Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 23 .07.2024 |
AYHAN BARUT (Adana) - Sayın Başkan, Değerli Komisyon üyeleri; çok sakıncalı olan bu teklifin 9'uncu maddesiyle birlikte, sadece kötü muamele gerekçesiyle sahipli hayvanlara ilişkin bulundurma yasağı gibi bazı hükümler getiriliyor. Hayvan hakları konusuna AKP iktidarı bütüncül bakamadığı için aradan cımbızla tercih yaparak istisnai düzenlemeler ve tekil yöntemlerle soruna çözüm bulacağını zannediyor. Defalarca dile getirdiğimiz gibi, en başta Hayvanları Koruma Kanunu'nun adını evrensel kriterleri de karşılayacak biçimde "Hayvan Hakları Yasası" olarak değiştirmek zorundayız. Sadece değişiklik yetmez, yasanın da özünü ve hükümlerini bir daha bu konuda sorun yaşanmayacak biçimde tesis etmek mecburiyetindeyiz. Mesela, teklifin bu 9'uncu maddesiyle birlikte, sahipsiz hayvanlardan sahiplendirilme niteliği olanlar ele alınıyor ve sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevinde barındırılmasına ilişkin değişiklik isteniyor. Sahiplendirilebilir nitelikte olmayan hayvanlar açısından ne yapılacağı idarenin takdirine bırakılıyor. Allah aşkına, böyle bir mantık olabilir mi? Bu, nasıl bir aklın ürünüdür ki iyi olarak nitelendirilmeyen hayvanları ölüme götürüyor. İşte bu nedenle, bu teklifin tümünü, özelde de teklifin 9'uncu maddesinin geri çekilmesini talep ediyoruz çünkü aklın ve bilimin ekseninde yürüyen bizler yaşamı savunuyoruz.
Bakanlık verilerine göre 2 milyon sahipsiz köpeğin bulunduğu ve toplam kapasitesi 105 bin adet olan bakımevleriyle Türkiye bu hayvan hakları konusunda yaşanan sorunları aşamaz. Bu yılın sonuna kadar tamamlanması öngörülen bakımevleri için süre 2028 yılına kadar uzatılsa da 2028 yılına kadar bu altyapının sağlanmadığı yerlerde hayvanların öldürüleceği açıktır. Her ne kadar, iktidar kelime değişikliğine giderek ve algı oyunlarına girişerek durumu saptırsa da yasa teklifinde ikincil aşama gibi gösterilmesine rağmen hayvanların yerel yönetim tarafından ölüme gönderilmesi zorunluluk gibi dayatılıyor. Biz esaret ve ölüme karşı bu dayatmaya da direniyoruz. Hayvan hakları açısından üretim ve satışlarıyla ilgili denetim ve kısıtlamalar artırılmadıkça köpeklerin ve kedilerin öldürülmesiyle sorunu çözebileceğini sananlar aldanıyor çünkü boşalan alanlara yeni sokak hayvanlarının hızlıca yerleşeceği bilimsel çalışmalarla bir gerçektir. Canlıların yaşamına son vermeden "kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat" politikasının hayat bulmasını istiyoruz.
Teşekkür ederim.