| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı ile Yunanistan Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı Arasında İşbirliği Konusunda Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı(1/486) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 13 .01.2016 |
ÜMİT ÖZDAĞ (Gaziantep) - Sayın Başkan, Dışişleri Bakanlığının sayın temsilcileri kendi açılarından durumu ele aldılar. Egemenliği devredilmemiş adalardan bahsediliyor. Oysa işgal edilen adalar Amerikan ve İngiliz haritalarında dahi Türk adası olarak gösteriliyor. Bu adalardan bir tanesi de... Ki Aydın Valiliğinde sit alanı ilan edilmiştir. Aydın Valisi 2006 senesinde -daha sonra Adana Valisi oldu, Hüseyin Avni Coş'tu değil mi ismi- adayı denetlemek Sahil Güvenlik botuna binmek istediği zaman Sahil Güvenlik botunun komutanı olan üsteğmen "Kusura bakmayın Sayın Valim, sizi götüremem..." "Neden götüremezsiniz?" sorusunu sorduğunda "Ada Yunanlılar tarafından işgal edildi." cevabını almıştır. "Egemenliği devredilmemiş ada" deniliyor. Adalarda Yunan askerî birlikleri konuşlanmış durumda, bunların fotoğrafları var elimizde, filmleri var. Her nedense, bu işgal edilmiş adalara Yunanlılar son dönemde büyük bir ilgi göstermekte ve sürekli Yunan komutanları ve siyasetçileri bu adaları işgal edilmiş ada ruhunu güçlendirmek için ziyaret etmektedirler. Bunlar yapılırken açık bir şekilde Türk hava sahası da ihlal ediliyor çünkü adanın üstündeki şeyiniz, o sizin hava sahanıza giriyor. Genelkurmay birkaç defa bununla ilgili, sitesine hava sahası ihlali koydu da, iyi de altındaki ne? Altındaki de Türk toprağı. Buraya çünkü helikopterle geliyorlar Yunanlı komutanlar.
"Kamuoyuna yanlış bilgi verildi basında." dedi. Teoman Bey, kamuoyuna yanlış bilgiyi Dışişleri Bakanlığı veriyor, kamuoyuna yanlış bilgiyi Dışişleri Bakanlığı veriyor. Bu işin 2004'te, 2005'te başlama sürecinden bu yana takip ediyoruz. Dışişleri Bakanlığıyla Genelkurmay yetkilileri arasında yapılan görüşmeleri de biliyoruz. Bu görüşmelerde Dışişleri Bakanlığının dışarıya çıktığı zaman görüşmeyi sona erdirip protokol tutulmasın diye dışarıda verdiği bilgiyi de biliyoruz. Bunları henüz gündeme getirmedik.
Sonra, muhterem hanımefendi "Yunanistan'la sorunlarımız var." dedi. Hanımefendi sorundan bahsetmiyoruz, işgal altında olan Türk toprağından bahsediyoruz ve sizin göreviniz de işgal altında olan Türk toprağını Dışişleri Bakanlığı olarak savunmak ve onların tekrar Türkiye'ye iadesini sağlamak. Diyorsunuz ki: "İstikşafi görüşmeler devam ediyor." Yunan tarafı diyor ki: "Bu konuda görüşmüyoruz."
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI KUZEYDOĞU AKDENİZ GENEL MÜDÜR YARDIMCILIĞI YUNANİSTAN DAİRESİ BAŞKANI ÖZNUR ÖZKAN JOHNSSON - Görüşüyoruz.
ÜMİT ÖZDAĞ (Gaziantep) - Hayır, "Görüşmüyoruz." diyor, "Bu konuda herhangi bir görüşmemiz yok." diye Yunan Dışişleri Bakanlığının açıklaması var. Hem de sizin Bakanlığınızın Meclise verdiği bilgiden üç gün sonra Yunan sözcüsü bu açıklamayı yaptı.
Ondan dolayı, sizin bu vermiş olduğunuz bilgiler yeterli değil. Siz de gerçek durumu biliyorsunuz. Bu durumu burada açıklamayabilirsiniz, açıklamak istemeyebilirsiniz. Yapmış olduğumuz, parti olarak, Dışişleri Bakanlığının diğer yetkilileriyle bizzat Başbakanın ve Bakanın yönlendirmesiyle görüşmeler de var. O görüşmelerde de tatmin edici bir bilgi almadık. Durum ortada.
Sayın Başkan, Genelkurmayla yapılan görüşme de var. Onlar da Dışişleri Bakanlığına atıyorlar topu. Ama durum şudur ki: Türk adaları işgal altındadır, 16 ada işgal altında. Şimdi, buna biz Komisyon olarak bir tavır alacak mıyız, almayacak mıyız? Mesele bu kadar basit. Basit bir tavır. Nedir? Bir protokolün geçmesini reddedeceğiz ama bu, Türkiye'nin aldığı, bu Parlamentonun aldığı tavır olacak. Çünkü Türk milletinin egemenliğini burası temsil ediyor. Bizim üstümüzde bir egemenlik yok, değil mi? O zaman bizden çalınmıştır bu adalar.