Komisyon Adı | : | (10/1806,1813,1827,1828,1829,1830) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Komisyonun kurulmasına neden olan olaylara, üyesi olduğu araştırma komisyonlarında kurumların genel müdürlük ya da daire başkanlığı seviyesinde temsil edildiğine, önceki dönemlerde yargıya intikal etmiş konularla ilgili kurulmuş komisyonlara ve araştırma komisyonlarının denetleme görevine ilişkin açıklaması |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 05 .03.2025 |
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Evet, Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri, değerli bürokratlar; şimdi, biraz önce Semra Hanım'ın söylediklerine benzer şeyler söyleyecektim, yine söyleyeyim, ben de fikirlerimi, duygularımı sizinle paylaşmak isterim.
Bu Komisyonun neden kurulduğunu hepimiz biliyoruz. Narin davası, Sıla bebek, yanan 5 çocuk gibi böyle toplumsal infial yaratan olaylar yüzünden bütün siyasi partiler şey verdi ama iktidar partisi... Gündemde o kadar çok araştırılması gereken konu var ama bu konunun önemine binaen ortak bir araştırma komisyonu kuruldu. Şimdi, Sayın Başkan, bizim görevimiz evet, yargı değil ama bizim görevimiz toplumda da bir farkındalık yaratmak. Yani burada artık toplumun kafasına kazınmış ve gerçekten herkese üzüntü veren olaylarda Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak, Komisyon olarak, bütün siyasi partilerin temsilcilerinin olduğu bir Komisyon olarak bu örnek olan meseleleri gündeme getirmemiz gerekirdi. Aynı şeyleri yenidoğan bebeklerle ilgili "yenidoğan çetesi" adıyla adlandırılan diğer Komisyonda da olduğum için biraz önce orada da dile getirdim. Sağlık Bakanlığını ilgilendiren bir konu, Çalışma Bakanlığını ilgilendiren bir konu ama asla geçmişten bugüne kadar gelen sağlık bakanlarını Komisyon Divanımız bir türlü getiremiyor. Ben neden getiremediklerini az çok biliyorum. Bugün de burada biz RTÜK'ü dinleyeceğiz ama RTÜK Başkanı yok burada. Bu bir saygısızlık, birincisi. Yani en iyi, uyumlu çalışan Çocuk Şiddet ve İstismarı Araştırma Komisyonudur, bu sizin de yapıcı Başkanlığınızdan kaynaklıdır. Gerçekten bu konu siyasi olarak istismar veya provoke edilecek bir konu da değil; çocuklar hepimizin çocukları, bu çocuklarımızın geleceği için bir şeyler yapmak için burada toplandık ama bakanların da olmadığı, işte, sadece kurumlardan genel müdürlük, daire başkanlığı seviyesinde gelen arkadaşların bize sunumlar yaptığı, bir heyecanın olmadığı bir Komisyondan söz ediyorum ama bizim görevimiz, evet, yargıya intikal... Bu daha önce yapıldı, biliyorsunuz, Naz mevzusu vardı, bir araştırma komisyonu kuruldu; Giresun'da olan bir hadise, Giresun'a da gidildi, ailelerle de görüşüldü yani o konu gündemden hiç düşürülmedi ve bir yol alındı. Ben mesela 23'üncü Dönemde Hrant Dink komisyonundaydım; ha, bir araştırma komisyonu değildi, alt komisyondu, hiç durmadan komisyona ismi geçen kişileri çağırdık, gittik yerinde de hani mahkeme...
BAŞKAN CENGİZ AYDOĞDU - Naz komisyonu Başkanı da bendim efendim.
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Bilmiyorum ben onu, ben sadece arkadaşlarımız vardı, oradan biliyorum.
Yani Sayın Başkanım, şunu söylemek istiyorum: Bir heyecan yok yani toplumda da heyecan yaratmıyor. İnsanlar şöyle bakıyor: Ya, Meclis böyle bir konuyu ele aldıysa bu konu çözülecek veya bu konu bundan sonra tekerrür etmeyecek. Şimdi, bakın, söylüyorum: Daha önce de yaşanan olaylar var. Raporlar hazırlanıyor, 2016 yılında çocukla ilgili, çocuk istismarıyla ilgili bir rapor hazırlanmış, tozlu raflarda duruyor. Yani biraz gündem yaratmamız gerekiyordu Sayın Başkanım. Orada aynı şeyi söylediğim için burada da affınıza sığınarak söylemek istedim. Yani şu iki Komisyonda da aynı ifadelerle karşılaşmaktan yoruldum. "Biz mahkeme değiliz" "Biz yargı değiliz." Ya, tamam, onu biliyoruz zaten ama biz yasamayız, biz denetleyeceğiz; biz yargıyı da denetleyeceğiz, yanlış bir şeyler yapılıyorsa onu da denetleyeceğiz veya sürüncemede bırakılıyorsa onu da denetleyeceğiz veya birilerinin etkisiyle sümen altı ediliyorsa o da denetleyeceğiz; biz aynı zamanda denetim mekanizmasıyız, yasamanın yanında bir de denetim görevimiz var. Mahkemeye intikal etmiş, zaten mahkeme, karar verecek değiliz ama gerekirse yanlış bir yoldaysa düzgün hâle getirilmesi için biz de görüşlerimizi ifade edeceğiz. Söylemek istediğim bunlar.
Teşekkür ederim.