Komisyon Adı | : | (10/1806,1813,1827,1828,1829,1830) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Profesör Doktor Betül Ulukol ve Doçent Doktor Nilüfer Koçtürk’ün yaptıkları sunumlara ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 11 .12.2024 |
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Teşekkür ediyorum.
Evet, her iki hocamıza da ayrı ayrı teşekkür ediyorum bizi bilgilendirdikleri için.
Biraz önce hem Cumhuriyet Halk Partisinden hem de biraz önce konuşan DEM PARTİ'den arkadaşımız, Çocuk Hakları Komisyonunun ana komisyon olarak hayatiyetine devam etmesini teklif ettiler.
BAŞKAN CENGİZ AYDOĞDU - Mecliste bir ihtisas komisyonu olarak diyorsunuz.
ŞENOL SUNAT (Manisa) - İhtisas komisyonu olarak...
Şimdi, 23'üncü Dönemde biz bir Çocuk İzleme Komitesi kurmuştuk Cevdet Erdöl Başkanlığında ve çok güzel bir komiteydi bu komite; Çocuk Hakları İzleme Komitesi'ydi adı ve UNICEF'le falan da çok toplantılar yapıldı, bir sayfa açıldı; o sayfada çocukların direkt olarak Meclise ulaşabilme imkânı da ortaya konuldu ama sonradan ne oldu? Kapandı gitti yani böyle bir komite kalmadı. Gerçekten neden ana komisyon olmuyor? İşte "İnsan Hakları Komisyonu var, bunun alt komisyonu olarak çocuk haklarına da bakılıyor." deniliyor ama bu olaylar ve gelişmelerde -dijital bağımlılık dâhil olmak üzere- çocuklar için o kadar çok problemler var ki inşallah bu Komisyon sonucunda yani rapor içinde çocuk haklarıyla ilgili bir ana komisyonun oluşması önemlidir diye düşünüyorum ben de yani katılıyorum bu fikre.
Şimdi, evet, yoksulluğun çok arttığı, en az 7 milyon çocuğun yoksul olduğu, her 3 çocuktan 1'inin gerçekten derin yoksulluk yaşadığı bir süreçten geçiyoruz. Tabii ki böyle olunca hem cahilliğin de verdiği şeyle çocuklar bundan çok büyük zarar görebiliyor. Ben, tabii, hocalarımıza kendi branşlarıyla ilgili sormak istiyorum. Bir kere, ailelerin istismarın farkına varmaları için veya onların varmalarını sağlamak için neler yapılmalı? Okullar çok önemli, bir eğitimci olarak söylüyorum; 60 bini geçkin okulumuz var ama bunun 20 bininde rehberlik hocası yok ki hatırlayın basına yansıyan hadiselerden, rehberlik hocalarının istismara uğrayan veya fiziksel şiddete uğrayan, ihmal edilen çocukları tespit etmede çok büyük faydaları var. O yüzden, 20 bin daha -çok sordum bunu Millî Eğitim Bakanına- rehberlik ve psikolojik olarak danışabilecekleri öğretmene ihtiyaç var ki branş olarak da rehberlik ve psikolojik danışmanlık dalından mezun çok fazla da çocuğumuz var ama maalesef bu kişiler tayin edilemiyor, kadro verilmiyor. Bir an önce olmasında fayda var, hatta büyük okullarda bir danışman değil, birkaç danışmana ihtiyaç var onların en azından çocuklarla daha yakından ilgilenebilmeleri için.
Yine, saygıdeğer hocalarıma -hani bu konuların uzmanı olarak- soru sormak istiyorum: Çocuk istismarından şüphelenildiği takdirde hukuki sorumluluklarınız nelerdir? Travmatik olaylara çocukların verdikleri tepkiler yaş gruplarına göre nasıl farklılık gösteriyor? En son yani posttravmatik bozukluğun belirtileri nelerdir? Yine, istismarın etkilerini hafifletmek için hangi tıbbi tedaviler uygulanıyor? Tıbbi olarak çocuk istismarını tespit edememe riskini nasıl azaltıyorsunuz? Çocuk istismarının duygusal ve psikolojik belirtileri nelerdir diyorum.
Şimdilik bu kadar, sağ olun.