ONUR DÜŞÜNMEZ (Hakkâri) - Sayın Başkanım, maddece sayılan kanunlar kapsamında elde edilen özel gelirler karşılığı ilgili idare bütçesine tahsis edilen ödenek miktarını aşan gelir gerçekleşmeleri karşılığında ödenek eklemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir denilmektedir. Millî Savunma Bakanlığınca silahlanma veya artırma kararı verildiğinde veya yeni mal alınması gerektiğinde modernizasyon bütçesi kullanılmak durumunda. Bu da dolaylı olarak Millî Savunma Bakanlığı bütçesinden kesinti demek olduğu için bu maddeyle ihtiyaç hâlinde Cumhurbaşkanının ek ödenek vermesi amaçlanmaktadır. Bütçede güvenlikle ilgili en yüksek payı alan kurumlar; 15,7 milyar dolarla Millî Savunma Bakanlığıdır, ondan sonra işte, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı gelmektedir. Bu madde, yukarıda saydığımız ve ülke bütçesinin yaklaşık yüzde 11'ine tekabül eden bu rakamların güvenlik için harcanması yetersizmiş gibi yeni harcama kanalı açma olanağı tanımaktadır. Millî Savunma bütçesini belirleyen güvenlikçi devlet anlayışı, sosyal devlet sorumluluğunu ve görevini yok saymaktadır. Yoksulluğun, sefaletin, işsizliğin tarihin en yüksek seviyelerine çıktığı günümüzde sefaleti ve yoksulluğu ortadan kaldıracak yatırımlar yerine savaşa kaynak ayırmak kabul edilebilir değildir. İçinde bulunduğumuz ağır ekonomik krizin bir nedeni de silahlanmaya ve militarist devlet yapılanmasına aktarılan halkın bütçesidir. Ayrıca, halkın vergilerinden oluşan bütçeden herhangi bir faaliyet için kaynak ayırmak, halkın iradesinin temsil edildiği Meclisin uhdesinde olmalıdır. Bu yetkinin tek başına Cumhurbaşkanına verilmesi demokratik teamüller açısından kabul edilebilir olmadığı gibi otoriteleşmeyi de güçlendiren bir adım olacaktır. Bu nedenle, teklifin 43'üncü maddesinin kanun metninden çıkarılmasını talep ediyoruz.