KOMİSYON KONUŞMASI

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Sayın Bakan Yardımcım, şimdi, Metin Bey'in sorusuna verdiğiniz cevap hakikaten garip bir şey, anlamsal bir çelişki doğuruyor. Şimdi, gerçekten, uluslararası güvenlik yapıları içerisinde "foreign fighters" dediğimiz zaman dışarıdan gelenler kastediliyor. Burada, metinde sizin açıkladığınız, izah ettiniz şekliyle o zaman ortada bir çelişki var. Yani efendim "Hangi mezhep, hangi etnisite, hangi gruptan olursa olsun her türlü terörle mücadele." anlamı gibi lanse ettiniz. Bu, onu çok karşılamıyor, özür dileyerek söylüyorum. O zaman, yerli teröriste ne diyeceğiz yani? Ne demek yani "yabancı terörist" deyince bunları katacağız, ha, demek bir de yerli terörist var, onlarla mücadele etmeyecek miyiz? O zaman, bu kavramın oradan çıkarılması lazım. Ya her türlü terör unsurlarıyla ama Batı'daki güvenlik yapılarının kullandığı o "foreign fighters" kelimesinin karşılığı o coğrafyada olmayan bir para ya da cebren bir şekilde oraya getirilmiş yabancı unsurları kastederler. Ben bu düzeltmeyi yapmak zorundayım.

Çok teşekkür ederim.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Sayın Esener...

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI ULUSLARARASI HUKUK VE ANLAŞMALAR GENEL MÜDÜRÜ KAAN ESENER - Efendim, çok teşekkürler.

Belki bir yanlış anlaşılma var, onu düzeltmek için söz alıyorum. Şimdi, metne baktığınızda, bu çok uzun bir anlaşma metni değil efendim yani çok net esasında her şeyi kurmuş.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Metni net okur musunuz, sadece metni yani birinci kısımla ilgili.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI ULUSLARARASI HUKUK VE ANLAŞMALAR GENEL MÜDÜRÜ KAAN ESENER - 1'inci madde "İşbirliği Mekanizmaları" başlığı altında -yani yine bu konuyla ilgili olduğu için- "Taraflar, 2008 yılında ihdas edilen 'Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi' mekanizması kapsamında, iki ülke Dışişleri Bakanlarının eşbaşkanlığında ve diğer ilgili Bakanlıkların ve kurumların üst düzey yetkililerinin katılımıyla bir 'Ortak Planlama Grubu' ihdas edeceklerdir." Şimdi, bu, üstündeki battaniye oluyor. "Taraflar, 'Ortak Planlama Grubu' toplantıları marifetiyle, işbu Anlaşma'nın müteakip maddelerinde kayda geçirilen güvenlik/terörle mücadele, ekonomi/ticaret, ulaştırma, çevre, sınır aşan sular, sağlık, eğitim ve sair konulara ilişkin teknik müzakerelerin sürdürülmesini ve takibini sağlayacak ve bu amaçla 'Ortak Daimî Komiteler' kuracaklardır." Dolayısıyla terörle mücadele konusunda sadece bu konuya hasredilmiş bir ortak daimî komite var.

Şimdi, buradan devam edelim. 2'nci madde "Güvenlik ve Terörle Mücadele" başlığı altında "Taraflar..." BM Şartı'na bir atıf var, tam okumayayım, isterseniz çok uzatmayayım çünkü BM Şartı bu işin esas şeyini gösteriyor, bizim için de 51'inci maddeye dayanarak hep yapıyoruz işlerimizi. "...her iki ülkenin egemenliğini garanti altına alacak şekilde siyasi, güvenlik, askeri, istihbarat, terörle mücadele ve ortak sınır güvenliği alanlarında düzenli ve etkin şekilde işbirliği yapmak üzere..." Yine aynı vurgular, bakın, bunlar bizim için çok değerli ve net vurgular. İşte "...ilgili Bakanlık ve kurum temsilcilerinin katılımıyla bir 'Güvenlik ve Terörle Mücadele Ortak Daimî Komitesi' kuracaklardır." Bir önceki maddeden buraya geliyoruz, şimdi, terörle mücadele şeyinde. Bunun vazifeleri sayılmış.

Şimdi, 3'üncü madde... Efendim, asıl karışıklık bence parça parça okuduğumuz için ortaya çıkıyor. 3'üncü madde: "Taraflar, kaçakçılık, organize suçlar, yasadışı uyuşturucu ve insan ticareti, düzensiz göç ve yabancı terörist savaşçılar gibi bölgesel ve uluslararası istikrarı ve güvenliği menfi etkileyen her türlü sınamaya karşı ortak çabalarını ve işbirliğini güçlendireceklerdir." Şimdi, bu başka bir kapsam.

Bir sonraki maddeye geçelim, madde 4: "Taraflar, kendi mevzuatlarında yer aldığı üzere, topraklarının diğer Taraf için tehdit oluşturan..." Yine bizim istediğimiz tanımlar bunlar "...terörist ve/veya yasaklı örgütler tarafından kullanılmasına izin vermeme sorumluluğunu üstleneceklerdir." Bakın, bizim için "terörist örgütler", Irak tarafı bunu "yasaklı örgütler" olarak göstermek istiyor. Dolayısıyla burada iki tanımı birden buraya koyarak, burada yan yana yazarak esasında iki ülke için de bu işi çok garanti altına almış oluyoruz. Dolayısıyla, bu, Güvenlik ve Terörle Mücadele Ortak Daimî Komitesi sadece o "foreign terörist fighter" dediğimiz ve daha böyle hani BM'de, işte, hani DAEŞ bağlamında duymaya alıştığımız şey değil, o, kaçakçılık, organize suçlar, insan ticareti, düzensiz göç, yabancı terörist savaşçılar kapsamı onun için. Halbuki bizim Irak'la esas terörle mücadele şeyimiz 4'üncü maddede ve ikimizin de üstünde yani Türkiye de kendi tanımını koymuş, Irak da koymuş ve burada bence, efendim, ne olur, kusura bakmayın, hani sizin endişe ettiğiniz bir açıklık yahut da bir sakatlık olmadığını ben temin etmek isterim size ama tabii ki söz yüce Meclisimizin.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - 2 madde tamam, bizim düşüncelerimizi izale ediyor ama eğer kavramsal bir analize girersek oradaki tanımlamalar yanlış, sıkıntılı; bizi sıkıntıya sokar.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Nasıl, bir daha söyler misiniz? Buradaki çekinceniz hâlâ nerede devam ediyor, anlamadım.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Ben o maddelerin biraz önce izah ediliş tarzına birazcık şey yaptım.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Evet yani maddelerde bir sorun yok.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Maddelerde sorun yok, gayet güzel.