Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı b) Mesleki Yeterlilik Kurumu c) Sosyal Güvenlik Kurumu ç) Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 13 .11.2024 |
BARIŞ BEKTAŞ (Konya) - Sayın Bakan, iktidarınızın ekonomiyi nasıl yönettiğini emeklilerin durumuna bakarak görebiliriz. Avrupa'daki emekli maaşları son on yılda sürekli artarken Türkiye'de emekli maaşı euro bazında yüzde 34 oranında düşmüştür. Türkiye, Avrupa'da en düşük emekli maaşına sahip 2'nci ülke konumundadır. Milyonlarca emeklimiz açlık sınırının dahi altında bir maaşla yaşam mücadelesi vermektedir. Bu insanlar sizlerden bir lütuf ya da armağan beklemiyor. Emekli yurttaşlarımız yıllarca ödedikleri sigorta primlerinin karşılığı olarak insan onuruna yaraşır bir koşulda hayatlarını sürdürmek istiyor. Sosyal devletin de bir gereği olarak emekli yurttaşlarımızın içinde bulunduğu sefaletten kurtarılması adına bir çalışmanız var mıdır?
Bugün Avrupa'da asgari ücretin de en düşük olduğu 2'nci ülke olmamız AKP iktidarında ülkenin ne hâle geldiğinin; ekonominin, yoksulluğun ne derece olduğunun ve çaresiz halkın kaderine terk edildiğinin en somut göstergesidir. Asgari ücret Avrupa'da bir çalışanın alabileceği en düşük maaşken Türkiye'de ortalama maaş hâline geldi. Bakanlığın açıklamasına göre Türkiye'de çalışanların en az yüzde 40'ı asgari ücretle çalışıyor. Milyonlarca insanımızın yoksulluğa terk edildiği gerçeğini üzülerek tespit etmek durumundayız. Konya Milletvekili olarak ilimizde ortalama bir ev kirasının 15 bin TL olduğunu sizlere hatırlatarak sormak istiyorum: 17 bin lira maaş alan bir kişi aldığı maaşla evinin kirasını dahi zor öderken nasıl yaşamını sürdürecektir?
Sayın Bakan, iktidarın bu halkı yoksulluğa iten ekonomi politikalarının ağır bedelini işçiler ve emekliler ödüyor. Her gün 4 işçimizin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği bir ülkede yaşıyoruz. İşçi Sağlığı ve İşçi Güvenliği Meclisinin verileri bu durumu gözler önüne seriyor. Avrupa'da işçi ölümlerinde ilk sıradayız. Bu utanç verici tablo patronları koruyan, işçinin hakkını savunmayan politikaların eseridir. Üstelik geçen gün 78 yaşında bir yurttaşımız çalışmak zorunda olduğu için iş cinayetinde hayatını kaybetti. 78 yaşında bir insan bu ülkede yaşamını sürdürebilmek için çalışmak zorundaysa burada ciddi bir sistem sorunu vardır.
Bir diğer acı gerçek, staj ve çıraklık mağdurlarının yıllardır yok sayılması. 3308 sayılı Yasa kapsamında çocuk yaşta sigortalı olarak devlet gözetiminde çalıştırılan bu insanlarımız bugün emeklilik haklarından mahrum bırakılmaktadır. Vergi ödeyen ülkenin kalkınmasına katkı sunan bu insanlar çıraklık dönemlerinde verilen 4/A tescil tarihlerinin hizmete başlama tarihi olarak kabul edilmesini beklemektedir. Ancak iktidarınız bu mağduriyete çözüm üretmek yerine yandaşları kayırmayı tercih etmektedir. Yurttaşın emeğini, hakkını yok sayan bir anlayışla sosyal adalet sağlanmaz. Staj ve çıraklık mağdurları, lütuf değil müktesep haklarının gasp edilmemesini istiyorlar.
BAĞ-KUR'lular ise ayrı bir trajedi yaşıyor. 2023 seçimlerinden önce Sayın Cumhurbaşkanı tarafından verilen 7200 prim günü sayısına indirme sözü seçim sonrasında unutulmuştur. Bu kesim iktidardan bu sözün tutulmasını beklerken ne yazık ki BAĞ-KUR'lulara sırtınızı döndünüz. Bu kesimin yaşadığı geçim sıkıntısı, ekonomik krizle birlikte her geçen gün daha da derinleşiyor. Sayın Cumhurbaşkanının verdiği sözü tutmak adına bir çalışmanız var mıdır? Yoksa BAĞ-KUR'luları sadece bir seçim vaadiyle oyalamayı mı tercih ettiniz?
Sayın Bakan, 8 Eylül 1999 sonrasında SGK girişi olan yurttaşlarımızın da mağduriyetine değinmek istiyorum. Aynı prim gününe sahip olmalarına rağmen, bu insanlar sırf 1999'dan sonra işe başladıkları için akranlarından yirmi yıl daha geç emekli olabileceklerdir. Bu durum, emeklilik hakkına erişimdeki adaletsizliği daha da derinleştirmektedir. AKP iktidarının yarattığı bu adaletsizliği gidermek için kademeli emeklilik sistemi şarttır. Ancak iktidar bu kesimin taleplerini sürekli olarak göz ardı etmektedir. Bu mağduriyeti ortadan kaldırmak adına bir çalışmanız var mıdır?
Saygılar sunuyorum.