| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/529) ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/297) ve Sayıştay tezkereleri a) Türkiye Büyük Millet Meclisi b) Sayıştay Başkanlığı c) Cumhurbaşkanlığı ç) Kamu Denetçiliği Kurumu d) Başbakanlık e) Millî İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı f) Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği g) Diyanet İşleri Başkanlığı h) Türkiye İnsan Hakları Kurumu ı) Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü i) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 26 .01.2016 |
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Başkanım, hemen bir bununla ilgili arkadaşlarımıza aydınlatıcı olsun. Belki Sayıştaya da burada, bütçede görünmeyen bir şey, bütçe dışı kaynaklarla finanse edilen kısımla ilgili bir karışıklık olabilir mi diye... Çünkü döner sermayeyle ilgili şeyleri burada zaman zaman dışarıda kalıyor. Zannediyorum 23 milyonluk bir şey vardı gibi hatırlıyorum ama bunların nereye kullanıldığı ayrı bir şey, hesaplanması ayrı bir şey. Onları arkadaşlar karıştırmış olabilirler. Ne olduğunu belki cevaplara da bakıp daha net bir şekilde söyleyebilirler diyorum.
Benim bu arada birçok şey var tabii soracağım ama enteresan bir şekilde, Google garip bir şey, onu tararken gördüm ve bir ironi olduğu için söylüyorum sorudan öte. Sayın Görmez'in bazı açıklamalarına bakıyoruz. Bu dönemde hutbelerdeki siyasi şeylerden bahsettik. Hutbeden kaldırılan cuma günleri dinlediğimiz "Allah katında yegane din İslamdır." şeyini niye kaldırdığına bakarken enteresan şekilde gördüm hutbeleri varmış web sitesinde. Başlığının bir tanesi "Allah'ın son dini İslam.", Maide Suresi'nin 3'üncü ayetiyle başlıyor. Yani o hutbeyi de Değerli Başkanımız hazırlamış daha önce. Konuşulsun diye de hâlâ web sitesinde duruyor. Bir iki tane böyle ferdi olarak okuyan hocanın dışında ben hâlâ kaç senedir duymuyorum. Bunu da bir soru olarak değil, tespit olarak da size aktarmış olayım.
Şimdi, Sayın Bakan, Sayın Elvan... Şimdi, Sayın Bakan deyince bakıyor, tabii, Numan Bey'i de ilgilendiriyor ama Hükûmetin bakanları olarak reformdan sorumlu olunca size dönüyoruz tekrar. Kaç senedir sürekli olarak dışa bağımlılığın azaltılması, ithalata bağımlılığın azaltılması, eylem programlarında ve dönüşüm programlarında yer alan bir şey. Yani oradaki ironik birtakım şeylerin artık süresi doldu. Konuşmuyorum ama yine hâlâ aynı şey var. Ama açıkçası bunu söylerken bir taraftan bizim eleştirdiğimiz torbalarla yine beş yıl bir tarafını uzatıyoruz. Yani bu reformu yapmadan neresi doğru, neresi yanlış, bir elden geçirmeden sistemi bunları yapmak doğru değil. Bir amaca müteallik olabilir ama kökten bir şey yapalım diyorum. Bir tane örnek söylüyorum: Sizce bu doğru mudur? Yani bir taraftan azaltalım diyoruz, öbür taraftan diyorsunuz ki yine, eylem planlarında da var. Tasarrufları artıralım. İşte dün tartıştık yeniden ama kamunun tasarrufları 1 puan azalıyor. Şimdi, tamamen özel sektör bunu neresinden artıracak, neye göre planlıyoruz? Biraz daha buralarda gerçekçi bakalım, bunlar doğru mudur diyoruz.
Öbür tarafı Sayın Başbakan adına herhâlde Sayın Kurtulmuş, biz Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterine sorduk. Dedi ki: "Binayı biz Başbakanlıktan aldık, harcamaları onlar biliyor." Biz Beştepe'deki saray mıdır, külliye midir, tartışma çok uzun olduğu için girmiyorum, arkadaşlar gündüz çok tartıştılar Cumhurbaşkanlığı bütçesinde. Buraya yapılan harcama ne kadardır? Başbakanlığın bileceğini söylediler çünkü binayı onlar bize teslim etti dediler ama hâlâ da devam eden yapılar var. Bunun neresi devredildi? Hâlâ ödemelerini Başbakanlığın yaptığı bir kısmı var mı? Kim ne harcadı?
Bir de yine, Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığı arasında belli olmayan bir şey daha var, örtülü ödenek. Mart ayından itibaren paylaşılıyor. Böyle bir şey olur mu? Ben anlamadım. Bu düzenlemeyi düzeltelim. Tamam, yetki verirken de tartıştık ama ya, tamamını ben harcıyorum derse Cumhurbaşkanı, Başbakan ne yapacak? Onu soruyorum. Orada bir şey yok. Sadece oran belirlenmiş, yanına güvenlik için demişiz "Cumhurbaşkanı ve Başbakan harcar."
BAŞKAN - Sayın Günal, soru sormak için bekleyen çok arkadaşımız var.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sordum.
BAŞKAN - Sağ olun.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani dökümü var mı, yoksa da bunu nasıl düzelteceğiz?
BAŞKAN - Sayın Yıldırım...
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ayrıntı istemiyoruz bakın, yani bu gizlidir demeyin. Yüzde kaçını kim kullanmış? Onu da söyleseniz yeter, yüzdesi...