KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Öncelikle Zafer Bey'e ve arkadaşlara çok teşekkür ediyorum.

Ben, aslında, vekilim kısmen benim soruya benzer... AIPA nasıl oluştu, nereden çıktı politika üretmek, Yapay Zekâ Politikaları Derneği oluşturmak, sizi bir araya getiren ortak payda ne, bunu merak ediyorum?

Şimdi, ben, tabii, bazı istatistikler verdiniz ama bu istatistiklerin... Neye "yapay zekâ" diyoruz? Yani yapay zekâ, yazılım veya yüksek teknoloji kullanılan işletmelerdeki bu yüzde 17 Türkiye'de, dünyada yüzde 70... İşte, KOBİ'lerdeki düşüklük oranlarını verirken Türkiye'de yapay zekâ ismini kullanan birçok uygulama ve yazılım var. Yani karar destek sistemlerinin tamamı yapay zekâ uygulamasıdır, öğrenme yeteneği vardır diye bakarsak toplumun yüzde 70'inin haberdar olmadığı ama işletmelerin yüzde 17'sinin kullandığı yapay zekâ uygulamaları biraz gerçekçi durmuyor. Bunlarla ilgili veri kaynağı ve nasıl elde edildiği bence çok önemli çünkü daha dünya yapay zekâyı veriyle birlikte... Artan veri, veri toplama, iletişim ağı, veri üreten birçok nesneyle, insanla ve olayla artık yapay zekâ uygulamalarını, gerçek manada yapay zekâ uygulamalarını konuşmaya başladık.

İstihdam konusunda da yani karar veren robotlarla insanın en azından temel anlamda işlevlerini, basit işlemlerini, fiziksel işlemlerini yerine getirecek birçok mesleği etkileyeceğini dünya konuşurken ve bunların önemli bir kısmını da azaltacağını düşünürken, daha az nitelikli bu meslek gruplarında azalma olurken daha nitelikli artan meslek gruplarının bu istihdam dengesini sağlayacağını neye göre öngörüyorsunuz? Ki bu bir kestirim yani bugün bununla ilgili bir şeyi söyleyebilmek çok kolay değil. Artı, bunun insan maliyetinin de oldukça yüksek olacağı aşikâr. Bir tarafta basit işleri yapan insanlar istihdam dışında kalırken, bir tarafta çok nitelikli yeni istihdam alanları ve denge nasıl olacak, ben bunu merak ediyorum.

Tabii, algoritmalar önemli. Şu anda sonuçta belli kalıplar içerisinde, belli şekilde kaynak kullanımını düşük seviyeli belli dillerin üzerinden yaptığımız algoritmaların verimlilik konusunda birbirleriyle yarışmasını bekleyemeyiz ama tabii ki farklı işleyen ve farklı hesaplayan diller bizi daha az kaynak kullanan ve daha güzel sonuçlara ulaştırabilir. Dolayısıyla, kaynak kullanacağız, sıfır kaynak olma imkânı yok. O yüzden, çip üretimi, yonga üretimi kesinlikle bizim için önemli ama bunun için de çok uzun ve zor bir yol haritası olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Dünya yıllardır bu konuda çalışıyor. Onların yıllardır katettiği yolu bizim bugünden başlayarak, tabii ki tasarlayabilecek çok iyi hocalarımız var, algoritma geliştirecek, protokol yazacak çok değerli hocalarımız var ama hani onların yıllardır koştuğu yolu bizim bugünden koşmaya başlayarak nasıl yakalayacağımızı da hocam anlatırsa sevinirim. Ben de yapay zekânın bilinirliliğini yani yapay zekânın tam olarak ne olduğunun anlatılmasını önemsiyorum. Güzel ve detaylı sunum için, gösterdiğiniz gayret ve çabadan dolayı teşekkür ediyorum. Tabii ki sivil toplum çok önemli ama sivil toplumun yanında politikaları üretecek kurumların yol haritalarıyla birlikte çalışmasını önemsediğimizi bir kez daha ifade edeyim, bu bir soru değil.

Teşekkür ediyorum çalışmalarınızdan dolayı.

BAŞKAN FATİH DÖNMEZ - Aynı mahiyette soru yoksa buyurun Zafer Bey.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKANI ZAFER KÜÇÜKŞABANOĞLU - Çok teşekkür ediyorum.

