KOMİSYON KONUŞMASI

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Geçen gün Birleşmiş Milletler Kadın Birimi de geldi ve Sayın Vekilimiz yine aynı eleştiriyi onlara da yaptı çünkü TÜBAKKOM iş birliğiyle yapılmış bir rapor bu. Onların verdiği cevaptan hatırladığım kadarıyla, aslında söz konusu bahisle yani Vekilimin şey olarak algıladığı, hani bir halkın haysiyetiyle aslında itham edildiği konusu... Hani, dünyanın her yerinde savaş, afet, göç, sürgün, doğal afetlerin sonrasında kadınlar şiddete karşı daha çok riske maruz kalırlar, çocuk istismarları artar, ne yazık ki fuhuş artar. Ben sanıyorum ki raporda sözü edilen şey birazcık daha bu genel çerçeve yani direkt Maraş ya da...

ZUHAL KARAKOÇ DORA (Kahramanmaraş) - Yok, direkt depremin ilk zamanlarında şu sorunlar yaşandı: Kamu hizmetlerinin sürdürülebilirliğinin olmadı vesaire dedim.

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Mesela ben depremin ilk zamanlarında Adıyaman'da çalıştım çok yoğun olarak, özellikle çadır kentlerde ve konteyner kentlerde göçmen çocuklara dönük istismar olaylarında artış olmuştu. Somut verilerden bahsediyorum.

ZUHAL KARAKOÇ DORA (Kahramanmaraş) - Evet, somut veri fakat "Duyum alınmıştı." ifadesi...

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Yani bu tür durumlar ne yazık ki çocuk ve kadınlar açısından riski 2 katına çıkarabiliyor çünkü...

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Şunu da hatırlıyorum: Nurdan Hocamızın bir sözü vardı...

ADALET KAYA (Diyarbakır) - ...daha korunmasız bir ortamda yaşamak zorunda kalıyorlar.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - "Pandemi döneminde arttı." diye.

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Hani böyle bir şey olduğunu sanıyorum.

Zamanını aldım sıradaki arkadaşların.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Teşekkürler.

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Böyle bir şey olabilir diye düşünmüştüm.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ KADIN HUKUKU KOMİSYONU DÖNEM SÖZCÜSÜ AV. ASLI ÇELİKAĞ ÖZCAN - Ben de onun istatistikini verilerini en kısa sürede Komisyonunuza sunacağım hangi gerekçelerle ne şekilde olduğuna dair.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Tamam, peki.

ANKARA BAROSU GELİNCİK MERKEZİ BAŞKANI AV. NAZLI ÖZLEM ATMACA - Ben de bir şey ekleyebilir miyim acaba?

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Tabii tabii, buyurun.

ANKARA BAROSU GELİNCİK MERKEZİ BAŞKANI AV. NAZLI ÖZLEM ATMACA - Ben tabii, o raporu bilmiyorum, o toplantıya da dâhil değildim, katılmamıştık. Biz zaten TÜBAKKOM üyesi değiliz fakat ben tabii ki bir Ankara Barosu üyesiyim ve Türkiye Barolar Birliği üyesiyim. Yani büyük ihtimalle ben bu tarz toplantılardan çıkan sonuç bildirilerinin iyi niyetle ve çözüm odaklı yazılması gerektiğine inanıyorum. Ama burada eğer maksadı aşan ifadeler olmuşsa bu az önce Sayın Vekilin de belirttiği gibi... Çünkü bizler de Gelincik Merkezi olarak o dönemlerde, 2023 ve 2024'te farklı partilerin bu tarz depremle mücadele çalıştaylarına davet edildik. Orada bazı notlar almıştık biz, o notları da bizzat o bölgede görev yapan kişilerin anlattıklarından not almıştık. Mesela, doğal afetler sonrasında kadınlar için özel barınma alanlarının sağlanamaması, sosyolojik ve kültürel kodlar sebebiyle kadınların ihtiyaç malzemelerini açık olarak söyleyememiş olması, çadır dağıtımının öncelikli olarak ailelere yapılması. Mesela, Gelincik'e telefonla başvuran kadınlar oluyordu, Hatay'dan da çok gelen oldu, Maraş'tan, Adıyaman'dan... Çadır için başvurmuş kadın fakat kocasıyla boşanma davası devam ederken kocaya veriliyor ve koca alıyor o çadırı, kadın çocuklarıyla sokakta beş parasız kalıvermişti. Yani özellikle bu ciddi barınma sorunlarını kadınların yaşaması, toplu yaşam alanlarında -az önce buyurduğunuz gibi- birçok kişiyle birlikte yaşamak zorunda kalan kadınların ve çocukların tecavüz, tehdit, şiddet, istismar tehlikesinin biraz daha fazla olması gibi konularda bizler de notlarımızı almıştık ama burada ben hep çözüm odaklı olunmasından yanayım, suçlayıcı ifadeler yerine çözüm odaklı yaklaşılırsa daha iyi olur.

ZUHAL KARAKOÇ DORA (Kahramanmaraş) - Onu söylüyorum, bu yüzden ortak bir rapor yazılırken çok dikkatli olunmalı.

ANKARA BAROSU GELİNCİK MERKEZİ BAŞKANI AV. NAZLI ÖZLEM ATMACA - Dikkat edilmesi gerekiyor fakat şunu da söyleyeyim, bu da bir öz eleştiri ama gene de -ben bir taraftan da hukuk fakültesinden sonra iletişimle de ilgilendim ve iletişim bölümüyle ilgili çalışmalarım oldu ve dersler veriyorum iletişimde- şuna dikkat etmekte fayda var: Yani iletişimde çatışma dili yerine daha anlamaya çalışan bir dil kullanmak toplumsal birliktelik ve barış anlamında da çok büyük mesafeler katetmemize yol açacaktır.

Ben teşekkür ediyorum, sağ olun.