VELİ AĞBABA (Malatya) - 30 saniyelik bir eylem yapacağız Sayın Başkan, çok teşekkür ederiz.

Öncelikle, değerli arkadaşlar, iktidar 14 Mayıs seçimlerinden önce bir söz verdi, "Mülakatı kaldıracağız." dedi. Sizi dürüst olmaya ve vaatlerinizi tutmaya davet ediyoruz. Bakın, grubumuz olarak "Mülakata hayır." diyoruz, "Liyakate evet." diyoruz. Maalesef, diğer alanlarda olduğu gibi, burada bir siyasi sahtekârlık var. Neden?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Belediyelerinize neye göre atama yapıyorsunuz?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Söz verdiniz, vaat verdiniz, oy aldınız ama bu çocukları mağdur ettiniz. Sizi dürüst olmaya, öğretmenlere karşı ayrımcılık yapmamaya, mülakatı kaldırmaya grup olarak davet ediyoruz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Ağbaba... Sayın Ağbaba, lütfen konuşmanıza geçin.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi, değerli arkadaşlar, gelelim birkaç konuya. Şimdi, belki Sayın YÖK Başkanı biliyor.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Ankara Büyükşehir Belediyesi...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ne o Sayın Bakan?

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Ankara Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ya, sizin yedi sülaleniz akraba cumhuriyeti, yedi sülaleniz!

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - ...öğretmen alırken mülakatla almış.

VELİ AĞBABA (Malatya) - O da yanlış, o da yanlış! Mülakata hayır, nerede olursa olsun; CHP, AK PARTİ, MHP, kim yaparsa yapsın mülakata hayır! Mülakata hayır!

Şimdi, değerli arkadaşlar, Sayın YÖK Başkanı biliyor -Twitter'dan takip ediyorum- bir önemli durumu, hepimizin övünç kaynağını sizlerle paylaşmak istiyorum. İnönü Üniversitemiz dünyada örneği olmayan bir işi yapıyor, dünyada örneği olmayan karaciğer çapraz nakli yapıyor. Dünyada ilk kez 6'lı karaciğer çapraz nakli ilimizde, Malatya'da yapıldı; bunu hepinize duyurmak istiyorum. Dünyadan birçok hasta geliyor, orada bir karaciğer enstitümüz var.

Bir dakika canlı yayına geçmemiş Başkan.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Baştan.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sormuştum ama hazır mı diye.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, önemli bir konuya... Önemli bir konu, bakın, arkadaşlar.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Veli Ağbaba, eylem var mı?

VELİ AĞBABA (Malatya) - Anlatacağım.

Ben karaciğer nakil ekibindeyim Sayın Hocam.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, dünyada örneği olmayan bir işi başarıyor Malatya İnönü Üniversitesi. Önce 3'lü, sonra 5'li, sonra 6'lı çapraz nakil, 2'li yaptı. Geçtiğimiz haftalarda Sayın YÖK Başkanı da Twitter'dan paylaştı, dünyada örneği olmayan 7'li çapraz naklini Türkiye gerçekleştirdi, Malatya gerçekleştirdi, oradaki ekip gerçekleştirdi. Öncelikle o ekibin başındaki Profesör Doktor Sezai Yılmaz'ı tebrik ediyorum, olağanüstü ekibiyle müthiş bir destan yazıyor âdeta. Malatya, Türkiye'nin en güzel şehri hiç kuşkusuz, dünyanın en güzel kayısıları Malatya'da üretiliyor, marka olmuş ama...

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - En zekileri de oradan çıkıyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - En zekileri de oradan çıkıyor tabii ki Malatya'dan çıkıyor.

