ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Şimdi, daha önceki değerlendirmemde de söyledim, beş yıl süreyle bir özel sektörün insanların mahremiyetini koruması doğru bir şey değil yani onu bulundurması da doğru bir şey değil. Şöyle düşünün: Bir alışveriş merkezine gittiğinizde bir şey alıyorsunuz, cep telefonunuzu istiyor, ona akabinde SMS geliyor. Ya bu bilgileri satıyorlar, tüm firmalar satıyorlar. Yani insanların özel hayatının gizliliği var, mahremiyeti var, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu var. Yani şimdi bunu devlet yapsa devletime güvenirim, ayrı bir konu. Şimdi, önüne gelen “rent a car” şirketi kuruyor. Ben herhangi bir “rent a car”dan -her tür insanlar var bunu kuran- ben araç kiraladım... Yani olaya sırf terör, güvenlik gözüyle bakmamak lazım. Bu, ülkenin tamamını, vatandaşın tamamını ilgilendiriyor. Olaya sadece güvenlik açısından bakarsanız yaptığınız doğru ama vatandaşın tamamını ilgilendirince bu kişi mahremiyetine, her şeye aykırıdır. Yani küçük bir ilçedeki, herhangi bir vatandaşın kurduğu veya herhangi bir ildeki “rent a car” şirketi benim konumuma, nereye gittiğime, beş yıl boyunca bu bilgilere sahip olamaz. Bu yanlıştır, hepimiz için yanlış. Sizin de başınıza gelir. Herhangi bir iş adamının başına da gelir, sokaktaki vatandaşın başına da gelir. Yani bir şeyi hazırlarken daha detaylı, daha teferruatlı düşünmemiz lazımdır. HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Sayın Vekilim, bunu saklayabilir şu anda zaten, isterse saklıyor yani onu engelleyen bir şey şu anda yok, özel firma.

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Engelleyelim, biz devletiz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Engellemek lazım, ayrı bir şey.

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Ama siz teşvik ediyorsunuz zaten. O zaman, bakın, güvenlikse devlet saklasın. Ben devletime güvenirim ama ben hiçbir özel sektöre güvenerek mahrem bilgilerimi vermek istemiyorum arkadaş, bu kadar basit. Her vatandaş bunu ister. Yarın sizin de başınıza gelir. Siz de istemezsiniz bunu. Bakın, eğer güvenlikle ilgili bir konuysa bu, oradan alırsınız, devlet bünyesinde saklarsınız ama özel sektör benim mahremimi bilemez kardeşim, böyle bir şey olmaz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Şu anda saklıyor ama zaten.

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - İşte, benim görevim devlet olarak bunun önüne geçmek değil mi? Vatandaşın hakkını, hukukunu, güvenliğini sağlamak değil mi? Yani, biz vatandaşın güvenliğini sağlarken sadece öldürülmesini ya da yaralanmasını değil hakkını da savunmak zorundayız. Yani benim mahrem bilgilerim…

MURAT ÇAN (Samsun) - Ticari bir sözleşme imzalıyorsunuz.

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Benim mahrem bilgilerim hiçbir şart altında özel sektörün elinde beş yıl süreyle saklanmamalı. Eğer güvenlikse bunu devlet saklasın, özel sektör değil. Ha, “Bunu engelleyemem.” diyorsanız devlet olarak o zaman biz hiçbir şeyi engelleyemeyiz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Devlete vermek üzere saklamalı.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Ama öyle olmuyor.

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Bakın, “Beş yıl süreyle saklanacak.” diyor, maddeyi iyi okursanız.

BAŞKAN SÜLEYMAN SOYLU - Ömer Bey, bitti mi, meramınızı anlatabildiniz mi? Ben soru soracağım da sizin sorularınızın karşılığı…

ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Evet, anladım.