| Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Genel Sekreteri Aykut Kırbaş'ın, TSE'nin yangın, yangın ekipmanları, yangınla alakalı yapabildikleri deney kapasiteleri ve bu alandaki vermiş oldukları belgelendirmeler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 11 .03.2025 |
RESUL KURT (Adıyaman) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Şimdi, standartlar belirlenirken iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili örneğin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının İş Sağlığı Güvenliği Genel Müdürlüğünden veya uzman profesyonellerden herhangi bir destek, bilgi alışverişi yapılıyor mu? Üretilen ve TS belgesi almış ürünlerde İş Sağlığı Güvenliği Mevzuatı'na uygun olmayan üretimlerle ilgili ne gibi önlemler var? Ürünlerin mukavemeti, ürünlerin üretim aşamalarının kontrolü ve bu çerçevede ilerleyen dönemlerde de ara ara örnek numune alınıp bunların daha önce verilmiş standarda uygunluğu kontrol ediliyor mu? Önceki gün Komisyonumuza bilgi veren kurum temsilcileri merdiven altı, kalitesiz, standartlarına uygun olmayan üretimlerden bahsetti, inşaat malzemeleriyle ilgili bir derneğin başkanı. "Bununla ilgili standartlara uygun olmayan üretimler çok yaygın." dedi, en azından yangınla ilgili, kullanılan malzemelerle ilgili, inşaat malzemeleri dâhil olmak üzere. Bu standart kalitesiyle ilgili numunelerin alınıp alınmaması bizim için çok önemli. Çünkü ilk başta bir standart koyuyorsunuz, o standardı sağladıktan sonra aynı standardı sağlayabiliyor mu, aynı sac kalınlığını sağlayabiliyor mu? Aynı boyayı, aynı mukavemeti sağlayabiliyor mu? Bunun da tespit edilmesi önemli.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Buyurun Aykut Bey.
TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ GENEL SEKRETERİ AYKUT KIRBAŞ - Çok sağ olun Sayın Başkanım.
Not aldık ama atladığım olursa Sayın Vekilim, lütfen hatırlatın yani şeyden değil, unutkanlıktandır.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Resul Bey'in sorularında mutlaka iç içe geçen bir sürü soru var, ben bile takip etmekte zorlanıyorum.
TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ GENEL SEKRETERİ AYKUT KIRBAŞ - Şimdi, öncelikle şöyle, sondan başa doğru geleyim. "Belge verdikten sonra tekrar takip ediliyor mu?" Yılda en az bir kez ürünlerin ara kontrolü yapılıyor. Ara kontrollerde yine numune alınıyor ve biz ara kontrollerde bazen piyasadan alıyoruz numuneyi. Numunenin cinsine ve bizim belgelendirme kriterlerimize göre bunların her birinin kriteri var, deneyleri yapılıyor. Yani sorunuzun cevabı, evet, yılda bir biz bunları kontrol ediyoruz.
İkincisi, hatırladığım soru Sayın Vekilim, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını örnek gösterdiniz, bu standartlar hazırlanıyorken buralardan şey alınıyor mu? Kesinlikle alınıyor. Sayın Başkanımızın açılış konuşmasında da söylediği gibi, biz ilgili tüm taraflardan, sadece Bakanlıklardan değil, Türkiye Odalar Borsalar Birliği olsun, mesleki kuruluşlar olsun, belgeli kuruluşlarımız olsun, üniversiteler olsun, ilgili tüm taraflara bir standardın... Resmî standardizasyon dilindeki adı "mütalaa sürecidir", biz buna "mütalaa süreci" deriz. Minimum her standartta bir mütalaa süreci işler, bazen ikinci mütalaaya da çıktığımız olur. Neden? Eğer ilgili paydaşlardan gelen geri beslemeler çok farklı ve çok ise sayı, gönderilen dokümanda çok büyük bir değişikliğe sebep oluyorsa epey bir değişti, bunu baştan bir daha mütalaaya gönderelim diye ikinci mütalaamız bile olabilir. Yalnız, Avrupa Birliği ve İSO standartlarında, biz bunu ayna komitelerimiz bazında... Orada biz de bir paydaşız artık, ülke olarak paydaşız. Burada bizim ayna komitelerimiz var, ayna komitelerden geldiği tarafıyla bir işletmeye çalışıyoruz. Belki bizim en fazla zorlandığım husus da özellikle sektörün, üretici sektörün, bu ayna komitelere katılım konusunda birazcık geri durması. Çünkü aslında o ürünü en iyi kim bilir? O ürünü yapan bilir. Ayna, bu standartlarda hep Avrupa Birliğinde hazırlanan standartlar, o görüşleri vermek için biraz üreticimizin desteğini arttırmaya çalışıyoruz.
Atladığım soru...
