KOMİSYON KONUŞMASI

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, aslında geneli üzerinde konuşurken de bunları söyledik ama şimdi bu konuda ayrıntılı bir biçimde, özellikle emekliler sendikalarımızın, derneklerimizin de temsilcilerinin konuşması ışığında yeniden ele alma ihtiyacı var. Sanıyorum, sadece biz muhalefet olarak değil, iktidar partisi de aynı şekilde davranır ve var olan, şu anda önümüze gelmiş olan bu yetersiz ve hiçbir şekilde emeklinin sorununu çözmeyecek bu zam oranı değişir ve emekliye daha iyi yaşayabilecek koşulları yaratırız.

Ne oldu en düşük emekli maaşı? 12.500 liradan 14.469 liraya çıkıyor; 1.969 lira bir artış. Şimdi, bakın, bir kere şunu konuşmak lazım, bunu konuşurken bütün emeklileri de konuşuyoruz aslında, çalışanları da konuşuyoruz: Bu enflasyon farkı uygulaması doğru değil. Bir, enflasyon doğru ölçülmüyor. TÜİK'in enflasyonu doğru ölçütüne ilişkin Türkiye'de kamuoyunda, herhangi bir yerde, akademide, ekonomi gazetecileri içinde TÜİK'in rakamına güvenen birisini ben şu ana kadar görmedim, bu salonda varsa da bilmek isterim. Rakamlar manipüle ediliyor çok açık ve net olarak ve âdeta alternatif hesaplamaları yapan kurumlar oluştu ya da bu konuda akademisyenler ya da ekonomi gazetecileri özellikle de ağırlıklar üzerinden giderek belli enflasyon hesapları yapmaya başladılar.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Biz aynı kanaatte değiliz.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Olabilir. Ben kendi kanaatlerimi söylüyorum.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Sordunuz.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Size sormadım.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Bu salonda varsa" dediniz ya.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ha, o zaman ayrıca konuşuruz. Çok ayrıntılı olarak konuşalım o zaman o konuyu. Söyleyin, sonra ben tekrar cevap vereyim. Neye inandığınızı...

Ben yıllarca çalıştım Devlet Planlama Teşkilatında; o zamanki adıyla Devlet İstatistik Enstitüsüydü, hep beraber çalıştık. O zaman da onların resmî istatistik programına kadar hepsinin oluşmasında DPT'yi temsilen bulunan kişilerden biri benim, biri de burada Erhan Usta. Biliyoruz yani TÜİK'i, nasıl yaptıklarını bunların ve en sonunda da hatta ben size söyleyeyim, sadece enflasyon da değil, işsizlik hesabı, millî gelir hesabı, millî gelire ilişkin olarak da 2017 yılında Türkiye'nin en önde gelen iktisatçılarıyla beraber -içinde Korkut Boratav'ından tutun- hepsinin de ortak makalesi var "Bu rakamlar doğru değil, Türkiye'de gerçek anlamda millî gelir rakamları ölçülmüyor." diye.

Devam edeyim, iki, dar gelirlinin enflasyonu -biraz önce Sayın Usta da söyledi- yani baktığımız zaman temelde gıda, konut ve ulaştırma üzerinde büyük bir kısmı. Eğer böyle bir şey yapılacaksa ona uygun olarak bu kesimler için -bunlar dar gelirli kesim yani 12.500 lira aylık alan insanlardan bahsediyoruz- ayrı bir enflasyon hesabı yapılır; burada 400 küsur malın ağırlıklı ortalaması üzerinden değil, burada gerçek bir enflasyon hesabı yapılır.

Üç: Enflasyon farkını altı ay sonra veriyorsunuz ama vatandaş her gün, çarşıya pazara çıktığı zaman harcamasını yapıyor. Altı ay sonra verdiğiniz o telafi, telafi değil; büyük kısmı zaten o anlamda kaybolmuş oluyor. Böyle bir hesap sistematiği olmaz.

Başka bir konuya geçeyim: 2003'ün Ocak ayında en düşük emekli maaşı asgari ücretin 1,47 katıymış, şu anda 0,65'e düşmüş durumda. Rakamlar ortada, çok açık ve net. Yıllarca çalışan, primini ödeyen insanların bugün içine düştüğü durum budur, asgari ücretin altında. Arkadaşlar, "asgari ücret" demek en düşük ücret demek. Emeklinin sorunu sadece bu maaş da değil; aylık bağlama oranlarının düşürülmesi, refah payının verilmemesi, intibak düzenlemesi, 1999 öncesi ve sonrası, 1999-2008 arası, 2008 sonrası. Yani, böyle delik deşik olmuş bir sistem var ortada ve bu sistemi düzeltmeye yönelik yapılacak hiçbir şey yok. Eğer gerçekten bu kadar düşünüyorsanız gelin, bu konuları burada konuşalım, Plan ve Bütçe Komisyonunda yeniden 5510 sayılı Yasa'yı da yatıralım, ona göre ne yapılması gerekiyorsa -biz muhalefet olarak her türlü katkıyı vermeye hazırız- gelin, birlikte yapalım bunu.

