KOMİSYON KONUŞMASI

YAVUZ AYDIN (Trabzon) - Sayın Bakan, Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı toplumumuzda önemli bir saygınlığa sahip ender kurumlarımızdan bir tanesidir fakat kadına yönelik şiddet, aile içi şiddet, çocuğa yönelik istismar, medyada ve dijital platformlarda artan zorbalık Bakanlığın görevini layıkıyla icra etmediğinin bir göstergesidir. Saydığım tüm bu sorunlar birbirinden bağımsızmış gibi görünse de aslında ortak bir kökeni beslenmektedir. Bu kök toplumsal cinsiyet eşitsizliği, ekonomik zorluklar, eğitim eksikliği ve toplumun duyarsızlaştırılması gibi sorunların bir ürünüdür. Bu kökleri ortadan kaldırmak için güçlü bir irade sergilemek ve Bakanlık olarak kapsamlı bir çalışma yapmak zorunluluktur. Bu noktada Hükûmete ve Sayın Bakana çağrıda bulunuyorum: Şiddetle mücadele ertelenemez ve ihmal edilemez bir insanlık görevidir. Alınamayan her önlem yarının felaketlerine zemin hazırlamaktadır. Bu yüzden mazeret değil icraat beklemekteyiz. İYİ Parti olarak bizler şiddetin her türlüsüne karşı kararlı bir mücadele içerisindeyiz. Bu mücadelede önceliğimiz toplumsal farkındalığı artırmak ve eğitim programlarıyla şiddeti doğuran zihniyeti değiştirmektir. Bu bağlamda yasaların etkin uygulanmasını sağlamak ve cezaları caydırıcı hâle getirmek, aynı zamanda kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler için sosyal destek mekanizmalarını güçlendirmek büyük önem arz etmektedir.

Sayın Bakan, konuşmanızda ülkemizin önemli bir meselesi olan uyuşturucu sorunu ve bu sorununa bağlı olarak yıkılan aileler hakkında tek bir kelam etmemenizi şaşkınlıkla karşıladım. Uyuşturucu bağımlılığı sadece bireysel bir problem değil aynı zamanda ailelerimize, toplumumuza ve geleceğimize yön veren toplumsal bir felakettir. Bu sorunun yalnızca tedaviyle değil aynı zamanda önleyici tedbirlerle de ele alınması gerektiğine inanıyorum. Maalesef uyuşturucu kullanım yaşı 13'e kadar düşmüş durumdadır. Bazı söylemlerde 10 yaşına kadar düştüğü de söylenmektedir. Henüz hayatının baharında olan çocuklarımız gelecek hayalleri ve umutlarıyla birlikte bu bataklığa sürüklenmektedir fakat bu gençlerimize, ailelerine ve toplumumuza yardımcı olacak yeterli destek mekanizmaları şu an mevcut değildir. Bağımlılık tedavisi konusunda en önemli merkezlerden biri olan AMATEM'ler Türkiye genelinde büyük eksiklikler barındırmaktadır. Birçok vatandaşımız AMATEM'de boş yatak bulmakta zorlanmakta hatta kimi zaman torpil arayışına kadar girmektedir. Bu durum aslında ne kadar büyük bir çaresizlik içinde olduğumuzu göstermektedir. Sayın Bakan, sadece bağımlılar değil aileleri de bu süreçte yalnız bırakılmaktadır. Psikolojik ve ekonomik destekten yoksun kalan aileler hem çocuklarını bu bağımlılıktan kurtarmak için hem de ayakta kalabilmek için büyük bir mücadele vermektedir ancak devlet bu ailelere gerekli desteği sağlamakta yetersiz kalmaktadır. Bu konuda acilen adım atılmalıdır. İYİ Parti Grubu adına Meclis Genel Kuruluna sunduğum uyuşturucu madde kullanımının önlenmesine dair araştırma önergemiz Cumhur İttifakı milletvekilleri tarafından reddedilmiştir. Madde bağımlılığıyla mücadele bu şekilde mi olur? Bu nasıl bir tezatlıktır? Önergemde bahsettiğim gibi Türk Ceza Kanunu'nun 191'inci maddesinin değiştirilmesiyle artık uyuşturucu suçundan yakalananlar ceza almadan direkt serbest kalmaktadır. Bu 191'inci maddeyi değiştirdiğimizde uyuşturucu madde ticareti yapanları ve kullananları hukukla en ağır şekilde muhataplaştırarak gençlerimizin bu illetten kurtulmasını yasalaştırmak zorundayız.

Sayın Bakan, uyuşturucu ve madde bağımlılığı konusunda sizleri daha somut adımlar atmaya davet ediyorum. Bu sorun ülkemizin geleceğini de tehdit etmeden yani çok geç olmadan harekete geçmek gerekmektedir diyor, heyeti saygıyla selamlıyorum.