"Nasıl kuruldu, ortak payda neydi?" Aslında arkadaş grubumuzun çok güzel bir uluslararası ve birçok anlamda backgroundu var. Biz heyecanımızı, tutkumuzu bu ülke için harcamaya çalışan arkadaş topluluğuyuz ve alan olarak da yapay zekâyı seçtik. Kurucusu olarak niye yapay zekâyla ilgilendim? Türkiye'de ilk hologram merkezini açan kişiyim, z kuşağı kitabını yazan kişiyim, gençlerin ilgisi ve hologramla başlayan teknoloji ilgim yapay zekâya beni götürdü ve diplomasi tarafım da olduğu için, dünyadaki gelişmeleri takip ettiğim için de ortak noktanın yapay zekâ olduğunu gördüm, onu özellikle söylemek isterim. Sadece ismimize karar vermek için bile altı ay süre harcadık ve çok doğru bir isim bulduğumuzu düşünüyorum çünkü dünya şu an yapay zekâ politikalarını konuşuyor, herkes yapay zekâyla ilgili politika üretmeye başladı. Orada belki Türkiye'de doğmuş, dünyaya açılan bir dernek olarak da ismimizin avantajını uluslararası toplantılarda kullanıyoruz çünkü şu an bütün dünya yapay zekâ politikaları üretiyor. Niye bunu yapıyoruz, niye dernekleştik? Çünkü hep konuşuyoruz ya kıymetli vekilim, "Birinci, ikinci, üçüncü sanayi devrimine bu topraklar geç kaldı." diye, gerçekten bu devrimde geç ya da geride kalmıyorsunuz, oyun dışı kalıyorsunuz. Biz de oyun dışı kalmayalım diye naçizane bir sivil toplum kuruluşu olarak enerjimizi, tutkumuzu bu alana harcayarak çok güzel bir ekip bir araya geldik ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Datayla ilgili soruya Umut Hoca cevap vermek istedi, istihdama da ben birkaç şey söyleyerek Volkan Bey'e bırakacağım.

Şimdi, Dünya Ekonomik Forumu ve birçok önemli uluslararası raporlarda meslek endeksleri yayınlanıyor. Ben 2019'da Marmara Üniversitesinde öğretim görevlisiyken, girişimcilik dersi verirken o zaman öğrencime uzay turizm rehberi vardı, onu seçmiştim meslek olarak ve onu anlatmıştı bana ve gülerek anlatmıştı. Şu an endekslerde bakıyorsunuz, uzayla ilgili meslekler çok ön plana çıkmaya başladı. Yani gençlerimizi var olan mesleklere değil, gelecekteki mesleklere yönlendirmek lazım ve belki de son on yıldır bu raporları araştırıyoruz kişisel olarak ve dernek olarak son beş yıldır araştırıyoruz. O raporlardaki mesleklerin şaştığını hiç görmedik. Yani Dünya Ekonomik Forumunun ve diğer uluslararası kuruluşlardaki mesleklerin hep ön plana çıktığını gördük. Yani ilerleyen dönemlerde bir genç mezun olduğu zaman kaybolacak bir mesleğe yönlendirirsek o gencimizi Türkiye ekonomisine zarar ama şu anda bizim için 3 alan çok önemli istihdamda, bütün raporlarda şunu görüyoruz: Yapay zekâ, iklim, uzay. Bu 3 konudaki mesleklerin de ön plana çıktığını özellikle de burada vurgulamak isterim. Gençlerimiz de...

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Ben onun farkındayım Değerli Başkanım. Sayısal kısımdan bahsediyorum yani tercih edilme ve özellikle yüksek teknoloji anlamında veya üniversitelerin eğitim ve bölümlerinin yönlendirilmesi anlamında değil. Bugün öyle bakarsak üniversite mezunu bir dünya ev gencimiz var, onları ne yapacağız?

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKANI ZAFER KÜÇÜKŞABANOĞLU - Kesinlikle.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Ne yapacağız? Yani kestirdiğimiz falan 2030, bunlar daha 20-21 yaşında. Yani o yüzden tabii ki tercih anlamında... Ben de bilgisayar mühendisiyim bu arada, hani meslektaşlarımız vardır oradan yani sonuç olarak, istihdam derken tüm gençlerimizin istihdamından bahsediyorum, yükselen meslekler, yükselen trendler ve taleplerden değil, onu ifade edeyim öncelikle.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKANI ZAFER KÜÇÜKŞABANOĞLU - Çok teşekkürler.