Baktım buradaki rakama, yıllık 47,7 milyar lira, bütçe büyüklüğü 14,7 trilyon; 3,9 milyon kişi yararlanacak, ailesiyle birlikte baktığınızda rakam çok daha yüksek. Arkadaşlar, bütçedeki payı binde 3,2 yani bu bir şey değil. Bakın, enflasyon oranı 2024 sonu yüzde 44,38; yeniden değerleme oranı -ki bütün vergiler, harçlar, motorlu taşıtlar vergisi, trafik cezaları, hepsi bunlara göre belirlendi- yüzde 43,93.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Kira artışları... Ocak ayında bir biçimde kirazınız, kira sözleşmeniz yenileniyor biliyorsunuz, TÜFE yıllık ortalama yüzde 58,51. Altı aylık enflasyon farkı yüzde 15,75; aynı şeyi en düşük emekli maaşı için de uyguluyorsunuz, memur ve memur emeklisi yüzde 11,54, asgari ücretli yüzde 30. Arkadaşlar, bu rakamlarla bir yere gitmek mümkün değil.

Sabahleyin de söyledim, bir daha söyleyeyim: 3 trilyon lira vergi harcaması var, KÖİ modeliyle bu sene içinde müteahhitlere ödenecek para -ki belli bir döviz kuru varsayımıyla yapılmış, döviz kuru varsayımı değişirse bu da değişiyor çünkü hep döviz cinsinden garantiler var- 204 milyar lira. Kur korumalı mevduat sisteminin maliyetini bilmiyoruz; 2023 yılında biliyoruz, 830 milyar lira. Şimdi de bu yaklaşık olarak Merkez Bankası bilançosu içinde tahminlere göre 350 milyar lira bir şey olacak.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim.

Yani, bakın, burada baktığımız zaman ekonominin bütünlüğü içinde bu 47,7 milyar, yaklaşık 48 milyar lira para değil. Yani, burada, emeklinin bu ülkede gerçekten insan gibi yaşadığını düşünen bir kişi var mı? Dünyanın her yerinde emekli, çalışma hayatı bittikten sonra insan gibi yaşarken, dünyayı gezerken biz de emeklimizin kahveye gidecek, çay içecek parası yok arkadaşlar, torununa harçlık verecek parası yok. Ya, böyle bir şey, böyle bir şey... Arkadaşlar, insanlar çalışıyor, bu bir... Bakın, kademeli emeklilik vesaire o kadar çok problem var ki sistem içinde. 1999 öncesi, 8 Eylül, 9, Eylül öncesi ve sonrası çalışmaya başlayanlar arasında emeklilikte on yedi yıl fark var. Yani, bu şekilde bir sistem var. Şunu açık ve net söylemek lazım: Bir kere bu yetersiz. Biz şunu söylüyoruz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, lütfen toparlayın.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - En düşük emekli maaşı ilk planda asgari ücrete eşitlenmeli, arkasından da asgari ücretin üstüne çıkarılmalı.

Bu ülkede reel ücretlerin yükseltilmesine ihtiyaç var. "Önce enflasyonu indirelim, dezenflasyon, ondan sonra enflasyon düşünce işçinin, memurun, emeklinin, çiftçinin durumu iyileşecek." demek, dalga geçmek demek bu ülkedeki çalışanlarla; böyle bir şey yok. Yanlış politikalarla bu enflasyonu yaratan sizsiniz, yanlış politikalar uygulayıp, faizi indirip enflasyonu patlattınız, şimdi aynı enflasyonu indirmeye çalışıyorsunuz ve bunun yükünü çeken insanların -zaten iki yıldan beri çekiyor- üzerine diyorsunuz ki: "Sen biraz daha dişini sık, 2026'nın sonunda enflasyon tek haneye inecek, ondan sonra durumun iyileşecek." Yapmayın, böyle bir şey olmaz, bunun adı... Türkçede "Ört ki ölem." diye bir laf var, böyle bir şey olmaz arkadaşlar. Gerçekten, bakın, buradaki adaletsizliğin hepimiz farkındayız, sizler de farkındasınız yani bırakın insan gibi yaşamayı, bu paralarla kimse geçinemez. Onun için, gelin, buradaki bu düzenlemeleri yapalım, biz bunun için...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bitiriyorum, son birkaç kelime...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, önergeniz de var.

Buyurun.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Tabii, tabii. Yok, önergede konuşmayacağım, herhâlde arkadaşlar söz alırlar. Yani, burada açık...

(AK PARTİ sıralarından gülüşmeler)

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ne oldu arkadaşlar?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, devam edin.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Arkadaşlarımız konuşmasınlar mı?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Siz niye gerginsiniz bugün?

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Gergin değilim. Arkadaşlar, evet, ben bugün ilk andan itibaren gerçekten gerginim, doğru çünkü daha aralık ayında konuştuğumuz, burada görüştüğümüz şeyleri yeniden -bu farklı, burada bu ek olarak yeni geldi- görüşüyoruz, yukarıda çıktı. Yani, Plan ve Bütçe Komisyonunun itibarı yerlerde, onun için de bunları söylüyorum. Dediğim gibi, bu açıdan, önergemizi de vereceğiz, önergemize destek istiyoruz.

Saygılar sunuyorum.