Ancak değerli arkadaşlar, Malatya'da hakikaten büyük bir özveriyle destan yazılıyor; hocam çok iyi bilir. Öğretim üyeleri özel üniversitelere geçerek çok paralar kazanıyorlar ama bu ekip, sağ olsun, orada durarak hem Malatya için hem insanlık için bir hizmet yapıyorlar. Sezai Yılmaz'a, ekibine teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz dönem rektörlük yapan Sayın Ahmet Kızılay'a teşekkür ediyorum desteklerinden dolayı. Yine, başhekimlik yapan sevgili Adil Başkıran'a teşekkür ediyorum. Yine, Rektör Cemil Çelik'e teşekkür ediyorum. Ve bu işi başlatan, 1999'lu yıllarda bu işi başlatan Profesör Doktor Fatih Hilmioğlu'na da çok teşekkür ediyorum. Gördüğünüz gibi teşekkür edilmesi gereken nokta da teşekkür ediyoruz. Ayrıca, bu Karaciğer Enstitüsünün yapılmasını sağlayan, binasının yapılmasını sağlayan o dönemki Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'a da teşekkür ediyorum.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Biz de sana teşekkür ediyoruz teşekkürlerin için.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Şimdi, değerli arkadaşlar, hakikaten dünyadan hasta yağıyor, önemli bir merkez, sadece Malatya ekonomisine katkıda bulunmuyor, dünyanın sağlığına da katkıda bulunuyor. İnşallah, Nobel Tıp Ödülü'nü de Malatya'ya hocalarımız kazandıracak.

Şimdi, bu kadar güzel övgüden sonra birkaç eksiğimizi hem YÖK Başkanına hem Sayın Bakana iletmek istiyorum: Değerli arkadaşlar, depremde Malatya yerle bir oldu, şehir merkezimiz yerle bir oldu ama üniversitemiz de çok hasar aldı. Bakın, depremde yıkılan binaların yerine yapılması planlanan birkaç binamız var, en öncelikli binamız Medikososyal Binası. Sizler, AK PARTİ'li arkadaşlarım; arada, hayra da ellerinizi kaldırın, bu konuda destek verin. Medikososyal Binası öğrencilerin yemek yediği bir yer, yerle bir olmuş, buranın bir an önce yapılması lazım. Paranın tamamını da istemiyorlar, "Yüzde 20'sini verseniz yeterli." diyorlar. Fen-Edebiyat Fakültesi yapım işi var, İktisadi İdari Bilimler Fakültesinin yapım işi var, Eğitim Fakültesinin yapım işi var; birazdan ben size ileteceğim bunları, bu konuda ilginizi lütfen bekliyoruz, hakikaten bu Medikososyal önemli. Depremde yerle bir olmuş şehrimiz.

Yine, Türkiye'de bir durumu daha söylemek istiyorum, meslek yüksekokullarında doktorasını bitirmiş öğretim görevlilerine de kadro verilmesini sizden rica ediyoruz.

Şimdi, değerli arkadaşlar, Malatya'yla ilgili hemen birkaç başlığı söylemek istiyorum. Ağır hasarlı okulların büyük bir bölümü, maalesef, geçmişte güçlendirilen okullar. Bir şeyi daha tebrik etmek istiyorum burada. Hiçbir başarı cezasız kalmaz. Bizim okullarımız depremde çok iş gördü, bütün depremzedeler bizim okullarımızda ağırlandı. Çünkü niye? Okullarımızın bir kısmı depremden önce yenilenmişti, o zamanki İl Millî Eğitim Müdürü Battal Kanbay'a da huzurlarınızda teşekkür ediyorum, onun da emeği çoktur bu işte. Hakikaten toplanma alanlarının ne anlama geldiğini de Malatya büyük depremi bize öğretti.

Şimdi, resen atama sorunları var deniliyor. Bu süreçte norm fazlası olarak değerlendirilen öğretmenlerimiz resen atamalarla âdeta sürgün edilmek isteniyor.

