BURAK AKBURAK (İstanbul) - Sayın Bakan, Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, kıymetli bürokratlar; hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Türkiye'nin jeopolitik konumunu, bulunduğu coğrafyadaki zorlukları ve uluslararası ilişkilerdeki tehdidi göz önüne aldığımızda Millî Savunma Bakanlığımızın bütçesini tartışmaya çok gerek duymuyorum çünkü zaten bu bütçe bizim açımızdan her kuruşuna kadar onaylanacaktır ve partimizin de oyu bu yöndedir. Ama tabii, şunu açıkça ifade etmeliyim ki Millî Savunma için harcadığımız her kuruş helaldir ama bu harcanılan bütçenin de uygun yerlerde, uygun şekilde harcanması gerektiğini de düşünüyoruz. Böyle bir ortamda savunma bütçesinin büyüklüğünden ziyade, dediğim gibi, bütçenin iyi kullanılması gerektiğini düşünüyoruz Sayın Bakanım.

Millî Savunma Bakanlığı bütçesinin ordumuzun modernizasyonu, savunma sanayimizin geliştirilmesi ve askerlerimizin en iyi şartlarda görev yapması için kullanılması gerekiyor. Ülkemizin güvenliği, milletimizin huzuru ve sınırlarımızın korunması için yapılan her yatırım geleceğimize yapılan bir yatırımdır. Bu sözler bir tehdidi değil, milletimizin bağımsızlık mücadelesinin ve egemenlik iradesinin simgesini ifade ediyor. Türk ordusunun temel ilkeleri belli; bağımsızlık, vatan sevgisi ve cumhuriyetin kurucu değerlerine bağlılık. Bu ilkeler, ordumuzun kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından şekillendirildi. Güçlü ordu, güçlü Türkiye hepimizin ortak hedefi ancak bu gücü yalnızca bütçenin büyüklüğünde değil ordumuzun kurumsal yapısında, personelimizin moral ve motivasyonunda, savunma sanayimizin bağımsızlığında aramalıyız.

"Savunma sanayisi" demişken bize gelen birçok konu var, bunlardan bir tanesi de hem F-16 hem Eurofighter alımından bahsediyoruz. Her iki uçağı Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesine katmak için bir bütçemiz var mı, onu merak ediyorum.

F-16 1990'larda başlatılmış ve geliştirilip bugünlere kadar gelmiş. Ben bu projeyi başlatanlara, bu projede emeği olanlara, TUSAŞ'a ve bu uygulamaya öncülük edenlere sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Ancak bu uygulamaya başlayan TUSAŞ dâhil birçok kurumda yetkili eleman sıkıntısı yaşandığı söyleniyor Sayın Bakanım. F-16 uçakları ülkemizde yapılabiliyorken bu konuda uzman olan donanımlı kişilerin, ilgili firmaların da atıl durumda bırakılmış olmasıyla ilgili bazı bilgiler bize geliyor. Bu durumla alakalı bilgi almak isteriz, gerçekten bu böyle mi? Özellikle bu sebeplerle TUSAŞ gibi TAI, TEI, ASELSAN gibi kurumlarda büyük bir eleman kaybı yaşandığını üzüntüyle duyuyoruz. Bu kurumların liyakatli kadrolar tarafından yönetilmesinin şart olduğunu düşünüyorum. Yetişmiş elemanların yaşı bahane edilerek tasfiye edilmesinin veya atıl bırakılmasının programlara zarar getireceğini düşünüyorum. F-16'ları daha önce ülkemizde üretebilirken tecrübeli eleman eksikliği nedeniyle sıfırdan düzen kurulmasının bütçe açısından daha fazla yük taşacağını düşünüyorum. Yerli ve millî savunma sanayi hedeflenirken maalesef ki bu politikalar sonucunda dışa bağımlılığımız devam ediyor. Türk milletinin savunma gücü siyasi çıkarlar uğruna zayıflatılamayacak kadar önemli; kadrolaşma politikasına, ideolojik saplantılara kurban edilmemeli diye düşünüyorum.

Son olarak, Türk ordusunun Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkeleri doğrultusunda bir ordu olduğunu bir kez daha kamuoyuyla ve sizinle paylaşmak istiyorum. Bu gerçek hiçbir siyasi iktidarın değiştiremeyeceği kadar derin bir temele sahip.

Millî Savunma Bakanlığının bütçesinin savunmamızın güçlenmesi, ordumuzun liyakatli subaylarla ve şeffaf yönetimde daha da ileri taşınması için kullanılması gerektiğini vurguluyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.

Teşekkürler Sayın Bakanım.