İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Şöyle: Burada görevlendirme maddeleri var ama geçici görevlendirme işte sınırlı, altı ayla sınırlı ve öyle istediğin gibi herkesi de görevlendirme imkânı yok kurumlar arasında. Eskiden 3046’da bir hüküm vardı, onu bir yere aldınız mı bilmiyorum şimdi, kurumlar arası görevlendirmeyle ilgili bir hüküm vardı. Bu zaten mahdut kullanılan bir şey. Geçmişte de bu yöntem aslında Başbakanlık genelgesiyle uygulandı 90’lı yıllarda. Hatırlayabilirsiniz, Başbakanlık müşavirlerine işte planlama vesaire gibi kurumları kapsayan bir görevlendirme yapıldı, üçer aylık şeyler verildi ama o bir nevi istismar konusu da edildi, bazı isimler işte bir yere gönderildi, uzun süre bırakıldı filan. Bunda bir problem yok. Bunun uygulaması nasıl yapılacak? Burada en büyük problem şu olacak: Şimdi, genel müdürü, müsteşarlık yapmış kişiyi gönderdiniz bir kuruma, Karayolları Genel Müdürlüğüne; işte eski bayındırlık müsteşarına dediniz ki: “Karayollarına git, şu şeyi incele, oraya yardımcı ol.” Orada bu insanı kime bağlayacaksınız, bir hiyerarşi oluşacak mı orada, kime tabi çalışacak? Esas problem buralarda çıkacak. Burada da yetki alıyorsunuz; Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek usul, esaslar olacak. Orada bunlara riayet edildikten sonra ben çok faydalı olacağını düşünüyorum yani bunlar birikimini devlete bir şekilde yine sunacaklar kendi alanlarıyla ilgili. Bu anlamda hem kendisi bir iş yapmanın, faydalı olmanın hazzını tadacak... Çünkü böyle gidiyorsun, müşavirlik denilen bir yer var, 1 tane masa var, 30 kişi var, ilk gelen kapıyor masayı, oturuyor, geri kalanın oturacağı yer de yok. Böyle mi olması daha iyi? Herkes kendi alanında bir şeyler yapsın, çalışsın ve bunun mutluluğunu hissetsin, aynı zamanda da devletimiz kazansın.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)