AYLİN YAMAN (Ankara) - Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakana ve değerli ekibine başarılar diliyorum.

Ben öncelikle bir konuyla ilgili memnuniyetimi dile getirmek istiyorum: Hasta memnuniyetiyle eş değer tuttuğunuz çalışan memnuniyeti için çünkü gerçekten şu anda ülkede ciddi bir iş barışı bozukluğu var; sağlık çalışanları arasında, Sağlık Bakanlığının kendi hastaneleri arasında, Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastaneleri arasında, Aile Sağlığı Merkezlerindeki grup elemanlarında çok sayıda farklı özlük haklarıyla çalışan kişiler mevcut. Özellikle Sağlık Bakanlığı dışında, farklı bakanlıklarda çalışan hekim, diş hekimi gibi birçok sağlık profesyoneli özlük hakları anlamında çok farklı özlük haklarıyla çalışıyorlar ve ciddi anlamda iş barışı bozulmuş vaziyette.

Onun dışında, atanmayan hemşireler, insan kaynağının gerçekten özellikle "şehir hastaneleri" mantığında "kamu-özel işletmeleri" mantığında insan kaynağının bir maliyet kalemi olarak görülmeyeceği günler diliyorum ben çünkü bu atanmayan hemşire sorunu gerçekten bakım sürecini son derece aksatmakta. Yan dal uzmanlığı olan hemşirelerin genel görev tanımlarıyla çalıştırılması, sağlık yöneticilerinin profesyonel sağlık yönetimi eğitimi almışlar dışında siyasi atamalarla götürülmesi, hastane yönetimlerinde çok ciddi sıkıntılara yol açmakta ve özellikle özlük hakları açısından çok büyük sıkıntı var.

Diğer konu, arkadaşlarım değindi ama basamaklandırma konusuna özellikle girmek istiyorum çünkü basamaklandırmanın şu anda ülkede olmaması aslında sağlıkta şiddeti tırmandıran nedenlerden de biri aynı zamanda. Buna, birinci basamağa ağırlık vereceğinizi söylediniz, mutlaka bu konunun da gündeme getirilmesini talep ediyoruz. Çünkü yılda 10 kez sağlık kurumunu ziyaret eden Türkiye'de yaşayanlar hastaların -yılda ortalama 10 kez sağlık kurumunu ziyaret ediyorlar- 4'ü birinci basamak, 6'sı ikinci ve üçüncü basamağı... Bu oranın yer değiştirmesi yani birinci basamağa ağırlıklı gidecek ve basamaklandırma sisteminin olmasını talep ediyoruz.

Şehir hastanelerinin durumunu merak ediyorum, 18'de sınırlandırıldığı söylenmişti; bu, aynı şekilde devam edecek mi? Bununla ilgili fizibilite çalışmalarını bizlerle paylaşacak mısınız? Çünkü birtakım hesaplama yöntemleriyle bulmaya çalışıyoruz bunu ama tam anlamıyla şeffaf bir fizibiliteyi bizlerle paylaşacak mısınız acaba, akıbeti ne olacak şehir hastanelerinin?

