ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle 2 tane önergemiz var, bununla ilgili bir açıklama olursa biz bu önergelerimizi geri çekeceğiz. Mesele şu: Teklifin 7'nci maddesinin...

BAŞKAN HULUSİ AKAR - Şefik Bey, genelle alakalı görüşlerimizi alalım şimdi, maddelere geldiğimizde gerekli açıklamaları yapacağız, görüşlerinizi alacağız.

ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Hatay) - Tabii ki, çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle böyle bir kurumun kuruluşu ülkemizin gerek terörle mücadele ve gerek kurumlarımızın korunması adına son derece olumlu. İYİ Parti olarak bu yasayı destekliyoruz. Elbette ki itiraz ettiğimiz noktalar var ama genel anlamda bu yasanın ülkeye, devlete, millete faydalı bir yasa olacağına inanıyoruz.

Şimdi, bu durumdan fırsatla, birkaç cümleyle şunu ifade etmek isterim: Bilindiği üzere, benim bölgem Hatay ve Suriye'de bir yönetim değişikliğini müteakip gelişen çeşitli olaylar her meselede olduğu gibi yaklaşık on dört senedir ilimiz Hatay'ı birinci dereceden ilgilendirmekte ve birinci dereceden etkilemektedir. On dört yıllık savaş hâlinin Hatay'a tahribatı çok büyüktür. Hatay, aynı zamanda da bilindiği üzere son deprem felaketinde toplam hasarın, toplam can kaybının, toplam ölü ve toplam yaralıların yüzde 50'sini bünyesinde... Maalesef böyle yüzde 50 gibi bir oranla karşılaşarak çok ağır bir darbe almıştır.

Şimdi, Sayın Başkanım, Değerli Komisyon üyeleri ve kıymetli Bakanlık yetkilileri ve kıymetli bürokratlar; şu anda Suriye'de yönetimde el değişikliği olmuştur, bu el değişikliğini müteakiben mevcut HTŞ kadrolarına atfedemeyeceğimiz -yani şu an itibarıyla en azından atfedemeyeceğimiz- Suriye'de bazı olaylar gelişmekte ve bu da Hatay, Adana ve Mersin'de bazı huzursuzluklara sebep olmaktadır. Sorun şudur: Yaklaşık on dört yıllık savaşın sonunda şu anda Suriye'yi cihatçı ve Selefi dinî görüşe sahip bir idare yönetmektedir. Suriye'de Alevi vatandaşlarımız, Aleviler yaşamaktadır ve bu Suriye Alevilerinin uzantısı Türkiye'de Hatay, Adana ve Mersin'de bulunmaktadır ve bunlar akrabadır ve şu anda Lazkiye'de pek o kadar yoğunlaşmamış ama Hama ve Humus'ta bu anlamda Alevilere devir teslimden sonra Suriye'deki yeni yönetimin görevi almasından sonra oluşun çeteleşme... Tekrar ediyorum, bunu direkt HTŞ'ye mal edemeyiz. Yani "Yönetimi devralan idarenin Alevi vatandaşlara zulmü" demek için daha çok veri lazım ama orada bir çeteleşme sonucunda Alevi vatandaşların canına, malına ve namusuna tasallut şu anda söz konusudur. Bunların ne olduğunu, nasıl olduğunu ortamı germemek, Türkiye'de tansiyonu yükseltmemek için paylaşmıyoruz ancak bu, Türkiye'yi ilgilendiren bir durumdur ve Türkiye'de kendi vatandaşları arasında bunların yaklaşık 1 milyon akrabası vardır. Bunun farklı mahzurları da ileride karşımıza çıkacaktır.

Şimdi, Hükûmetimiz, Beşar Esad'ın devrilmesiyle ilgili ve Golani, yeni adıyla Ahmet Eş Şara yönetiminin yönetimi devralmasındaki katkılardan bahsedip durmaktadır. Evet, bir katkısı vardır, Türkiye'nin HTŞ'ye yardımı vardır, bu inkâr edilemez bir gerçektir ve dolayısıyla bu noktada Hükûmetin bunu başarma noktasındaki payını da ifade etme hakkı vardır. Ancak sorun bundan sonra başlamaktadır yani Suriye'de yönetimi devralan zihniyetin Türkiye'ye eskiden olduğu gibi, yönetimi devralmadan evvel olduğu gibi ihtiyacı kalmamıştır. Ondan evvel, sınır vilayeti olduğumuz, sınırımızda olduklarından dolayı lojistik ihtiyaçları, şunları bunları ve daha birçok sıkıntılarını görmede Türkiye birinci etken olarak bunlara yardım etmişti ancak artık yönetimin havaalanı vardır, başka sınırları vardır, limanları vardır yani dolayısıyla, aynı zamanda da mevcut yönetimin maddi sıkıntılarından dolayı artık Suriye'de başka ülkelerin ve bilhassa Batılı ülkelerin ve bilhassa Arap devletlerinin hükmünün daha fazla geçmesi ihtimali söz konusudur; Türkiye bunlara hazırlıklı olmalıdır. Türkiye, Suriye savaşının en büyük sıkıntısını çekmiş ülkedir. Suriye'de mağdur olan milyonlarca insanı bünyesinde barındırmış, yanlış da yapmamış, insani vazifesini yapmış ama bundan sonra da bunları göndermenin en büyük ekonomik külfetini yaşayacak bir devlettir. Suriye'de bundan sonra gelişecek her hadise bizim bu Colani ya da Ahmed Eş Şara yönetiminin yönetime gelmesindeki katkılarımızı defalarca ifade etmemizden dolayı oluşacak her olumsuzluk Türkiye'nin de sırtına bir yük olarak binecektir, Türkiye bu konuda dikkatli olmalıdır ve olayları çok yakından takip etmelidir.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.