Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar ve Sakarya Milletvekili Ertuğrul Kocacık ile 132 Milletvekilinin Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2266) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 10 .07.2024 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi, ben konuşmamda dikkat ederseniz şunu söyledim: İki tane husus var. Birincisi, niye BOTAŞ geçmişte.... Ben yıllarca KİT'lerin finansmanına baktım, KİT'lerin gelir gider dengelerinden sorumlu hem uzman olarak hem Daire Başkanı, Genel Müdür ve Müsteşar Yardımcısı olarak çalıştım.
Şimdi, BOTAŞ'ı para kesen bir şirket olarak biliriz ama son dönemde ciddi bir finansman sıkıntısına girdi, işte bu mahsuplar yapılmak durumunda kalıyor yüksek doğal gaz fiyat artışlarına rağmen. Biz doğal gaz fiyatlarını az filan da arttırmadık öyle, çok ciddi doğal gaz fiyat artışları yapıldı, özellikle sanayide ve elektrik santraline verdiğimiz doğal gazda ama hane halklarında da yine AB ortalamalarının altında bir artış yapmadık. Şimdi, dolayısıyla problemin bir tanesi, benim söylediğim şey, 2021 yılının son çeyreğinde bizim uzun vadeli kontratlarımız veya toplam tüketimimizin yaklaşık dörtte 1'i miktarında 3 ülkeden aldığımız uzun vadeli kontratlar bitti, bitmesine rağmen -bu kontratlar tabii bittiği gün yenilenecek değil, bunun müzakerelerinin önceden başlaması lazımdı- bu müzakereler yapılmadı, bu kontratlar yenilenmedi ve bunları doğal gazın...
ORHAN YEGİN (Ankara) - Öyle değil.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Onu kabul etmiyoruz.
ERHAN USTA (Samsun) - Nasıl almadık diyebilirsiniz ya? Yani bunu bütün dünya biliyor, bunu bakanlar söyledi: "1.500 dolardan doğal gaz almak durumunda kalıyoruz." bilmem ne filan diye, bütün bize söylenen mazeretler, doğal gaz artışındaki mazeret buydu. "Spotta çok yükseldi, biz de bu fiyatlardan doğal gaz alıyoruz." dendi. Bugün Sayın Bakan Yardımcısı diyor ki: "BOTAŞ'ın bu zararında veya açıklarında yüksek alımın hiçbir şeyi yok." Parlamentoya yanlış bilgi veriyorsunuz, böyle bir şey olmaz. Nasıl olmaz, var. Yüksek artış yapma... Bakın, bunları bir gün oturalım, tamamını... Ben de bütün dokümanlarımı getireyim tabii, bu kadar tartışma olacağını bilmiyordum ama ben size bunun bütün detaylarını getiririm kendi perspektifimizden.
Arkadaşlar, bu zamları yaptık, çok hissedilir zam yaptık.
BOTAŞ'ın problemli olmasından da haz duyuyor falan değiliz, bu kadar yüksek rakamlar yani nihayetinde bu milletten toplanan vergilerle finanse ediliyor. Hiçbir yerden de... Yani bu yanlışı yapanların, bu sorumluluğu üstlenenlerin babasının cebinden de para getirip BOTAŞ'ın kesesine koydukları falan da yok. Dolayısıyla yani temel problem, Sayın Bakan Yardımcısı, o kontratların zamanında öngörülü bir şekilde -devleti yönetenlerin öngörülü olması lazım- yenilenmeyip... Pandemi sonrasındaki işte o enerji piyasasındaki dalgalanma geldi bizi vurdu ve temel problem bu.
Elbette, 1.500 dolardan aldığın doğal gazı o fiyattan getirip de konuta satacak hâlin yok. Elbette bunun bir kısmını da sübvanse etmek durumunda kaldın, sonrasında işte milyarlarca liralık, 200 milyarın üzerinde bir faturayla karşı karşıya kalmış olduk. Şimdi, işin bence önemli boyutu bu.
Gelelim şu şey meselesine... Biz Türkiye'de ne kadar çok doğal gaz çıkartırsak onunla iftihar ederiz Türk milletinin bir ferdi olarak, bunda hiçbir şey yok. Ben bununla ilgili olarak şubat ayında bir Meclis araştırması önergesi vermiştim, belki sonradan siz takip etmişsinizdir yani Mecliste olmadığınız için takip etmeniz gerekmiyor ve oradaki şeyleri... Şunu itiraf edeyim: Elimdeki rakamlar ocak ayı -en son ocak ayı bilgileri var- ondan sonra bir miktar daha artmış olabilir, onlara biz de bakarız yani o bir anlık mı yoksa hakikaten orada bir trend var mı, onu görmek lazım ama hâlâ bu 10 milyon metreküp... Şöyle bir siyaset yapıldı: "Açın kombileri, vanaları açın, Türkiye doğal gaz buldu." bilmem ne falan deyip 25 metreküpleri Ruslardan aldığımız doğal gazla millete bedava verdik. Millete bedava vermeyelim diye bir şey demiyorum yani şirketlere vereceğimize millete verelim, onda bir şey yok da ama böyle bir propaganda yani gereğinden fazla, üretmediğimiz, çıkarmadığımız doğal gazı sanki millete dağıtıyormuşuz gibi seçim öncesi bir propaganda yapıldı. E, bunu da herhâlde hepiniz kabul ediyorsunuz diye düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Usta, buyurun, toparlayın lütfen.
ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, netice itibarıyla şunu söylüyorum: Şu 6'ncı ve 7'nci maddeyi gördükten sonra, bu kamu ihaleleri mevzuatının dışında bu alımların yapılmasına ilişkin düzenleme geldikten sonra şu iddiam bana göre, benim açımdan baktığım zaman, bir defa, tamam, oldu, kanıtlandı çünkü önce kontratı yapma, sonradan da spottan alacağım, spottan alırken de hiçbir mevzuata tabi olmam, hiçbir kamu ihale mevzuatına tabi olmadan milyarlarca dolarlık alımı yaparım diyorsunuz. Getirdiğiniz madde bu arkadaşlar. Yani evet, bunu hakikaten uzun vadeli kontratlarla almış olsaydık zaten böyle bir maddeye de ihtiyaç olmayacaktı çünkü şeyden alıyordunuz.
Ben şunu demiyorum: Tabii, bir kısmı bunun spottan alınabilir, belki bu kârlı da olabilir ama bu niye? Şu andaki sorduğumuz soru da şu: Niye bunu kamu ihale mevzuatı içerisine almıyorsunuz? Buna bir yöntem, bir şey geliştirelim, zaten bu iptal edilmiş. Şimdi, "Usul belli değil." diyor Anayasa Mahkemesi, siz güya hani usul için 7'nci maddeyi getiriyorsunuz yani burada bir usul falan yok. Burada Cumhurbaşkanına yetki veriliyor, üstelik yetki verilirken de Cumhurbaşkanının açıklayacağı şeyleri de sınırlandırıyorsunuz işte gizlilik filan da... Gizlilik kapsamında, hiçbir şeyi söylemeden veya hiçbir şeyi açıklamadan da bu usulleri belirleme gibi bir yetki de burada alınmış oluyor.
Teşekkür ediyorum.