KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Düzelteyim o zaman da. Sayın Bakanım biliyor şahsiyetle ilgili değil ama diyorum ki Sayın Bakana baştan beri söylüyorum, bu kadar siyaset heveslisi olmayın, her şeyi konuşmak... Maliye bakanları, Merkez Bankası başkanları çok fazla konuşmaz. Ben size aynen dediğiniz gibi, samimiyetinize güvenerek bak, milletin huzurunda söylüyorum. Yahu, şimdi, bunu darbeydi, değildi, gerek yok yani.

BAŞKAN - Yahu, Sayın Günal, senin de ortan yok. Sayın Babacan'a Sayın Mehmet Şimşek'e de "Niye konuşmuyorsun?" diyordun, şimdi Sayın Ağbal'a "Niye konuşuyorsun..."

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, hayır, siyaseten... Konuşacak tabii, şimdi, söylediğimiz bir sürü şey var, teknik konular var, sorduk, bunları tabii ki anlatacak. Zaten ben de onları sorarken suçlamadım, bu konularda bize bilgi vermezseniz şüphe oluşuyor dedim dikkat ederseniz. Ama şimdi siz kalkıp benim "darbe planı" dediğim şeye siyaset yaparsanız... Ben şunu anlatmaya çalışıyorum onları söylerken: Ben siyasi bir dille konuşmuyorum diye diğer örnekleri veriyorum. Siyasi dille konuşsam ben de öyle konuşur bunları sorarak başlarım, başka bir şey sormam ama ben bilgilenmek istiyorum, bütçe denetim hakkımı kullanmak istiyorum. Nereye gitti para? Kayıt altında olmayan varsa kayıt altına alınsın. Bütçe dışındaysa bütçeye girsin. Ödenek üstü harcadıysanız bunları azaltalım, zaruri durumlar belli. Ya, bizim söylediğimiz bu ama sizin söylediğiniz mantıkla "Bu darbe değildir. Niye darbe diyorsun?" dediğiniz o zaman benim teknik kısım biter, ben de bu sefer siyasi suçlamalara başlarım demek ki.