KOMİSYON KONUŞMASI

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Öncelikle yanlış anlamayacaksanız bir şey soracağım: Yanan binayı gördünüz mü, yanan oteli gördünüz mü?

TÜRKİYE YANGINDAN KORUNMA VE EĞİTİM VAKFI YÖNETİM KURULU BAŞKANI KAZIM BECEREN - Hayır, görmedik. Onun için de az önce sorumluluklardan bahsedildi ya, görmediğim için sadece basından gördüğüm olmayan sistemleri söyleyebildim sizlere.

CAVİT ARI (Antalya) - Yani aslında oteli ilk etapta görmesi gereken kişilerin sizler olduğunuzu tahmin ediyorum en azından resmî kurumlar dışında.

Sayın Bakanım, biraz önce tam güzel bir yere temas edecekken sözünü kestiniz, dikkatimizden kaçmadı. "Yönlendirmeye çalışmıyorum." dediğiniz de konuşmasını engellemeye çalıştınız. Sadece, dikkatimizden kaçmadığını hatırlatmak istiyorum.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Anlamadım ben yani samimi olarak söylüyorum, ne dediğinizi anlamadım, hangi konuyla alakalı olduğunu bile anlamadım.

CAVİT ARI (Antalya) - Tam bir detay verirken araya girdiniz, öyle kaldı.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hayır, ben arkadaşları burada yargılıyormuşuz gibi dinlemeyelim diye söyledim, yoksa arkadaşlarımızın hiçbir suçu yok, kendi fikirlerini söylüyorlar.

CAVİT ARI (Antalya) - Anladım yani sonuçta tam bir şeyler söyleyecekken araya girince kesildi.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Cavit Bey, siz hep öyle anlamak istiyorsunuz.

CAVİT ARI (Antalya) - Şimdi, Sayın Başkanım, bugün sunum yapan arkadaşların daha çok olması gerekenler üzerine bir sunum yaptığını görüyoruz, mevcut yanan otelde yangının çıkmasıyla ve yangının bu kadar büyümesiyle alakalı durum tespitlerini alamadık, sonra alacaksak bilmiyorum.

NURETTİN ALAN (İstanbul) - Biz zaten olması gerekenleri araştırıyoruz ya Cavit Bey.

CAVİT ARI (Antalya) - Bir de mevcudu aslında araştırmak lazım Sayın Başkanım, ancak önemli bir oran da verdi Sayın Hocam, yüzde 75-80 civarında hâlihazırda risk taşıyan oteller olduğunu, hatta bunu yayabiliriz de birçok işletmenin, hatta konutların... Şimdi, artık evler de büyüyor yani sitelere geçildi, çok sayıda konutun olduğu siteler var. Yani buralarda da aynı şekilde gerek kat yüksekliği gerek oralardaki daire sayılarıyla bağlantılı hem yangınla alakalı denetimlerin yine yapılması hem de alınması gereken önlemlerle ilgili hem tedbirlerin alınması hem de eğitim çalışmalarının da bir şekilde verilmesi gerektiğini ben de ifade ediyorum. Bir sıralamadan bahsetti. Aslında o sıralama için hocam doğru söylüyordu yani önce bir yatırımcı var, bu yatırımcı bu inşaatı yaparken eğer kendisi anlamıyorsa teknik elemanlar var yani inşaatın temelinden sonuna kadarki aşamada ilgili teknik arkadaşlar var. Tabii, yapıldığı güne göre değerlendirmek lazım belki de ancak o günden bugüne gelişen koşullara göre oranın iyileştirilmesi önce o işletmenin sahibinin bir anlamda görev ve sorumluluğu, sonra da diğer yetkililerin.

