| Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan'ın, konaklama tesislerinin ne şekilde denetlendiği, bu denetimlere dayanak oluşturan mevzuat, ülkemizle benzerlik gösteren ülkelerdeki durum, yangın olayı sonrası Bakanlıkça gerçekleştirilen çalışmalar, olayla ilgili özel incelemeler ve öneriler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 26 .02.2025 |
OĞUZ ÜÇÜNCÜ (İstanbul) - Başkanım, ben söz verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
Değerli heyete de hoş geldiniz diyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Muhalefetin bugün yapmış olduğu eylemle ilgili söylemek istediğim şey yani "Turizm Bakanlığından kimin gelmesini isteseydiniz?" diye bana sorsaydınız Değerli Bakan Yardımcımızı isterdim doğrusu çünkü bir manada Turizm Bakanlığının da bir duayeni karşımızda, CV'sinden okuduğum kadarıyla 1999-2003, 2007 ve sonrası dönemlerde yani hem AK PARTİ iktidarları öncesi hem AK PARTİ'nin tek başına iktidar olduğu dönemi de, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçişten sonraki dönemi de en yakından bilen değerli bir bürokratımız. Dolayısıyla, Bakanlık hafızası, mevzuat, mevzuatın geliştirilmesi ve bu konuda eksikliklerle ilgili soru sorabileceğimiz bana göre yegâne insanlardan birisi kendisi yani ben böyle bir eyleme, doğrusu, bu gelen insanın CV'sinin araştırılmadan karar verildiğine inanıyorum.
Dolayısıyla, Değerli Bakanım, özellikle çok vurguladığınız için sormak istiyorum. 2021'den sonra yapmış olduğunuz, işte, özellikle hızlandırılmış bir çalışmayla kaçak işletilen otellerle ilgili bir çalışma yaptığınızı söylediniz. Bakanlık geçmişinize de dayanarak "Buna geç kaldık." diye ya da "Daha önce böyle tespit çalışmalarımız olmadı." diye bir değerlendirmede bulunabilir misiniz? Yani netice itibarıyla, bir manada kendinizi de şikâyet etmiş oldunuz bu vesileyle.
İkincisi: Yine bu süreçler içerisinde mevzuat ne şekilde gelişti? Turizmden ciddi manada pay alan, yeryüzündeki rekabette önde yürüyen ülkelerdeniz. Dolayısıyla, bu, mevzuatla doğrudan ilgili bir şey yani işte, kaliteli turizm, kaliteli tesisler bize garanti müşteri manasına geliyor. Dolayısıyla, bu manada -biraz önce Tuba Vekilim de sordu- yani siz ne istediniz de biz karşılığını vermedik mevzuat olarak? Ya da aşamalarda, işte, Mecliste bekleyen ya da işte geçmeyen, sizin aslında talep ettiğiniz şeyler, koordinasyonu sağlayacak, yetkilileri daha müşahhas belirleyecek talepleriniz oldu; Meclis tarafından ya da yönetmelikle karşılanmadı mı? Yani onu da doğrusu mevzuatı geliştirirken var mı bir eksiklik diye bir değerlendirmenizi isteyeceğim.
Kapattığımız oteller içerisinde, bu sayısını verdiğiniz kapatılan tesisler içerisinde yangın yeterlilik belgesi olmayan kaç tane otelimiz vardı biliyor muyuz? Yani kaç tane faciayı önlemiş olduk bu vesileyle?
Kartalkaya'da kalan 4 otelin hükmü nedir? Yani hâlen faaliyetteler mi, özel bir denetime tabi tutuldular mı, çalışmaya devam mı ediyorlar, kapatıldılar mı? Orayla ilgili benzer bir haber alma ihtimalimiz var mı, yok mu?
Bir de Değerli Başkanım, son olarak sormak istediğim mesele de şu: Bizim Bakanlığımızın güvenli turizm sertifikası çalışması var yani özellikle "Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı" başlığı altında yürütülen; Kartalkaya Oteli'nin böyle bir sertifikası var mıydı? Böyle bir iddia dolaşıyor ortada. Güvenlik turizm sertifikası verdiğinizde -ki 2.300 tane tesise böyle bir sertifika verdiğinizi internet sayfanızda söylüyorsunuz- insanlarımıza otomatikman, alanınızda olmasa bile bina güvenliğiyle ilgili de bir güvenlik hissi vermiyor musunuz? Ki ben sayfayı inceledim, özellikle orada denetim yapan yetkilendirilmiş şirketler listesi de verilmiş yani bu sertifikayı almadan önce kimin denetim yapabileceğine dair bir çalışma olmuş. Bunu istek üzere değil, yetkilendirilmiş tüzel bir kişilik çerçevesinde zorunlu bir aşamaya geçirmeyi Bakanlık olarak düşündünüz mü? Yani neticede bu "Bazı standartları, bazı tur operatörleri istemeden önce Bakanlık isteyebilir." manasına gelirdi ki sürdürülebilirlik noktasında da böyle bir programınız var ama "güvenlik" üst başlığı kullandığınız için gıda güvenliği, efendime söyleyeyim, hijyen, Covid çerçevesinde alınması gereken tedbirler ama doğrusu, buradan yangın güvenliği ve benzeri şeyler de anlaşılıyor. Bu bunun kapsamında mı, değil mi?
Dolayısıyla, demek istediğim -onunla da bitirmek istiyorum- yani netice itibarıyla, yapmış olduğumuz çalışmalarda bir dedektörün büyük bir faciayı önleyebileceğini gören sizin müfettiş elemanlarınız bir otele gittiğinde bir yangın merdiveninde halı olmaması gerektiğini, bir yangın merdiveninde ahşap bir döşeme olmaması gerektiğini herhangi bir mühendislik eğitimine sahip olmadan da rahatlıkla görebilir. Yangın yönetmeliğinin çok teknik özellikleri var ama çok basit tarafları da var. Özellikle kaçış yollarının ahşap olmaması, halı olmaması ve benzer şeylerle ilgili yani minimum seviyedeki tespitlerin de en azından sizin denetim listelerinizin bir parçası olması gerektiğini şahsen düşünüyorum. Başkanımın da söylediği gibi, aslında bu yetkinin tek bir elde birleştirilmesi ve güvenlik turizm sertifikasının aslında bir mevzuata dönüştürülmesi gerektiğini ben de doğru buluyorum. Yetkilendirilmiş tüzel kişiliklerle de size bu yükü komple yüklemekten ziyade beraber çalışabileceğiniz yetkin mühendislik ve denetim şirketleriyle çok hızlı bir şekilde bütün tesislerin belli standartlara kavuşabileceğine inanıyorum.
Hepinizi hürmetle selamlıyorum.