RESUL KURT (Adıyaman) - Yani şöyle: Üretilen ve TS belgesi almış ürünlerde iş sağlığı ve güvenliğine uygun olmayan üretimlerle ilgili ne gibi işlem yapılıyor dedim. Yani örneğin, bir yangın tüpü, yangın tüpünü yarım doldurdu veya tekrar doluma gelen bir yangın tüpünü boşaltıp doldurmadı, bunun yerine, üstüne hafif bir kimyasal koyup... Biliyorsunuz, yangın tüpü her iki yılda bir, yılda bir, neyse onun miadı o süre içerisinde yeniden dolum yapılması lazım, içindeki kimyasallar boşaltılıp işte, yeni kimyasal konması gerekiyor ama uygulamada bu sağlıklı olmayabiliyor yani bu şekilde uymayan işletmeler de olabiliyor, bu sizin TSE belgenizi almış işletmelerden bahsediyorum, bununla ilgili bir kontrol olabiliyor mu?
Bir de bu yangınla ilgili değil ama önemli bir konu da şu: Özellikle, mesela, piyasada aradığınız zaman et kıyma makinesi vardır bir sürü, hiçbirisi -siz iş sağlığı uzmanı olduğunuz için benim ne dediğimi daha iyi anlarsınız- iş sağlığı ve güvenliğinin aradığı kriterlere uygun değil, böyle bir zorunluluk yok mu? Restoranlarda, otellerde, lokantalarda, inanın her yıl onlarca çalışan kolunu kıyma makinesine kaptırıyor. Benim uzun zamandır merak ettiğim bir konu yani bununla ilgili, üretimdeyken bununla ilgili bir önleme, standartlara uygunluk sağlama imkânı var mı veya bunun için yasal bir düzenleme mi gerekiyor? Sonuçta, TSE almadığı zaman üretim yapabiliyor. O üretimini belki TSE şartı arayan işletmelere satamayacak değil mi? Yani kendisi "merdiven altı imalat" dediğimiz, dışarıda, elden, bir yerden satacak onları. Bununla ilgili, kıyma makineleriyle ilgili, iş sağlığı güvenliğine uygun, parmağın istese de giremeyeceği şekilde bir tepsi ve bir işte boru vasıtasıyla etin içeri atılması şeklinde... Yurt dışında da böyle uygulamalar, bizim mevzuatımız da böyle. Bu yangınla ilgili değil ama önemli bir konu olduğu için size de iletmiş olalım.
Teşekkür ederim.
TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ GENEL SEKRETERİ AYKUT KIRBAŞ - Sayın Vekilim, şöyle söyleyeyim: Kıyma makinesine arkadaşlarımız -şimdi, bizim 38 bin tane standardımız var, 39 bine yaklaşıyor- hemen şu anda soruyorlar, onun cevabını vereceğim ama genel olarak şöyle söyleyeyim: Kıyma makinesi hareketli bir parçanın olduğu bir makine, kuvvetle muhtemel bir Makine Emniyeti Yönetmeliği çerçevesine giriyor. Makine Emniyeti Yönetmeliği, Avrupa Birliği bünyesinde, Avrupa Birliği tarafından resmî gazetede yayınlanan bir doküman, ülkemizde de uygulanması zorunlu, onun çerçevesinde işlemler yapılıyor diye biliyorum ama standardı...
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Nereden aklına geldi bu kıyma makinesi şimdi, Kurban Bayramı falan da değil ki?
TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ GENEL SEKRETERİ AYKUT KIRBAŞ - Sayın Vekilim, bunun bir "C" işareti olması gerekiyor, "C" işaretinde eğer Makine Emniyeti Yönetmeliği'ne giriyorsa... Makine Emniyet Yönetmeliği, yönetmeliklerde Avrupa Birliğinde A'dan H'a kadar giden farklı belgelendirme modelleri vardır. Makine Emniyeti Yönetmeliği -TÜRKAK anlatacak hemen, Genel Sekreterimiz de söyledi- çok kısaca söyleyeyim: Genelde sert deklarasyon yani üretici kuruluşun kendi deklarasyonuyla yaptığı belgelendirmelere daha fazla izin veren bir modeldir, zaten TÜRKAK'ın sunumunda da varmış. Kıyma makinesinin standardı var mı? Cevap gelince hemen ben size vereceğim. Bizdeki standartlara bakıldığı zaman, eğer bizim bir ürünün iş sağlığı ve güvenliği yönünden o standardın içinde bir kriter var mı diyorsanız, hayır, yok. Bu tamamen farklı bir alan çünkü, çünkü dünyadaki standartlar da bu şekilde değil. Eğer oraya girersek zaten standartların böyle ansiklopedi gibi bir hâle gelmesi gerekir, onunla ilgili, makinalarla ilgili veya başka ürünlerle ilgili, iş sağlığı ve güvenliği standartları ayrı Sayın Vekilim.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Teşekkür ediyoruz.