gözden geçirilmesinde fayda var. Şartsız teminat gösterilmesi hâlinde gemi serbest bırakılacak. Burada değişiklik maddesinin ikinci fıkrasında yer alan bu düzenlemenin caydırıcılığı olmayacağı gibi idari para cezasından kaynaklı kamu alacağının da tahsilinde zorluk ya da imkânsızlık yaratacağı ortadadır.
Yine, 8'inci maddeye baktığımızda Cumhurbaşkanına yüzde 0'dan yüzde 100'e artırma yetkisi veriliyor. Yani şimdi, Cumhurbaşkanı Adalet ve Kalkınma Partisinden olmayabilir, başka bir partiden de olabilir; bu yüzde 0 ila yüzde 100 artırma yetkisinde yandaş şirketlere nasıl tavır sergileyeceğiyle ilgili nasıl bir teminat var? Yani bu yüzde 0 ila yüzde 100 arasında çok geniş bir dilimde Cumhurbaşkanına inanılmaz bir yetki veriliyor; bence bu madde de burada sorunlu, 8'inci madde.
Yine, 9'uncu maddede ticari kazançlara binde 5'lik götürü gider haklarıyla ilgili bir ibare var. Burada OECD'nin bir eleştirisi var, bu tür götürü usulü gider uygulamalarının rüşvet verilebilmesini kolaylaştırdığına ilişkin OECD'nin bu konuda bir şerhi var, eleştirisi var; bunun da tekrar bir gözden geçirilmesinde fayda olduğunu düşünüyoruz.
Yine, baktığımızda, 18 ve 19'uncu maddeler Seçim Kanunu'nun değiştirilmesi. Zaten 2022 yılında Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz bunu Anayasa Mahkemesine götürmüştük, şimdi de benzer uygulamayı yeniden getiriyorsunuz, apar topar getiriyorsunuz, tam da yerel seçimler öncesi getiriyorsunuz; doğrusu bu da kabul edilecek bir madde değil, her 2 maddenin de şu seçim arifesinde getirilmesi yine düşündürücü bir şey.
20'nci maddeye baktığımızda; yine, TÜBİTAK da bir kamu kurumu, buradaki kamu kurumunda memur statüsünde olmayan personelin ücret ve verimlilik belirleyebilmekte olduğunu biliyoruz oysa TÜBİTAK'ta toplu sözleşmeler söz konusu. TÜBİTAK'ta bu toplu sözleşme kapsamı dışında bulunan personel için yetkili oluyor buradaki yöneticiler. Bu personel için bu yetkinin belirlenmesi, en azından yönetim kuruluna verilen yetkinin sınırlarının belirlenmesi önem arz etmekte.
Yine, madde 29'a baktığımızda, burada da kabotajın kaldırılmakta olduğunu görüyoruz. Hani nerede kaldı yerlilik ve millîlik arkadaşlar? Her hamaset yapıldığında, her fırsatta yerlilikten ve millîlikten bahseden sizler nasıl bu kabotajı yok sayarak yerli ve millî kiralama sistemini -özellikle uçaklarla ilgili- ortadan kaldırıyorsunuz ve bu millî gelirin yabancı ülkelere aktarılmasının önünü açıyorsunuz? Niye, bizim yeteri sayıda uçağımız mı yok? Neden bu maddeye ihtiyaç duyuldu, doğrusu merak ediyoruz, hakikaten bunlar açıklanmaya muhtaç konular.
Bir de şunu söylemek istiyorum: Tabii, ben Adanalıyım, Adana'da narenciye üreticisi şu anda ağaçlarını söküyor arkadaşlar. Şu anda, tabii, bütün yabancı ülkelerde fellik fellik yabancı para arayışına girildiği bir süreçte... Narenciyenin geçen yıl, 2022 yılında 922 milyon dolar ihracat girdisi var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI İSMAİL FARUK AKSU - Sayın Şevkin, toparlayın.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Bu yıl 7 milyon ton üretim beklenmekte ve üretici şu anda ağaçlarını söküyor. Gördüğünüz Adana narenciye üretiminin yüzde 70'ini yapan bir alandayken bununla ilgili hiçbir düzenleme getirmeyip, Sayın Tarım Bakanı kulağının üstüne yatıp ölü balık taklidi uygulaması yaparken böyle 80 maddelik -sanki çok aciliyeti varmış gibi- bunların getirilmesini burada kamuoyunun dikkatine sunmak istiyorum, siz değerli milletvekillerinin ve yetkililerin dikkatine sunmak istiyorum.
Teşekkür ederim.