Komisyon Adı | : | ÇEVRE KOMİSYONU |
Konu | : | İstanbul Milletvekili Mustafa Demir ve Bursa Milletvekili Emel Gözükara Durmaz ile 99 Milletvekilinin İklim Kanunu Teklifi (2/2927) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 26 .02.2025 |
İBRAHİM AKIN (İzmir) - Merhaba diyorum ben de.
2’nci madde üzerine konuşuyoruz. Şimdi bu maddede yasanın toplamındaki 39 başlık, terim, kavram üzerine bir kullanım yapılmış ancak bu kavramlar büyük ölçüde birbiriyle çelişkili ve aslında evrensel kavram değerleriyle birlikte ele alındığında problemli de bakıyoruz. Özellikle ekoloji alanından bakıldığında bu kavramlar içi boşaltılmış veya farklı kavramlarla çelişkili hâle getirilmiş gibi gözüküyor. Bu kavramları kullanarak bunun İklim Kanunu çerçevesinde ele alınması mümkün değil, öncelikle bunu ifade etmek isteriz.
Şimdi, buna içerik olarak baktığımızda da bu maddelerin belirlenmesi sırasında, örneğin kanun teklifinin hâline baktığımızda krizi topyekûn çözmeye uygun olmadığını da görüyoruz. Biz baştan da söyledik, gerçekten bu emisyon ticaret piyasasını daha çok belirlemek ve bunun sorunlarını gidermek şeklinde ele alındığında anlaşılabilir bir şey olabilir ancak iklim krizinin genel problemlerini çözmek bakımından bu yasa neredeyse iklim krizine karşı mücadelenin önünü açmak yerine tıkamaktadır diye düşünüyoruz. Örneğin “adil geçiş” kavramı kullanılıyor "adil geçiş” kavramı sadece bu geçiş sırasındaki istihdam politikalarının ya da pratiklerin çözülmesiyle sınırlı bir mesele değildir, oradaki yaşanmış olan topyekûn tahribatının çözülmesi bakımından ele alınması gereken bir konudur ama sadece bir yerin kapatıldığında veya orasının değiştirildiğinde istihdam politikası için "adil geçiş" kavramı kullanılmış burada ya da öyle anlaşılıyor yapılan işlemlerden.
Yine, iklim hedefleri bakımından bakıldığında dengeleme, denetleme, izleme ve aynı zamanda hesap sorma bakımından herhangi bir süreç işletilmediğini, bununla ilgili herhangi bir önlem alınmadığını görüyoruz. Örneğin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin araştırma komisyonu bu bakımdan bir fonksiyon işletebilir ama bu raporda herhangi bir durum söz konusu değil.
Yine, başka bir konu var burada; bu kadar ağır ekolojik yıkımın, tahribatın olduğu bir yerde Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde en çok kirliliği olan, ekosistem için en çok tehlikeli olan 3 ülkeden 1’isiyken buna dönük herhangi bir önlem almak, hedefi içerisinde belirlemek, hangi hedeflerde yapılacağını söylemekle ilgili herhangi bir tedbir alınmadığını görüyoruz.
Örneğin yine başka bir konu var; fosil yakıtlarla ilgili -yine arkadaşımız söylediler- yani bu kadar önlem almışsınız ama bu önlemler içerisinde fosil yakıtların hangi zaman dilimi içerisinde uygulanmayacağı, buna karşılık hangi tedbirlerin alındığı; buna dair herhangi bir bilgi yok, öngörü yok, hedef yok ve dolayısıyla bunun ne zaman biteceğinin, ne zaman başlayacağının denetlenmesi de mümkün değil. Örneğin dengeleme bakımından kullanılan kavramlar “yeşil iş” kavramı kullanılmış, “taksonomi” kavramı kullanılmış, burada da problemli durumlar, birbirine karşı kavramlar aynı yerde kullanılmış. Dolayısıyla maddenin toplamını içeren konular açısından bakıldığında bu, bizim açımızdan yeşile boyama kavramlarının içeriğini daha çok işlevsellendirmiş gibi gözüküyor.
Bir başka konu, son olarak şunu söyleyeyim: Yine, piyasayla enerji politikalarını belirlemek bakımından bakıldığında Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi, bir tarz, burada görevlendiği verilmiş ancak bu şirket kendisi bile özellikle şeffaflık ilkesine uymayarak, şeffaflık ilkesi imzalamayarak yapan bir işletmenin bunu denetlemesiyle ilgili nasıl bir beklentiniz olduğunu anlamak mümkün değil yani bir denetleme kurumu olmayan, doğrudan bu işin işletmesini yapanlardan denetleme beklemek de mümkün değil.
Dolayısıyla bir bütün olarak baktığımızda bu yasanın başından itibaren 1’inci madde, 2’nci madde, içerik olarak, kavramsal olarak bakıldığında iklimle alakalı değil, kavramlar birbirine girmiş durumda ve bu perspektiften bakıldığında da bunun İklim Yasası olmasının mümkün olmadığını tekrar ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ediyorum.