CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, burada biraz önce ben de söyledim, diğer arkadaşlar da söyledi, vize işleriyle alakalı şirketlerin belli bir payını verdiği, diğer payın da şirketlere ait olduğunu; burada da aslında şu ifade edilmeye çalışılıyor: "Ciddi bir para dönüyor, o parayı sonuçta biz alalım." Peki, serbest piyasa ekonomisi içerisinde diğer şirketlerin çalışmaları ne şekilde devam edecek, onlara bir yaptırım uygulanacak mı yani onların iş alanları daraltılacak mı, onların durumu ne olacak, ona da bakmak lazım.

Bir de bugün bazı ülkelerden vize almak için çok ciddi paralar yatırılıyor, 100 euro, 150 euro gibi paralar yatırılıyor ve şöyle söyleyeyim: Bazen on gün, bazen on beş gün gibi kısa süreli vizeler verilmekte. Rakama baktığımızda TL bazlı 3-4 milyona tekabül eden ama on-on beş günlük vizeler verilerek vatandaşımız aslında mağdur edilmekte. Dışişleri Bakanlığı olarak, bizim bu konularla da ilgili bir çalışma yapmamız gerektiği ortada çünkü zar zor bir vize alınıyor. Bir taraftan, vize verilme konusunda gerçekten sıkıntı var, özellikle yurt dışına çıkışlar ve geriye dönüşlerle ilgili geçtiğimiz yıllarda yaşanan bazı sorunlar oldu, gidenin geri gelmediği günleri gördük, bu da muhtemelen onunla bağlantılı veya bizim yurt dışındaki itibarımızla da bağlantılı olabilir. Vize süresi, vize ücretlerinin yüksekliği gerçekten sorun olmaya devam ediyor, bu konuda da bir çalışma yapılması ve vatandaşın mağduriyetinin giderilmesi gerektiğini özellikle Dışişleri Bakanlığı temsilcilerine ifade etmek istiyorum.