ADEM KORKMAZ (Burdur) - Evet Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, çok değerli milletvekilleri; ben de öncelikle çok bilgilendirici ve detaylı sunum için Sayın Bakanımıza ve bütçenin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Bugün görüşülen bütçe, esasında sadece tarımsal üreticileri ilgilendiren bir bütçe değil, onun ötesinde gıda sanayisini ve geniş anlamda tüm nüfusun sağlıklı, uygun fiyatlı ve kaliteli besin kaynaklarına ulaşabilmesini de içeren geniş kapsamlı bir çerçeveye sahip. Tabii, hükûmetlerimiz döneminde çok sayıda çalışmalar, projeler, bütçeler uygulandı; ciddi anlamda tarımsal üretimde gelişmeler sağlandı. Şimdi, tabii, istatistikleri her zaman kullanabiliriz, herkes kendi istatistiğini, kendi rakamlarını öne çıkarabilir ama tabii ki yadsınamayacak gerçekler de var, makro reel gerçekler de var; bu gerçeklerle son yirmi yılda Türkiye ekonomisi nasıl büyüdüyse tarımsal hasılası, tarımsal üretimi, bitkisel üretimi, hayvansal üretimi de benzer büyümeye devam etti. Bu anlamda, Türkiye'nin gayrisafi yurt içi hasılası dünya sıralamalarında, Avrupa sıralamalarında da varlığını sürdürdü ama kesin olan bir şey var -defalarca söylendi burada- Türkiye net tarım dış ticaret fazlası veren bir tarımsal ihracatçı ülkedir yani son yirmi yılda yaklaşık 100 milyar dolardan fazla bir tarımsal istihsal, ihracat gerçekleşmiştir. Bu anlamda, daha onlarca veriyi ben burada size sunabilirim.

AYHAN BARUT (Adana) - Yanlış kardeşim, yanlış!

ADEM KORKMAZ (Burdur) - Siz de tabii "yanlış olduğunu" söyleyebilirsiniz ama ben bu konulara çok fazla girmeyi düşünmüyorum.

Evet, şimdi, tabii, üreticinin zor zamanında risklerini minimize edecek çok sayıda çalışma ve proje hayata geçirilmişti -onu ifade etmiştim- Devlet Destekli Tarım Sigortaları, TARSİM gibi -belki bunu geliştirmek gerekebilir- ve bunların dışında, üreticilerimizin, özellikle finansmana ulaşımı konusunda, zirai krediler konusunda Ziraat Bankası merkezli çok sayıda proje hayata geçirildi. Yine, Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu yaklaşık on beş yıldır hayatta; yüzlerce projeyle yüzlerce tarımsal üretimin dönüşümünü sağlayan çalışmalar ortaya koydu. Son yıllarda da TKDK Başkanlığımızın yaptığı projelerde de başarıları artarak devam ediyor.

Yine, Orman Genel Müdürlüğümüz hem orman alanlarının korunması hem aynı zamanda da sosyal içerme politikaları üretiyor ORKÖY projeleriyle.

Yine, tarımsal üretimin en önemli meselesi olan, en önemli girdisi olan suyun etkin kullanımı ve üreticiye tedarik için Devlet Su İşlerimiz geliştirdiği binlerce projeyle barajlar, göletler, yer altı sulama sistemleriyle yine, yatırımcıların, üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor. Ayrıca, DSİ şehirlerimizin 2055 yılına kadar içme suyu kullanma ve sanayi suyu ihtiyaçlarını tespit etmiş ve bu doğrultuda gerekli yatırımları planlamaktadır. Yine, geçtiğimiz günlerde Sayın Genel Müdürümüzle yaptığımız görüşmede de Burdur ilimiz ve Bucak ilçemizin de içme suyuyla ilgili çalışmaları, projeleri devam ediyor.

Evet, bu bütçenin, esasında bu rakamlar ve bu retorik tartışmaların ötesine geçerek bu bütçenin çok önemli bir meselesi var. Şu anda Türkiye'de tarım... Bütçeler genellikle yıllık ve mevcut problemlere odaklanan bir çerçeve ortaya koyuyor ancak bu bütçemizle, bu bütçeyle birlikte belki bugün tartışmamız gereken Bakanlığımızın ortaya koyduğu Planlı Tarım Modeli üç yıllık bir perspektifte. Bu, bütçenin ötesinde bir tarım politikası tasarımıdır yani biraz da bu tartışmaların içerisinde burada ortaya konan bu perspektifin öneminin vurgulanmasını gözden kaçırmamak gerekiyor. Bu gibi belki onlarca ekonomi modelli, tarımı sadece bir ekonomi modeli, bir üretim yapısı olarak görmenin ötesine geçen, bir sosyal niteliği olan tarımın çünkü tarım, bir tarımsal üretimin ötesinde bir kırsal politikayı da hak eden... Hani, biz yıllarca şehirlerdeki göçün yönetimiyle mücadele ediyoruz, büyükşehirlerimiz yaşanmaz hâle geldi belki ama bugün tarımı, belki çok uzun perspektifli bir geri dönüşümle, kırsal politikayla, sosyal politikayla, sağlık politikasıyla, eğitim politikasıyla yeniden ele alınacağı bir dönüşüm politikasıyla ele almamız gerekiyor. Sayın Bakanımız, bugün üç yıllık planlama gibi bir politik tasarımla beraber, bundan sonraki dönemlerde de özellikle kırsalın önemini ortaya koyan yeni politikaları üretmek gerekiyor. Tersine göç politikasını yani sadece köye dönenlere verilecek bir koyun desteği gibi değil de bunun ötesine geçen, gerçekte kırsalda yaşamı insanların arzu edeceği bir zemini üretmemiz gerekiyor. Köylerde üretim ölçeğini arttırmamız gerekiyor.

Son olarak da kuruyan göllerimiz var Sayın Bakanımız. Burdur Gölü, Beyşehir, Eğirdir...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum, sağ olun.

ADEM KORKMAZ (Burdur) - Bu da son sözümdü zaten.

Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.