Bu meslek konusu çok ayrı bir konu gerçekten ama biz yapay zekâ konusunda çok ciddi adımlar atmazsak, çok ciddi istihdam kaybına maalesef maruz kalmaya devam edeceğiz.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Onda hemfikiriz.

BAŞKAN FATİH DÖNMEZ - Soruları yanıtlayalım hızlıca, bayağı vakit kaybettik.

Buyurun.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKAN YARDIMCISI VOLKAN KILIÇ - Öncelikle, temennileriniz ve güzel sözleriniz için teşekkürler.

Sayın Vekilim, araştırmalar, işletmelerin kullanım penetrasyonu ve istihdam sorularınızla ilgili olarak çok kısa cevap vermek isterim. Araştırma raporları, Zafer Bey'in de bahsettiği üzere, birazdan arkadaşlarımız çok daha detaylı paylaşacak. Araştırmalar Türkiye temsilî, biraz önce istihdamla ilgili değindiğim veriler, üç yıldır düzenli olarak işletmelerden ölçtüğümüz, topladığımız, bir pazar araştırmasıyla topladığımız veriler. Bunlar Türkiye temsilî, İBBS Düzey 1 dediğimiz, 12 ilden, son çalışma 1.225 işletmenin karar vericisiyle, yüzde 95'in üzerinde yüzde 2,5'luk hata payıyla açıkladığımız araştırma raporları. Örneklemimizin temsiliyetini artırabilmek adına sektörler, işletme büyüklüğü gibi pek çok değişkenle de örneklemimizi tabakalandırıyoruz. İstihdam konusunda Sayın Vekilim, aslında bu tabii ki bir öngörü. Bu öngörüyü nereden elde ediyoruz? Üç yıllık yaptığımız araştırmadaki verilerden bahsediyoruz. Burada, şu anda yapay zekâ çok fazla sayıda mesleği yok edecek, çok fazla yeni meslek yaratacak ancak şu anda ülkemizde yapay zekâdan ötürü bir istihdam kaybı yaşanmamış durumda. Bunu nereden söylüyoruz? Çünkü yapay zekâ kullanan işletmelerin yüzde 65,5'i şu anda herhangi bir istihdamında daralmaya gitmediğini beyan etmeleriyle birlikte zaten biz ölçümleyebiliyoruz ancak şunun altını çok önemle ve dikkatle çizmek istiyorum Sayın Vekilim: AI'ın girdiği departmanlarda istihdamda daralma var, dolayısıyla biz artık özellikle Generative AI teknolojileriyle birlikte belli görevleri insan müdahalesi olmaksızın, özellikle analitik yetenekleri, yapay zekâya devreder duruma geldik. Buradaki işletmelerimiz de belli departmanlarda yapay zekâyı yani orada veriyi karar odağına aldıkları bu departmanlarda istihdamda daralmaya giderken bu teknolojileri geliştirmek ve kendi "business"lerini bu teknolojiye, dijital dönüşüme adapte etmek için de istihdam yaptıklarını görüyoruz. Buradaki öngörümüz de şuradan geliyor: Bu alanı geliştirmek için yapacakları istihdam artık bir yerde duracaktır ama AI'ın girdiği yerdeki istihdam daralmasının durmadan ilerleyeceğini düşünüyoruz. Bu yüzden bu bir terazi, dengedeyiz artık.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Gelecekte dengede olmayacak.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKAN YARDIMCISI VOLKAN KILIÇ - Olmayacak, dengenin son sınırına geldik, onun altını çizmeye başladım, hızlı bir şekilde biz AI yetkinliklerini çalışma profesyonellerimize kazandırmazsak aynen söylediğiniz gibi bu dengenin sonundayız, bozulmak üzere.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA UMUT DEMİREZEN - Vekilim, çok teşekkürler güzel yorumlarınız için. Data konusu gerçekten çok kritik bir konu, erişimi olan, zaten az önce diğer milletvekillerimiz de soru sordular, onu söylemek istiyorum. "Nereden başlamak gerekir?" diye düşündüğünüzde Türkiye Cumhuriyeti'nde hangi data daha çoksa oradan başlamak en akıllıcası ve hızlı sonuç alabileceğiniz yer. Öbür türlü datanın birikmesi, tekrar oluşturulması, işlenmesi gibi birçok fazdan geçmeniz gerekiyor. O yüzden de sağlık verileri bu konuda oldukça elverişli, OECD ülkelerinde MR kullanımı konusundaki ilk ülkeyiz, kişi başı MR çekimi konusunda, inanılmaz bir sağlık verimiz var ancak benim Türkiye'de geliştirdiğim bir algoritma yurt dışında geçerli olmayacak, yurt dışındaki bir algoritma Türkiye'de hiç geçerli olmayacak çünkü yapay zekânın temel "assumption"udur, dataların aynı popülasyondan gelmesi gerekir. Ben Türkiye'deki bir insanın beyin yapısını öğreniyorsam yapay zekâyla, Avrupa'daki, Asya'daki, Afrika'daki her ülkenin insan anatomisi farklı olduğu için, orada benim algoritmamın çalışması için ekstra çabalamam gerekir, eğitmem gerekir. Türkiye Cumhuriyeti'ndeki bütün kitapları bir araya getirdiğinizde, Millet Kütüphanesindeki bütün kitapları bir araya getirdiğinizde bunlarla bir dil modeli eğitmek teorik olarak mümkün değil çünkü yeterli olmuyor. Bu zamana kadar bütün algoritmaların çok az kompleksitesi vardı, çok basit işleri öğrenebiliyordu ama elimizde büyük miktarda veri vardı, bunlarla bir araya getirip eğitmeye çalışıyorduk ama algoritma yeteri kadar öğrenmediği için problem yaşıyorduk. Şimdi, tersine döndü. İnanılmaz büyük bir "computation power"ımız var, hesaplama gücümüz var ama verimiz ona göre çok az kalıyor. Az kaldığı için de günümüzde herkes sentetik veri üretmeye başladı ve bu sentetik veri üretme konusu da bu bizim ülkemiz için geçerli değil, Amerika'da da öyle, Avrupa'da da öyle. Hiç kimsenin kendi dilinde yazmış olduğu yazılım, kitaplar, kaynaklar, insan telif haklarını falan kabul ettiğimizi var sayarsak bu dil modellerini eğitmek için yeterli değil, yapay zekâyı kullanmak için yeterli değil, mecburen yeni veri üretmek zorunda kalınıyor. Dolayısıyla, verimiz elimizde hangi anda çoksa, hangi efektif alandaysa bunları efektif kullanmak çok önemli.