Bir öğretmenevi meselemiz var -polisevi yapıldı- geçtiğimiz günlerde bu Öğretmenlik Mesleği Kanunu konuşulurken eski Bakan ve Millî Eğitim Komisyon Başkanı -depremde bizde görevliydi- Mahmut Özer'in de katkılarıyla bir söz almıştık ama hâlâ yapılmadı. Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu devam ediyor mu bilmiyorum.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Biz takip ediyoruz onu Veli Bey.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Kemal Şamlıoğlu da söz verdi, öğretmenevini lütfen...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Sorun yok, yeriyle ilgili bir sorun vardı, o çözüldü.

VELİ AĞBABA (Malatya) - "Orduzu" falan diyorlar yani hâlâ bir adım atılamamış, öğretmenler açısından önemli; bunu sizden rica ediyoruz.

"Deprem bölgesi tazminatı istiyoruz." diyorlar, öğretmenlerin talebi bu, beş yıllık deprem bölgesi tazminatı uygulamasını rica ediyorlar.

Bu öğretmen camiasında karşınıza almadığınız bir usta öğreticiler vardı, şükür onları karşınıza aldınız, onlar da size karşı eylem yapıyorlar. "Tasarruf tedbirleri" adı altında yapılan bu kısıtlama... Hiç olmazsa deprem bölgesindekilere, bunlara biraz destek verin. Hakikaten çok ihtiyaçlı insanlar, onu söylemek istiyorum.

Bir de önemli bir konu -lütfen bir not alırsanız- her bakana söylüyorum, tekrar size de söylüyorum. Bizim konteyner kentlerimiz var, 74 tane konteyner kentimiz var. "7x3=21" metrekarede insanlar yaşamaya çalışıyor, en çok çocuklar zorlanıyor. Gittiğimiz her konteyner kentte maalesef çocukların sosyalleşebileceği bir alan yok. Bakın, size Malatyalı çocuklar adına size yalvarıyorum, lütfen bu konuya bir el atın. Yani en temel problem, çocuklar sosyalleşemiyor. Yeni nesil yetişen çocukları görseniz hakikaten üzülürsünüz, bu konuda sizden futbol sahası, basket sahası ve internet konusunda, tablet konusunda destek istiyoruz. Sadece Malatya için geçerli değil Adıyaman, diğer deprem bölgeleri için de geçerli.

Servis sorunu çeken öğrencilerimiz var.

Okul önlerindeki uyuşturucuyu arkadaşlar gündeme getirdi.

Malatya'da asbest tehlikesi var.

Ben Malatya'yla kısaca bunları söyledikten sonra birkaç konuyu da söylemek istiyorum. Şimdi, Öğretmenlik Mesleği Kanunu çıktı. Bakın, değerli arkadaşlar, iki yıl önce aynı Öğretmenlik Meslek Kanunu'na AK PARTİ'liler "evet" dedi, iki yıl sonra değişikti, yine ona da "evet" dediniz; biri geliyor, biri bozuyor. Şimdi, Mahmut Özer döneminde övüne övüne bir meslek kanunu yapıldı, sonra bu iptal edildi Sayın Yusuf Tekin döneminde. Şimdi burada bir okus pokus var...

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Ne kadarı değiştirildi? Anayasa Mahkemesi iptal etti, ben etmedim ki.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ama içeriğinin tamamen değiştirildiğini, neler yapıldığını siz de biliyorsunuz Sayın Bakan.

Burada ne yapıldı? Hep temel şey, okus pokus yapıldı, atanamayan öğretmen meselesini köklü çözüyorsunuz, herkesi tekrar değerlendirmeyle çözüyorsunuz. Burada tabii, öğretmenin de kafasında bir kılıç sallanıyor, buna Öğretmenlik Mesleği Kanunu'yla devam ediliyor. Burada farklı sesler duymak her zaman faydalıdır, farklı seslere kulak vermek her zaman faydalıdır ama maalesef, muhalif diye bildiğimiz EĞİTİM-İŞ, EĞİTİM SEN gibi insanların sözleri dinlenilmedi, onlara kulak verilmedi. Şimdi, KPSS mağdurları var, engelli öğretmenler, memur öğretmenler, norm kadro sözü verilen öğretmenler, PDR'ciler, çift mağduriyet yaşayan depremzede öğretmenlerini söylemek istiyorum.