Bir konuda sizden yardım talep ediyorum Sayın Bakanım. Bundan bir önceki Komisyon toplantısına YÖK Başkanı gelmişti, tıp eğitimiyle ilgili bir açıklama yaptı, bir sunum yaptı kendisi. O zaman da söz alıp tıp fakültesi öğrencilerinin özellikle 5'inci sınıf düzeyinde... Biliyorsunuz, azami süre var, eğitim süresi, tıp fakültelerinde dokuz yıl, normal sürenin yaklaşık yüzde 50'si kadar ekstra süre tanınıyor; oysa iki yıllık fakültelere yüzde 100 ek süre tanınıyor, dört yıllık fakültelere yüzde 75 ek süre tanınıyor ama tıp fakültelerine yüzde 50 ek süre tanınıyor. Biliyorsunuz, bir Covid dönemi geçirdik, bir deprem dönemi geçirdik ve çok ciddi ekonomik krizle karşı karşıyayız; yurtta değil, kirada kalan tıp fakültesi öğrencileri çok ciddi mağduriyetler yaşıyor. Bu konu aslında YÖK'ün gündeminde olmakla birlikte, bunlar hekim olmak üzere olan ve eylül ayında 6'ncı sınıfa intern olarak geçecek ve sizlerin de bildiği gibi, 6'ncı sınıfta bir sınav sistemi olmadığı için bunların hekimliğe geçme konusunda çok büyük mağduriyetleri var ve yardım talep ediyorlar. YÖK Başkanı burada -kayıtlarda da görebilirsiniz- "Ben onlara destek olacağım, biz bu konuyu düzelttik." demesine rağmen, benim sayısız randevu talebime rağmen -bizzat kendimin- öğrenciler talep etmesine rağmen asla bize randevu verilmedi. Bu konuda bu öğrencilerden intihara teşebbüs edenler var. Bu gençlerimize bizim destek olmamız gerekiyor ve aynı zamanda bizim bir hekim açığımız da var. Bunlar bir de çok iyi fakültelerin öğrencileri, parlak öğrenciler olarak oraya gitmişler.

BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Aylin Hanım...

AYLİN YAMAN (Ankara) - Evet, siz hatırlarsınız Başkanım.

BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Bu konuda biz hepimiz talepte bulunduk, YÖK Başkanımız da bununla ilgili düzenlemeyi yapacağını söyledi ve bizzat kendisinin ilgileneceğini söyledi.

Sayın Bakanım, siz de bunu takip ederseniz çünkü sayıları çok sınırlı ama kıymetli çocuklar, bunları sokağa atmayalım.

AYLİN YAMAN (Ankara) - Evet, kıymetli çocuklar ve başlarına bir şey gelecek diye bizzat endişe duyuyorum, hemen her gün onlarla görüşüyorum, biraz da böyle sanırım annelik içgüdüsü de var, çok üzülüyorum, onlara destek olmanızı rica ediyorum.

Onun dışında, Sayın Fahrettin Koca giderken onunla görüşmemizde de söylemişti, tıbbi cihaz tarafında yerli üretimin desteklenmesi konusunda önem verdiğini söylemişti. Biliyorsunuz, şeker ölçüm sensörleri konumuz vardı. Bu, yaklaşık 30 bin Tip 1 diyabetli çocuğumuz için hayata geçirilmesi gereken, geri ödeme kapsamına alınması gereken şeyi, Sayın Koca bunu yerli üretimle sağlayacağını söylemişti bize. O ne aşamada acaba? Bu çocuklarımız da hâlâ beklemede ve o konuda sizin bir girişiminiz olacak mı acaba, yerli üretim piyasaya sunulana kadar bir çözüm öneriniz olacak mı?

Bir diğer maddem, aşı tereddüdüyle ilgili, biliyorsunuz, o Covid döneminde oldukça ilerleyen diyeyim ama şu anda genel olarak bir aşı tereddüdüne dönüşen, aynı zamanda birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerinin de önemli bir konusu olan aşı programları konusunda sizden ekstra destek talep ediyoruz çünkü halk sağlığının önemli bir konusu. Bunu aşmak için sağlık okuryazarlığını arttırmak gibi farklı programlarla Sağlık Bakanlığının bu işe el atmasını talep ediyoruz.

Son söyleyeceğim söz, Türkiye'de rehabilitasyon süreci ve palyatif bakımla ilgili ciddi sıkıntımız var, bence bu konuya mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde girilmeli. Yoğun bakımlarda yaşanan stazın da temel sorunlarından biri, biliyorsunuz, aslında yoğun bakım hastalarının birçoğu palyatif bakım hastası gibi ya da rehabilitasyona aktarılması gereken, nüfusumuz da yaşlanıyor biliyorsunuz, o yüzden yaşlı ve bakım hastasına dönen bu hastaların gerçekten o alanlara kaydırılması önemli. Bunun için Sağlık Bakanlığından ciddi yatırım ve bir program bekliyoruz.

Teşekkürler.

Tekrar başarılar diliyorum.