SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Teklifin 3'üncü maddesiyle 5199 sayılı Kanun'un "İlkeler" başlığını taşıyan 4'üncü maddesinin (b) bendindeki "Evcil hayvanlar ve türüne özgü hayat şartları içindeki yaşama özgürlüğüne sahiptir. Sahipsiz hayvanların da sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir." maddesi tamamen kaldırılmak suretiyle hayvanların doğal yaşam ortamlarında yaşama hakkı engellenmiş, ömür boyu barınaklara kapatılması öngörülmüştür.

Sahipli hayvanlar ile sahipsiz hayvanlar arasında eşitliğe aykırı bu düzenlemeyle Türkiye'nin kabul ettiği Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 1'inci maddesindeki "Tüm hayvanlar eşit doğar ve eşit yaşam hakkına sahiptir." Hükmüne, 2'nci maddesinde "Bir tür hayvan olan insan diğer hayvanları yok edemez. Hayvanları kendi çıkarı için kullanamaz." hükmüne açıkça aykırıdır. Unutulmamalıdır ki köpekler evcil hayvanlardır, insanların desteği ve bakımı olmadan yaşamlarını sürdürmeleri imkânsızdır. Onların da evleri doğdukları sokaklardır. Sokaklarda kontrol edilebilir sayıda köpek olmasının hiç kimseye zararı olmadığı, tam tersine onların sokaklarımızın koruyucusu olduklarını dikkate alarak bu bilimsellikten uzak madde değişikliğine izin verilmemesi gerekir.

Teklifin 3'üncü maddesindeki diğer düzenlemeler de 4'üncü maddenin (d) bendindeki "hiçbir çıkar gütmeden sokak hayvanlarına bakan kişiler" ibaresi kanunundan çıkarılarak sokakta hayvan bakmak yasaklanmış, sadece sokak hayvanlarını sahiplenmesini izin verilmiştir. Bu suretle hayvana bakmak istiyorsan sadece sahiplenerek evinde bakabilirsin anlamına gelen gerçeklikten kopuk hayvanların barınaklarda hapsedilmesi ve öldürülmesi sonucunu doğuran bir düzenleme getirmiştir. Mevcut koşullarda sokaklardaki hayvanların tamamını sığdıracak kapasitede barınak dahi bulunmadığı dikkate alındığında bu madde değişikliğinin tek amacının da hayvan nüfusunu öldürerek kontrol altına alınması ortadadır.

Aynı şekilde 4'üncü maddenin (j) bendinde yapılan değişiklikle sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların barınaklara kapatılması yolu açılmış olup (d) bendiyle ilgili eleştirilerimiz bu madde için de geçerlidir. Maddeyle al, kısırlaştır, bıraktır yönteminden vazgeçilerek hayvanların sahiplendirinceye kadar bakım evlerinde barındırılması öngörülüyor.

Teklifin 4'üncü maddesiyle 5199 sayılı Kanun'un "Sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması" başlığını taşıyan 6'ncı maddesindeki hayvanların aleyhine önemli değişiklikler yapılarak hayvanları sokaklarda yaşama hakkı tamamen engellenmiş, yerel yönetimlerce rehabilite edilen hayvanların alındıkları ortama bırakılması düzenlemesi ortadan kaldırılarak barınaklarda tecrit yasal hâle getirilmiştir.

Mevcut yasada sadece hayvan sağlığı zabıtası kanununda öngörülen durumlar dışında öldürülmesinin yasak olduğu ibaresi "kanuni istisnalar hariç" ibaresiyle değiştirilmek suretiyle başka kanunlarda da hayvanların öldürülmesinin önü açılmıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekillerimiz, dün burada sunum başladığında birçok milletvekilimiz bu konuya dün değindiler ama ben bir turizmci olarak bu konuya özellikle değinmek istiyorum.

Dün sunumda "Kuduz hastalığından dolayı ülkemize turist gelmeyecek." diye söylendi. Böyle bir şey yok, zaten Türkiye'deki kuduz vakaları dün hem hocalarımız tarafından hem değerli milletvekillerimiz tarafından anlatıldı.

Bir turizmci olarak söyleyeyim ben size yani kuduz vakası değil de zaten insan haklarına karşı uygulanan Avrupa'nın bize karşı... Bizi takip ettiğinden dolayı Türkiye'deki insan hakkı ihlallerinden dolayı zaten turizme mesafeli bakan bir Avrupa Birliği ve hayvan haklarının bu şekilde ihlal edilmesiyle, bunlara bu kadar çok önem veren Avrupalı turist arkadaşlar, değerli milletvekilleri, işte o zaman gelmeyecek, o zaman gelmez. Hayvan haklarını biz böyle ihlal edersek, hayvanları böyle ötanaziyle öldürerek gelirsek bu Avrupa'da da çok büyük sıkıntı yaratacak. Yani tam tersi "Kuduz var diye ülkemize gelmeyecek." diyorsunuz ama aslında bu çok daha dikkat çekecek çünkü onlarda bu konu -hepimiz inceledik, bütün Komisyon üyelerimiz bakmıştır- Avrupa'da bu olay çok daha yakından takip edilecek, uygulama devreye girerse çok daha büyük tepkiler alacağız. Ondan dolayı bu konunun "Kuduz vakalarından dolayı Türkiye'ye turist gelmeyecek." söylemi çok yandaş bir söylemdir.

İslam hayvanlara merhamet ve şefkat gösterilmesini emreder.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Bitiriyorum Başkanım.

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Ek süre vermiyoruz, siz konuşmaya devam edin.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Peygamber Efendimiz hayvanlara iyi muamele edilmesi gerektiğini ve onların da Allah'ın yarattığı varlıklar olduğunu sık sık hatırlatmıştır. Bir hadisinde "Hayvanlara merhamet eden kimseye Allah da merhamet eder." der. Lütfen, merhamet edin, vicdanlı olun.