Bu konuyla ilgili şimdilik son söz olarak şunu söyleyeyim: Burada birkaç kez itfaiye teşkilatının merkezileştirilmesinden bahsedildi. Ben yine düşüncemi tekrar edeyim: Bakın, bu kadar karmaşık yapı içerisinde ve 78 vatandaşın öldüğü, ülkenin gündemini bu kadar meşgul eden bir vakada bile bir kurum "Benim sorumluluğum değil." diyor, işte, bir bakanlık "Beni yanından ilgilendiriyor." diyor, öbürü "İşte, benimle çok ilgisi yok." diyor. Yani merkezileştikçe bu işler iyice kaotik hâle gelir. Yani onun yerine, bakın, tekrar söylüyorum: İtfaiye teşkilatları çok önemlidir, siyasetüstü bir meseledir, herkesi ilgilendiren bir konudur. O nedenle, teşkilatın güçlendirilmesini sadece o ilgili belediyenin ekonomisine de bırakmamak lazım. Eğer biz merkezileştireceksek destekle, bütçe kaynaklarıyla desteklememiz lazım. Yani şimdi örneğin A büyükşehir belediyesi itfaiye teşkilatını güçlendiriyor ama diğer taraftan da yatırımlarını yapıyor. Şimdi, o belediyede yaşayan herkesin de bir can güvenliği var, siyaset dışı bir konu bu. Şimdi, iktidarın dışında, örneğin şu an CHP'de olan bir belediye, o belediyenin sınırlarında yaşayan herkesin yangınla ve diğer afetlerle ilgili can güvenliği meselesi var. İşte, burada sadece belediye bütçesinin değil, tam tersi, genel bütçeden o belediyelerin ekipmanlarının güçlendirilmesi, teşkilatlarının güçlendirilmesi gerekir, bunu savunuyoruz ve kısa zamanda buna da acil ihtiyaç vardır. Bir an evvel belediyelerin başta büyük şehirler olmak üzere çünkü büyük şehirlerde artık binaların kat sayısı yükselmeye başladı, yüksek katlı bina sayısı arttı. Dolayısıyla da ekipmanlarını genel bütçe imkânlarıyla desteklemek zorundayız. O nedenle de bakın, oteller bölgesi diyoruz, otelde yangın çıktı, Turizm Bakanlığını da ilgilendiriyor, Turizm Bakanlığı bütçesinden de destek verilebilir. Efendim, Çevre Şehircilik Bakanlığı bütçesinden destek verilebilir veya genel anlamda genel bütçenin ilgili kalemlerinden ekipman yönüyle -donanımlı itfaiye ve diğer kurtarma araçlarının- mutlaka belediyelere iktidar tarafından... "Efendim, benim partime aitti." "Değildi." diye bakmadan, hızlı bir şekilde bunun bir an evvel planlamasının yapılması gerektiğini de buradan bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Sayın Başkanım, diğer konularla ilgili görüşlerimizi de diğer arkadaşları dinledikten sonra yapmak istiyorum.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Cavit Bey, teşekkür ediyoruz.

Değerli arkadaşlar, ben de aynen şuna katılayım: Yangın olduğunda hangi partilinin o yangında hayatını kaybettiğine bakılmadığı gibi, siyasi olarak da belediye veyahut da merkezî hükûmet mantalitesiyle bakılmasının hepimize sıkıntı olabileceğini özellikle belirtmekte fayda görüyorum. Ayrıca da arkadaşlar, ben merkezî mi olur, yerelde mi kalır ama en azından merkezde bu itfaiye birimlerinin standardizasyonunu sağlayan veya denetimini yapan bir yapısal kuruma ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Yani sadece bütün itfaiye denetim birimlerinin, belediyelerdekilerin "İşte senin nüfusun şu, katın şu, şu araba olacak, şu personel olacak, şu kadar bilmem kurtarma aracın olacak, bütçenin şu kadarını ona vereceksin." falan gibi bir standardizasyon belirten, denetleyen merkezî bir birimin en azından olabilmesi lazım geldiğini...

CAVİT ARI (Antalya) - O başka bir şey, ona bir itirazımız olmaz tabii.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - ...ama mutlaka da bu itfaiye teşkilatlarının yeterli ekipman ve personelle de donatılması... Bu hangi belediye, hangi parti; bunlar bizim şeyimiz değil, olmamalı bence, hepsi insanımız. Yanan insanlarımızın da siyasi partisi veyahut da 85 milyonun da siyaseti bir kenara bırakılıp bizim insanımız olduğu algısını da bilmemiz lazım diyorum. Arada böyle konuşmalar yapmam lazım geliyor; hakkınızı helal edin.

Resul Bey, buyurun.