Komisyon Adı | : | KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ KOMİSYONU |
Konu | : | Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Kadının Statüsü Genel Müdürü Süreyya Erkan tarafından yapılan sunumlara ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 11 .06.2024 |
ELİF ESEN (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Değerli Başkanım.
Kıymetli milletvekilleri, çok Değerli Bakanımız, Bakan Yardımcımız, Kıymetli Müdürümüz ve ekibiniz; hoş geldiniz.
Teşekkür ediyoruz öncelikle bu yapmış olduğunuz değerli sunumlar için.
Ben de öncelikle bu çalışmalarda belirlenen strateji, plan ve hedeflerinizde size kolaylıklar ve başarılar diliyorum çünkü bunlara gerçekten azimle çalışacağınıza inanıyorum. Sizi yakinen takip ediyorum yani görevimiz kapsamında da zaten bunu yapıyoruz ve ara ara sizinle iletişimde de bulunuyoruz. Keza, cezaevleriyle ilgili yapmış olduğum ziyaretler noktasında, sizden randevu talebim çok hızlı bir şekilde karşılandı, çok teşekkür ediyorum; bu geri bildirimleri almanız, değerlendirmeniz kıymetli.
Sadece şunu ümit ediyorum: Genellikle son dönemde yapılan çalışmalarda hedefler, stratejiler, eylem planları çok güzel yazılıyor çiziliyor, baktığımızda "Ne kadar uzman bir ekip yazmış, ne kadar doğru tespitler." diyoruz ama üzerinden bir zaman geçtiğinde, bu hedef ve stratejilere ulaşma ve uygulama noktasında sıkıntılar olabileceğini görüyoruz. Sizin bu noktada kendinize belirlemiş olduğunuz bir ölçme, değerlendirme sisteminiz var mıdır? Bu çalışmalarınızla ilgili belli bir yıl ya da yıllar içinde kısa, orta, uzun vadeli hedeflerinizde ulaşmayı hedeflediğiniz hedef sayılar, hedef noktalar var mıdır?
Sözümü çok uzatmak istemiyorum. Bugün cezaevi ziyaretlerime bir yenisini ekledim, oradan geliyorum, o yüzden de geciktim, özür diliyorum, gecikmeli katıldım. Sincan Kapalı Cezaevindeki kadınlarla görüşmedeydim bugün de. Öncelikle, burada, ben Adalet Bakanımıza üç kere randevu talebime rağmen ne yazık ki ulaşamadığımı... Tamam, bakıyoruz "Randevunuz askıda." vesaire deniyor ama ondan sonra randevu gelmiyor. Yarın İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda kendisini misafir edeceğiz, orada da yineleyeceğim. Artık ben bir aylık beklemeyi sonlandırdım ve geçtiğimiz hafta cezaevindeki mahpus kadınlar ve masum çocuklarıyla ilgili basın toplantımızı gerçekleştirdik. Yarın yine kendisine teşekkür edeceğim çünkü cezaevinde gözlemlediğim şartlar son derece insani, son derece medeni ve son derece iyi şartlardı; bu noktada, Adalet Bakanlığımıza ve Hükûmetimize teşekkür ediyorum. Bu cezaevinde Annemleyim Projesi kapsamında anne çocuk ünitesi var. Anne çocuk ünitesi iki ilimizde var; bir, Ankara Sincan, bir de Diyarbakır Kapalı Cezaevi. Yani bu nedir? Anneler ve çocukları gayet iyi şartlarda, hatta kreş hizmetinin verildiği şartlarda cezaevinde günlerini geçiriyorlar. Bugün görüştüğüm anneler de hem fiziksel hem de psikolojik olarak son derece iyi şartlardaydılar, pırıl pırıl geldiler, mis gibi kokuyorlardı çocukları da kendileri de. En sıkıntılı oldukları nokta ailelerinden ayrı kalmaktı, bir kısmının dışarıda çocukları var, çocuklarından ayrı kalmaktı; onların çocuklarının olduğu yerlere sevk ricaları vardı, onları aldık, müdürümüze ilettik. Cezaevi Müdürü Sincan'da kadın. Bir kadın cezaevi müdürünün orada oluşturduğu farkı da gözlemledik. Kadın bakış açısıyla, anne bakış açısıyla, o uygulamaların çok daha hassasiyetle geliştirildiği, ayrıca tüm ihtiyaçları noktasında kadınlarla dilekçeler ve istemlerle iletişimde olunduğu noktasında gözlemlerimiz oldu.
Ben, şunu tekrar size iletmekte fayda görüyorum: Tespitim, koruyucu, önleyici tedbirlerin çok çok kıymetli olması çünkü bu kadınların birçoğu belli illerin belli mahallelerinin belli sosyolojik kitlelerinden geliyordu. Bu kitlelerin başında suç oranının yüksek olduğu Roman vatandaşlar geliyor elbette. Ama madde bağımlılığı noktasında cezaevine düşmüş kadınları da tespit ettik. Hatta birisi eşinin çantasına maddeyi ricayla koydurduğunu ve ondan sonra polis aramasında çantasında çıktığı için kendisi madde bağımlısı olmadığı hâlde çocuğuyla bu suçu çekmek zorunda kaldığını... Çok da temiz ve iyi bir ailenin kızıydı yani aslında çok da insan seçmiyor cezaevi. Ama bu oran, yoksulluk çeken ailelerde ve özellikle Roman ailelerde fazla.
İşte, bu anne çocuk ünitesi ve koruyucu, önleyici tedbirlerin çok mihenk taşı olabilecek etkileri var. Bizler, o kadınlar cezaevine girmesin diye, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız olarak mahalle bazlı takipte olursak ve riskli mahallelere, özellikle riskli ailelere, bu koruyucu önleyici tedbirleri biraz daha ayrıştırarak onlara uygularsak, cezaevlerine girmemeleri, suça sürüklenmemeleri için katkı sağlamış oluruz; bir. Aynı zamanda, devletin yükünü de hafifletmiş oluruz. Yani hastanelerimize hasta geldiğinde, biz onu tedavi ederiz, biz onu ameliyat ederiz değil ya da cezaevine girdikten sonra biz onun icabına bakarız değil koruyucu, önleyici tedbirlerle nasıl koruyabiliriz? Ve cezaevinden çıktıktan sonra bir meslek, bir iş, koruyucu bir tedbirle, yine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının himayesinde onların o geçiş ve rehabilite süreçlerini sürdürebilirsek çok büyük farklar oluşacağına inanıyorum. Belki bu da bir proje olabilir, bunu takip etmek... Lütfen, o anne çocuk ünitelerinin farklı illerde de uygulanabilmesi, yaygınlaşması için gayret gösterelim, biz de gösterelim. Kadın ve çocuğu siyasetüstü görelim. Sponsorluk olabiliyorsa büyük iş insanlarından sponsorluklar talep edelim; ben en başta yaparım yani canıgönülden söylüyorum bunu, samimiyetle. Bu yapıcı muhalefet anlayışının da ülkemizde yaygınlaşması için elimden geleni yapacağım.
Evet, bir sıkıntı, sorun varsa bunları size ileteceğiz, eleştireceğiz yeri geldiğinde ama her zaman iyi uygulamaları da alkışlayacağız.
Teşekkür ederiz.
Çok sağ olun.