Şimdi, bakın, ben size bir şey okuyacağım. Bana bir mesaj gelmiş, bakın diyor ki: "Arkadaşlar, merhabalar, bildiğiniz gibi 1 tane temizlik personelimiz var, sınıflara girildiği takdirde temizlik yetişmediğinden personel gelinceye kadar bugünden itibaren sınıflarda son dersin son on beş dakikasını öğretmenlerimiz sınıf temizliğine ayıralım. Temizlikten sonra görevlendireceğiniz 2 öğrenci çöpleri çöp kovasına atacak; gerekli hassasiyeti göstermenizi..." diye öğretmenlere Ankara'da bir okuldan mesaj atılıyor. Benim eşim de öğretmen, arada işte mesaisi bitince niye gelmiyorsunuz diyoruz, "Okulda temizlik yapıyoruz." diyorlar. Bunun da bilgisini... Vallahi ben adresini de veririm de sürer mürersiniz diye korkuyorum, öyle yani.

Şimdi, arkadaşlar, bakın, değerli arkadaşlar, şu resimler var ya, vallahi bu resimler, bakın okul temizliği becerilemez mi ya? Bir de bizim belediyeleri niye engelliyorsunuz? Reklam yapmadan, afişe etmeden...

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Onlar sokakları temizlesin, sokakları!

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sokağımızı da temizliyor.

Niye bize okulların temizlenmesine izin vermiyorsunuz? Yemek dağıtmak istiyorlar, bir çorba; niye engelliyorsunuz bizim belediyeleri?

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN - Ama bakın, siz soruyorsunuz, sonra gidiyorsunuz, biz size cevap vermedik oluyoruz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Yok, buradayım.

Engelleniyoruz biz.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen Sayın Ağbaba, karşılıklı konuşmaya çevirmeyelim.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Peki.

Şimdi, okulların bütçesi çok yetersiz, onu söylemek istiyorum. Öğretmenler açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor, bunun sorumlusu da sizsiniz, siz çünkü öğretmenlerin Bakanısınız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

VELİ AĞBABA (Malatya) - Bakın, şimdi yeni göreve başlayan öğretmen 41 bin lira maaş alıyor. 2002 yılında yeni göreve başlayan bir öğretmenin 540 lira olan maaşı 17 çeyrek altına denk gelirken bakın, 2024 yılında...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika uzattım.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Evet, evet.

...şu anda 41 bin lira olan maaşıyla 9 çeyrek altın alabiliyor yani 8 tane çeyrek altınımızı yemiş durumdasınız.

Yemek meselesine değindim. Okula başlama maliyetleri yüzde 80 artmış durumda. Özel okul öğretmenleri köleden beter. Bu özel okul öğretmenlerini de bir gündeme almakta fayda var, onlar da sonuçta sizin Bakanlığa bağlı insanlar.

Son olarak da değerli arkadaşlar, şunu söylemek istiyorum: Bu devlet tarikatlar, cemaatler arasında pay edilmiş durumda; 15 Temmuzdan akıllanmadıysanız Allah sizlere akıl versin! Bakın, 15 Temmuzda bu devleti teslim ettiğiniz, âdeta elinizle verdiğiniz FETÖ neler yaptı; yarın cemaatlerin, tarikatların da ne yapacağı belli olmaz. Lütfen bu tarikatlar, cemaatler kendi işleriyle, dinle uğraşsınlar, kendi cemaatiyle uğraşsınlar; lütfen Millî Eğitim gibi önemli bir kuruma sokmayın diyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

VELİ AĞBABA (Malatya) - Bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.

Süreme de uyduğumu belirtiyorum Sayın Başkanım.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Ağbaba, gerçekten bugün herkesin takdirini aldınız.

Teşekkür ederiz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - İnşallah biz de takdir ederiz Sayın Bakanı birazdan uygulamaları neticesinde.