KOMİSYON KONUŞMASI

TAMER OSMANAĞAOĞLU (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, Türk hariciyesinin kıymetli temsilcileri; hepinizi saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum.

Şüphe yok ki Türk Dışişleri Bakanlığı, hareket noktası çift başlı Selçuklu kartalı olan; bir başı doğuya, bir başı ise batıya bakarken dünyanın dört bir yanında tarihî, kültürel, insani ve millî değerlerle harmanlanmış medeniyet havzaları inşa eden kıymetli bir bakanlıktır. Ne mutlu ki bir mazlumun hakkının korunduğu, mağdurun hakkının arandığı, huzurun hâkim kılındığı, insani değerlerin el üstünde tutulduğu bir dünyanın inşa edilmesi için Ankara merkezli bir dış politikanın icra edildiğine de şahitlik ediyoruz. Türk cihan hâkimiyeti mefkûresinden bahsedilirken dünya nizamının sağlanması için lazım gelen millî ve insani esasların kati suretle uygulanması gerektiğine inanan bir aklın Dışişleri Bakanlığımızın politikalarını belirlemesi mutluluk vericidir. Millî ve manevi istikbali temin için derin millî duygulardan beslenen bu aklın Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerinin temelini oluşturduğuna da şüphemiz yoktur. Kaldı ki Gazze'de insanlık katledilirken, Ukrayna ve Rusya arasındaki gerginlik gerekçe gösterilerek yeryüzünün en büyük siyasi entrikalarına şahit olunurken; Kıbrıs'ta, Afrika'nın kuzeyinde medeniyetin bekası tehdit edilirken, hemen güneyimizdeki coğrafyada özlenen istikrarı tatbik edecek tek ülkesi Türkiye tehdit edilirken, uygarlığın insani hasletlere karşı savaş açması malum çevrelerce desteklenirken Türk milletinin sadece kendisi için değil, tüm beşeriyet için Türk Asrı mefkûresine sarılması elzemdir. Kendi medeniyetleriyle birlikte tüm insanlığı da ağır bir buhrana sürükleyen sözde medeni dünyanın alternatifsiz olmadığını, Türk milletinin ders niteliğindeki tarihinde defalarca gerçekleştirme şerefine nail olduğu barış kuşağını yeniden tesis etme kabiliyetinden hiçbir şey kaybetmediğini anlatmak Türk hariciyesinin en büyük sorumlulukları arasındadır ve elbette bu ülkülerin gerçekleşmesi için büyük önem arz eden iç cephenin güçlü kalması, ardından Türk devletleri arasında sağlam temeller inşa edilmiş bir birliğin temin edilmesi de büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple, Türk Devletleri Teşkilatının siyasi iş birliği konusunda kararlılığı elbette büyük önem arz etmektedir. İfade etmem gerekir ki bu ehemmiyetin farkında olan bir Türk hariciyesi en büyük şansımızdır. Öyle ki 2011 yılında BM toplantılarının verdiği aralarda bir araya gelinerek başlatılan ve siyasi iş birliğini doğuran iletişimin bugün kurumsallaşmış bir hüviyette dahi sağlıklı ve dünya kamuoyunun dikkatini çekecek şekilde gerçekleşiyor olması büyük bir başarıdır.

Sayın Bakanım, Bakanlığımızın kıymetli bürokratları; uluslararası gelişmelerin Türkiye aleyhine olan sonuçlarının bertaraf edilmesi hususunda âdeta bir pergel gibi pergelin bir ucu yerküreyi kapsayacak şekilde tüm dünyayı dolaşırken diğer bir ucunun da Ankara'ya sabitlenmesi önem arz etmektedir. Biliyor ve inanıyorum ki bu hâkim anlayış ve kararlı irade Türk hariciyemizin vizyonunun temelini oluşturmaya devam edecektir. Bunun için lazım gelen toplumsal ve kurumsal birikim fazlasıyla mevcuttur. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Bey'in ifade ettikleri gibi, Anadolu'nun merkez olduğu bir Türk medeniyeti huzurun adresi, kardeşlik ve dostluğun güvencesi, bölge ve dünya istikrarının yegâne seçeneğidir. Dünün esaret psikolojisiyle hareket edenler de müstemleke imparatorluk peşinde koşup kendi sömürü düzenini kurmak için çaba sarf edenler de bugün için coğrafyayı emniyete alıp sahip olsalar da tarihte hiçbir zaman mühim bir yer edinemeyeceklerini kısa zamanda elbette ki anlayacaklardır.

Türkiye Cumhuriyeti devletinin Dışişleri Bakanlığımızın bütçesinin devletimize, milletimize ve Bakanlığımıza hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize teşekkürlerimi sunuyorum.