UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan teşekkür ederim.

Şimdi, bu maddede, toplanan sokak hayvanlarının, toplandıkları yerde değil, barınaklarda tutulması ve süresi belirsiz bir sürece tutulması öngörülmektedir. Şimdi, biliyorsunuz, şu andaki bakımevlerinin mevcut kapasitesi 106 bin. İşte, Bakanlık yetkililerinin ifade ettiği ya da gerekçelerde ifade edilen rakamlar 4 milyon. 4 milyon hayvanı topladığınızda, bunları bakımevlerine koyduğunuzda, bunların orada yaşaması -ve süresi de belli değil- aslında çok büyük olumsuzluklara neden olacaktır. Bu biline biline, belediyelere bu işin sorumluluğunu yüklemek için bu madde getirilmektedir.

Ayrıca, yine, belediyelere, belediye yetkililerine hapis cezası getirilmektedir. Bakın, yirmi yıldır sorumluluğunu yerine getirmeyen, gerekli denetimleri yapmayan Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri hiçbir ceza almamıştır, açılan davalar ya düşürülmüş ya "Kovuşturmaya yer yoktur." ibaresiyle dava bile açılmamıştır. Yıllardır hayvan hakları savunucularının TBMM'de hayvan hakları komisyonunda da defalarca dile getirdiği soruşturma engelinin kaldırılması talebi dikkate alınmazken, yirmi yıldır süregelen cezasızlık ve adaletsizlik sistemi sorgulanmaz ve değiştirmezken özgürlük ve yaşam hakkını savunan belediyeler suçlu konuma getirilmek istenmektedir. Bu kabul edilemez. Halkla mevcut belediyeleri karşı karşıya getirmeyi hedefleyen bu madde de kanunun siyasi çıkarlar gözetilerek hazırlandığının bir göstergesidir. Nitekim, 2021'de yapılan değişiklikle, yurttaşların ve derneklerin doğrudan mahkemeye başvurma hakkı ellerinden alınmış, özellikle hayvanları korumakla yükümlü belediye ve kamu çalışanlarının hayvana şiddet ve işkence fiillerinin mahkemelere sevki Tarım ve Orman Bakanlığının inisiyatifine bırakılmıştır. Bu değişiklik bile kazanılmış olan hakların en az yirmi yıl geriye götürüldüğünü kanıtlamaktayken asıl faillerin yargılanmadığı bir düzen devam ettirilmek istenmekte ve sorumluluk tamamen belediyelere çıkarılmak istenmektedir.

Hem bu maddenin hem bu yasanın bu hâliyle geçmesi sorunu çözmeyecek, tam tersine, kaosu daha da büyütecektir. Biz, yol yakınken bir kez daha bu kanunu geri çekin diyoruz. Yapılması gereken, konuyu belediyelerin omzuna yüklemek değil, Tarım Bakanlığıyla, belediyelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla gönüllülerle, veteriner hekimlerimizle birlikte kanunun ele alınması ve öldürerek değil yaşatarak sokak hayvanları meselesinin çözümüne ulaşmamız gerekmektedir. Biz, bunu günlerdir söylüyoruz. Biz burada söylüyoruz, işte, hayvan hakları savunucuları meydanlarda söylüyor ama dinleyen yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Bugün, Eskişehir'de, öğrendik ki -Komisyon üyeleri de bilmiyordur, Başkanımız da bilmiyordur- "Öldürmeyin, Yaşatın. Gerekirse biz sonuna kadar direniriz." diyen Cumhuriyet Halk Partisinin Eskişehir İl Başkanı hakkında soruşturma başlatılmış. İnanılır gibi değil yani "Öldürmeyin, yaşatın." dedi diye İl Başkanımız hakkında soruşturma başlatılmış. Perşembe günü gidip savcılıkta ifade verecek. Biz de hem Cumhuriyet Halk Partililer olarak hem yaşam hakkı savunucuları olarak can dostlarımızın destekçisi olan hayvan hakları savunucuları olarak, sadece can dostlarımızın savunucuları değil, hak ve özgürlükler savunucuları olarak İl Başkanımız Talat Yalaz'ın yanında olacağız perşembe günü.

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Teşekkür ederim.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Ama bu, kabul edilebilir değildir. "Hayvanları öldürmeyin, yaşatın." diyen kişilerin ifadeye çağırılması kabul edilebilir değildir. Bir kez daha bu yasanın geri çekilmesini ve öldürerek değil, yaşatarak sokak hayvanları meselesinin çözümünü talep etmekteyiz.

Teşekkür ederim.