SUNA KEPOLU ATAMAN (Diyarbakır) - Öncelikle sunumunuz için biz sizlere teşekkür ediyoruz. Tabii, bugüne kadar sunumlar hep oldu bizde ama böyle daha kişisele inmesinin Komisyona ya da bizlere daha faydalı olduğuna inanıyorum.

Sorum şu: Şiddet olgusunun bugün tüm dünyada artış göstermesi veya önüne geçilmesi için mevzuat düzenlemelerinin, cezai yaptırımların tek başına yeterli olmadığını açıkça ortaya koymaktadır; sorunun çözümü için neler önermektesiniz?

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Teşekkürler.

Buyurun Hocam.

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - Teşekkür ederim.

Cezai işlem aslında şiddet uygulandıktan sonra ortaya çıkan kısmı. Asıl şiddet uygulanmadan önce neler yapabiliriz? İşte bu koruyucu, önleyici hizmetler dediğimiz kısmı aslında bu. Risk grubu olarak görülen hem mağdur olabilecek kadınlar hem de fail olabilecek erkeklerin çeşitli mekanizmalarla desteklenmesi, karşılıklı olarak desteklenmesi, sadece şiddet uygulama potansiyeli olan bir erkeğin değil, aynı zamanda mağduriyet yaşayabilecek bir kadının da desteklenmesi için başta bir kere en önemli husus, aslında bu hizmetlerin temel unsuru bireylerin kendi sorun çözme kapasitelerini artırmaktır. İşte, biraz önce ekolojik yaklaşımda çevrelerden bahsettik, o çevreler arasındaki geçirgenlik ne kadar fazla ise yani bir bireyin kuruma ulaşması, kurumun bireye hizmet sunması, işte, politika belgelerinin bireyi daha iyileştirecek hâle gelmiş olması, o çevreler arasındaki geçirgenlik bir şekilde koruyucu, önleyici hizmetler hem de müdahale hizmetleri açısından önemli. Cezai sistem zaten şiddet uygulandıktan sonra ortaya çıkıyor, o da tamamen kanunlar çerçevesinde işletiliyor. Burada da caydırıcı cezaların olması önemli tabii ki.

Teşekkür ederim.