KOMİSYON KONUŞMASI

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim.

Şimdi, Anayasa'ya aykırılık önergemiz vardı, burada da zaten söyledik. Yani biz ne yapacağız, her sene önümüze bir BOTAŞ mı gelecek?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Burada iptal yok.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Efendim?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - İptal yok.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Hayır, şey diyorum: Bizim Anayasa'ya aykırılığa ilişkin önergemiz vardı, Anayasa'ya aykırı olduğunu düşünüyoruz bunun, onu söyledim biraz önce de. Yani bu hem bütçe ilkelerine aykırı hem Anayasa'ya aykırı. Yani normal şartlar altında bütçede giderlerin ve gelirlerin ayrı ayrı görülmesi gayrisafilik ilkesinin gereğidir. Bu, buna aykırı; biz bunu göremeyeceğiz. Bizim önümüze kesin hesap geldiği zaman biz göremeyeceğiz çünkü mahsup edilmiş olacak birbirinden. Bu, bütçe hakkına aykırı ve işin bir tarafı bu. İkinci tarafı da şu: Anlaşılıyor ki hemen hemen her sene bizim önümüze bir BOTAŞ gelecek yani bu nasıl bir iş? 2021 Aralıkta gelmiş, 2022 Aralıkta gelmiş, bu sene gelmiş.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Gelsin.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ne demek gelsin canım, olur mu öyle? Yani bunun başka bir kurumu yok mu? Niye BOTAŞ'ta böyle bir pozisyon oluşuyor? Olabilir, yani enerjinin sübvansiyonu, sübvanse edilmesi doğrudur ama Anayasa'ya aykırı Sayın Yegin, Anayasa'ya aykırı, "mahsuplaşma" diye bir yöntem olmaz, yöntem, usul Anayasa'ya aykırı mahsuplaşıyorsunuz. Devletin giderleri var, gelirleri var; siz gelirler ile giderleri karşı karşıya denk getirip onları mahsup edemezsiniz. O zaman her kurum bunu yapsın. Yani orada nedir? Kesin hesap kanunu, Sayıştay bunu inceleyecek, tek tek bakacak bütün harcamalar, giderler usule uygun mu değil mi, hazine zararı doğmuş mu? Gelirlere bakacak tek tek ve onun sonucunda bir rapor hazırlayacak ve bu rapor kesin hesap kanununun eki olarak bize gelecek ve biz de burada bütçeyi konuşurken iki yıl öncenin de kesin hesap kanunu teklifinde bunu görüşeceğiz çünkü verilmiş olan bir izin var, iki yıl önce bir izin verilmişti. O izin amacına uygun kullanıldı mı, amaçlara erişildi mi, giderler gelirler saptı mı, saptıysa neden saptı? Yani bu değil mi esas, hikâyemiz o değil mi? 5018 de ondan çıkmadı mı? Açıklık, saydamlık, hesap verilebilirlik ilkeleri var; bu, buna aykırı yani BOTAŞ, bakın, kaçıncı keredir geliyor. Yani böyle bir yöntem yok ve dediğim gibi, Anayasa'ya da aykırı yani bunun madde metninden çıkması gerektiğini söylüyoruz. O konuda zaten Anayasa'ya aykırılık önergemizi maddelere geçmeden vermiştik, önergemiz reddedildi ama doğru bir yöntem uygulamıyoruz.

Teşekkür ederim.