Diğer, yonga ve çip üretimi konusundaki sorunuzu cevaplamak için şöyle söyleyebilirim Sayın Vekilim: Bu konuda hocalara ihtiyacınız yok. Şu an, en basitinden söyleyeyim, yapay zekâ bile size çip tasarlıyor. Yani sadece istediğinizi yazıyorsunuz, arka tarafta yapay bir çip tasarımı dediğiniz şey VHDL dilinde bir tasarım kodu yazıp ona göre bunların simülasyonlarındaki şeylerini hazırlayıp şey yapabilmek. Buradan sonrası üretim kısmına geliyor. Üretim kısmını başlangıçta teknoloji transferi yöntemiyle veya başka bir şekilde "initial" bir yatırım yaparak, "cost"ları hazırlayarak bu taraflarda şey yapabilmek çok önemli. Amerika, bu konuda Hollandalı bir çip firmasındaki teknolojiyi transfer etmek için kendi ülkesine bu çalışmaları... Covid zamanında saf su üretilemediği için bile üretilemeyen bir çip teknolojisi var dünyada, hep beraber sıkıntı çekmeye başlamıştık ama şimdi bu teknoloji kendi ülkesini toplamaya başladı. Dolayısıyla "Niyet ettim Allah rızası için çip üretmeye." diye bir başlayıp olaya ondan sonraki konseptte de efektif bir şekilde iyi bir planlamayla çok rahat bu teknolojiyi kazanabiliriz. Herkes öyle başladı ve dediğim gibi, şu anki üniversiteler bile bu nöromorfik sistemleri ve işlemcileri üretebiliyor dünyada. Ufak bir destek, yatırım ve planlamayla bu iş iyi bir noktaya gidebilir Sayın Vekilim.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Hocam, bir hoca olarak "Hocalara gerek yok." cümlesi bayağı düşük bir cümle oldu, onu söyleyeyim öncelikle.

YAPAY ZEKÂ POLİTİKALARI DERNEĞİ BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA UMUT DEMİREZEN - Estağfurullah, estağfurullah.

HASAN ÖZTÜRK (Bursa) - Eğer yapay zekâya devrettiyse yeteneklerini -ki ben öyle olmadığına eminim- sonuçta muhakkak hocalara ihtiyaç var, ona katılmadığımı ifade etmiş olayım.