Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın, 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 42'nci maddesi gereğince Merkez Bankasının faaliyetleri hakkında bilgilendirme sunumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 04 .06.2024 |
İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri, Merkez Bankamızın Değerli Başkanı ve yöneticileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, sunumunuz için teşekkür ediyorum; yeni görevinizde ekibinizle beraber başarılar diliyorum.
Fiyat istikrarını sağlama görevi kuşkusuz diğer politikalarla beraber bütünleşik olarak değerlendirilmesi, düşünülmesi gereken bir şey. Böyle olduğu vakitte geldiğimiz noktaya gelmeden evvel küresel ekonomide ve Türkiye'de neler yaşandı, bunlara da bir göz atmakta fayda var diye değerlendiriyorum.
Biliyorsunuz, dünya bir pandemi süreci yaşadı. Bu süreçte üretim çarkları durdu, emtia fiyatları arttı, küresel ekonomiye olduğu gibi Türkiye ekonomisine de bunun önemli yansımaları oldu. Devamında, Ukrayna-Rusya Savaşı, diğer jeopolitik riskler, ayrıca bize özel bir mesele olarak 15 Temmuz ve sonrasında bize yönelik ekonomik operasyonlar, yine, 2023'ün 6 Şubatında çağın en büyük felaketlerinden biri olan Kahramanmaraş merkezli depremler ve bunlara ilave olarak da Türkiye'nin uzun yıllardır yürüttüğü terörle mücadele Türkiye'nin ekonomisini değerlendirirken gözden uzak tutulmaması gereken, dikkate alınması gereken hususlardır diye düşünüyorum.
Her şeye rağmen, tüm bu gelişmelere rağmen Türkiye birçok bakımdan dünyadaki emsali ülkelerden pozitif yönlü ayrışmayı başarmış bir ülkedir. Türkiye, en çok büyüyen, en çok istihdam yaratan, ihracat rekorları kıran, en az borçlu ülkelerden biridir. Son açıklanan çeyrek verilerine bakıldığı zaman sürdürülebilir büyümeye dönük önemli gelişmelerin de olduğunu görüyoruz. İhracatın katkısı ilk defa pozitife döndü. PMI verileri -50 civarında alt-üst bir miktar değişmekle beraber- istikrarlı bir seyir izliyor. Sanayi üretimi kapasite kullanım oranı tarihî seviyelerinde devam ediyor. İhracat artarken ithalatımız azalıyor, dış ticaret açığı azalıyor, cari açık düşüyor, risk primi düşüyor, Merkez Bankamızın rezervleri artıyor, yatırım ortamı iyileşiyor ve ülkemize girişler artıyor. Bütün bunlar maliye politikası tedbirleriyle de destekleniyor. Son yapılan kamuda tasarruf tedbirleri programı bu anlamda ve yine Ticaret Kanunu'nda yapılan, Perakende Ticaret Kanunu'nda yapılan değişikliklere ilişkin kanunun da bu anlamda bu politikaları destekleyen politikalar, politika unsurları olduğunu değerlendiriyoruz. Bütün bunların sonucunda iç ve dış ekonomik aktörlerin Türkiye ekonomisine, uygulanan programa güveninin arttığı da açık.
Önümüzdeki günlerde vatandaşımızın tek beklentisi enflasyondaki gerilemeyi görmek, bu da inşallah önümüzdeki aydan itibaren hissedilecektir. Kuşkusuz, Türkiye büyüme ve kalkınma hedeflerine de ulaşmak durumundadır. Türkiye'nin bu anlamda yatırımı, üretimi, istihdamı ve ihracatı artırma hedeflerinden taviz vermeden, enflasyonu düşürme, cari açığı azaltma politikasını da kararlılıkla sürdürmesi gerekir. Eş zamanlı olarak politikaların özellikle dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızı destekleyecek şekilde yürütülmesi de son derece önemlidir. Enflasyonun düşmesi, kuşkusuz, gelir dağılımı adaletini sağlama yönünde önemli bir katkı sağlayacaktır. Uygulanan tüm bu politikaların sonucunda ülkemizin kalkınması, milletimizin refah ve huzurunun artması mümkün olacaktır. Diğer ekonomik ve sosyal politika tedbirleriyle birlikte 2053 yılında lider ülke ve küresel güç Türkiye ülkümüzün altyapısı da böylece adım adım inşa edilecektir diye değerlendiriyoruz.
Sunumunuz için tekrar teşekkür ediyorum.
Herkese saygılar sunuyorum.