AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Sayın vekillerimiz, evet, hepsi çok önemli sorular, sorulması gereken sorular ama bizim Komisyonumuz -Sayın Başkanımızın dediği gibi- Kadına Şiddet ve Ayrımcılık Komisyonu. Şimdi, bizim bakış açımızın şöyle olmaması lazım: Bakan gelmişken biz onu nasıl sıkıştırabiliriz, nasıl cevap vermesini zorlaştırabiliriz? Yani bu ön yargıyla yaklaşmak...

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bakanımızı sıkıştırmanın bir yöntemi var, ben size söyleyeyim Sayın Ersoy.

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Böyle bir ruh hâline girmemek gerekiyor.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bakanımızı sıkıştırma yöntemi var, ipucu vereyim. "Şiddeti önleme konusunda ne yaptınız?" diye sıkıştıralım Bakanımızı.

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Evet, aynen öyle.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ama başka konular ayrı.

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Kesinlikle katılıyorum.

Kadına şiddette, bakın, bir önceki dönemde de aynı komisyon kuruldu, çok farklı vekillerin -o zaman bakanlar da farklıydı- hepsinin çok değerli bilgileriyle bir sonuca gidildi. Şimdi, biz yine farklı insanlar ve çok değerli farklı düşüncelerle bir araya geldik. Sayın Bakanımız kendince ülke adına çok önemli adımlar atıyor olabilir ama "Biz bu adımları atarken ona nasıl bir farkındalık yaratacağız da bakış açısını değiştireceğiz, nasıl bir farkındalık oluşturacağız?" yani bizim hedefimiz bence bu olmalı. Yani eleştiririz. Tabii ki insanız, hepimizin hatası olabilir ya da bize uygun olmayan farklı bir görüşü olabilir yani bizim uygun görmediğimiz, hepimiz insanız, bunu da bence olgunlukla karşılamak gerekiyor. Buradaki bizim hedefimiz şu olmalıdır kesinlikle: Biz bir farkındalık yaratalım ve Bakanlığın bakış açısında farklı bir yöne gitmesini sağlayabilelim. Biz eğer bunu yapabiliyorsak o zaman vekil olarak sorumluluğumuzu sonuna kadar kullanmış ve bir farkındalık yaratarak farklı bir iyiliğe karşı bakış açımızı yöneltmiş olacağız. Ben diyorum ki zaman en pahalı şey çünkü zamanı geriye alamıyoruz ve şu anda da aşırı yorgunuz. Evet, bunu da göz önünde bulundurarak sadece konuyla alakalı sorular sormanızı ben rica ediyorum Sayın Başkanım izin verirse.

Bir de Özgül Hanım'a yani bu cümleyi kurayım mı kurmayayım mı diye çok düşündüm ama...

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Sayın Saki konuştuktan sonra kursanız daha iyi.

ÖZGÜL SAKİ (İstanbul) - Ben daha konuşmadım.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Evet.

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Şöyle, o kadar çok konuşmasını dinledik ki hem Genel Kurulda hem...

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Onu daha sonra yapalım. Madem konuyla ilgili konuşmaya davet ediyoruz, konuşsun, konuştuktan sonra siz yanıt verin.

Peki, Sayın Toy, buyurun...

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Yani genel olarak bir şey söyleyecektim, neyse söylemeyeyim.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Hayır, şunu söylediniz...

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Sayın Timisi'nin sordukları da Genel Kurulda defalarca soruldu, defalarca söylendi. O yüzden aynı soruyu burada sormak tekrar...

ALİYE TİMİSİ ERSEVER (Ankara) - Bende şöyle bir izah var. Orada "kız çocukları" demeyi atladım. Şimdi mesela ÇEDES'te de daha çok kız çocukları var, bu taşımalı eğitimde de gidemeyen en çok kız çocukları, örgün eğitimden açık lise ya da açık ortaokula geçenler de daha çok kız çocukları. Bu konuyla ilgili ağırlıklı olarak veri istedim zaten. Bu çok önemli.

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Evet, yani ben sadece naçizane bu konuya odaklanmak gerektiğini söylemek istedim.

Teşekkürler.