ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Bu kanun teklifinin bir maddesinde değişiklik yapmak kanunun içeriğini ve özünü değiştirmiyor; bu kanun teklifi tamamıyla sakat bir kanun teklifi. Tümden geri çekilmesi ve biraz evvel Grup Başkan Vekilimizin önerdiği gibi, ekim ayına kadar da partiler arasında ve bu konuya sivil toplum örgütleri dâhil, her kesimin değerlendirmesiyle müdahale edilmesi gereken bir kanun teklifi çünkü biraz evvelki sorumuzda da belirttiğimiz gibi barınaklarda hayvanların kalış süresi ve bu hayvanların giderleri üzerinde bir etki analizi dahi yapılmamış. Öyle olunca, burada kanun daha teklif hâlindeyken dahi eksikliklerle dolu yetersizlikler içeriyor ve sorunun çözümüne hizmet eden bir kanun teklifi değil. Buradaki yapılmak istenen olay hayvanların öldürülmesinden öte barınaklara alınıp uzun süre o hayvanların orada kalması da dolaylı öldürmeye girer çünkü onların yaşam süreçleri içinde sahiplenilmemesi hiçbir barınakta bunun sürdürülebilme olanağını yaratmaz. Ayrıca, barınakların yalnızca belediyeler üzerinden oluşturulması, il özel idarelerin dahi topladığı hayvanları buraya getirmesi, 25 binin üzerinde olan yerlerde barınak yapılarak bu soruna çözüm aranması gerçekçi değil. Onun için sorun varsa çözüm de var ama bugüne kadar yirmi yıldır uygulanmayan kanunu ve ayrıca bu konuda oluşturulmuş bir komisyonun önermeleri doğrultusunda düzenlemeler yapılmış olsaydı, bugün biz bunları burada konuşmayacaktık. Onun için uygulanmayacak bir kanun teklifini gündeme alarak Türkiye'nin acil çözülmesi gereken, milyonları ilgilendiren konuların önüne bunu getirmek ayrıca başlı başına tartışılması gereken bir durum. Emeklilerin aldıkları ücretle geçinemedikleri, staj ve çırak mağdurlarının işe başladıkları gün yaşlılık sigortasının başlatılmadığı, taşerona kadro verilmediği, esnaf için 9000 gün olan prim gün sayısının 7200 güne çekilmediği, yoksulluğun yaygınlaştığı, insanların geçim sıkıntısı içinde olduğu, intiharların patladığı, madde bağımlılığının köylerde 10 yaşındaki çocuklara kadar indirgendiği bir süreçte Türkiye'nin acil gündemleri varken bunun mevcut kanunla, kısırlaştırma yoluyla çözülme olasılığı durumunu gündeme almayıp bugün gelip burada yeni düzenlemelerle olayı öldürmeye kadar taşımayı kabul etmek olası değil. Burada bir maddede çıkarılan ya da yapılan düzenleme öbür maddenin içeriğine saklanmış çünkü "ve/veya" kelimesiyle dahi değişkenlik gösterdiği için bütününe baktığımız zaman bütünüyle geri çekilmesi gereken teklifin bir madde değişikliğiyle amaca hizmet etmediğini ifade etmek lazım. Türkiye'de son dönemlerde insanların bu kadar büyük tepki gösterdikleri bir kanun teklifinin hâlâ burada görüşülüyor olması ve bu konuda düşünce ifade etmek zorunda kalınması da ayrıca düşünülmesi gereken bir durum olduğunu düşünüyorum. "Ötanazi" kelimesinin bu maddeden çıkarılmış olması hayvanların bu kanun teklifiyle öldürülmeyeceği anlamına gelmiyor. İçerik olarak farklı maddelerde buna yol açan düzenlemeler var. Kanun teklifiyle ilgili yeterince mesai harcandı, biz de burada fikirlerimizi beyan ettik. Görülen o ki Adalet ve Kalkınma Partisi'nden teklif verenler ile bir grup milletvekili arkadaşımız haricinde, sivil toplum örgütleri de dâhil enine boyuna konunun irdelenmediği görülüyor. Biraz evvel belirttiğim gibi, buradaki barınak giderlerinin dışında bununla ilgili toplanma işlemleri dâhil şu anda bile problemli. Zaten toplanma işlemini gerçekleştirse kısırlaştırma işlemi gerçekleşecek. Olanaklı kılabilmenin yolu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının, İçişleri Bakanlığının, Tarım ve Orman Bakanlığının da süreç içinde kısırlaştırma noktasına eğilmesi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Toparlayın lütfen.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir hayvanın barınak bakım giderleri ve bunun bakım süresince belediyelere yükleyeceği külfetin dışında diğer giderlerin de ortaya çıkarılması gerektiğini düşünüyorum.

Teşekkür ederim.