KOMİSYON KONUŞMASI

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Öncelikle teknik üniversitemizin çok değerli hocalarına teşekkür ediyorum. Bolu ziyaretimizde de bu raporun tüm içerikleriyle bize gelebileceğini o zaman ben tahmin etmiştim. Hakikaten çok içerikli bir rapor hazırlamışsınız. Raporun sonunda bize bugün intikal eden -burada biraz eleştireceğim, Başkanımıza vermişsiniz, o da sağ olsun bize verdi- yedi sayfalık raporun sonunda iki buçuk, üç sayfalık bir şey var. Onu -Sayın Başkanımızdan daha önce yaptığımız- burada otelci arkadaşlarımızla, turizmci arkadaşlarımızla yaptığımız gibi, Komisyona ileriye dönük çalışmalarda bu heyetin desteğini almak isterim. Oradaki siz de uygun görürseniz, heyetimiz de uygun görürse hep beraber onu değerlendirmekte fayda var, başta onu söyleyeyim.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Konuştum ben de.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Ondan sonra, tabii, burada bu raporu hazırlarken de gelecekte sadece turizm sektörü üzerine değil, Türkiye'deki tüm sektörler üzerine, tüm yapılar üzerine, sanayilere, organize sanayilere, evlere, ondan sonra turizm yerlerine sitelere; bir de orada, biliyorsunuz...

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ PROF. DR. RAMAZAN ÇAĞLAYAN - Öğrenci yurtlarına, hastanelere, kamu binalarına...

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Bunları biz gittiğimiz yerlerde de çok ziyaret ettiğimiz için az çok görüyoruz. Ama tabii, kamuoyuyla ilgili olan yerlerde çok fazla böyle bir şey yapmıyoruz ama bunların hepsinin tekrar bir revize edilmesi lazım. Türkiye'de bizim bu yangın olayı olduğundan beri heyetimizle birlikte incelediğimiz aslında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yangınla ilgili kuralları orada bir gösterge ve yurt dışından da çok aşağı değil. Ben Amerika'yı inceledim, Avrupa'yı inceledim, çok fazla detaylı olmakla beraber, Türkiye standartlarının üstünde o standartlara yakın seviyede bir kılavuzumuz var. Ama Türkiye'deki -ben bu Komisyonda defalarca söyledim- en büyük eksiklik standartlar ve denetim. Bütün kurumlar arasındaki -biraz önce hocam da söyledi- denetim, kurumlar arasındaki yetki karmaşası ve de bunu siz bazı yerlerde raporunuzda yazmışsınız, bunu görüyorum. İnceledim, ben de bayağı okudum bunu. Burada işte, Turizmi Teşvik Kanunu var, Umumi Hıfzıssıhha Kanunu var, itfaiye var, belediye yönetmeliği var, ondan sonra uluslararası yangın standartları var, her şey var. Çok karışık. Bunları bizim tekrar bir "update" etmemiz lazım ve kurumlar arasında hem yetkilendirmek hem birleştirmek lazım ve sorumluyu orada belirlemek lazım. Bir de, tabii, bunların standartlarını belirlemek lazım. Buraya Türk Standartları Enstitüsü de geldi. Sayın Başkanım Bakanlığı da biliyor, geldiğinde burada Türkiye'deki bu, özellikle yangınla ilgili olan kısımda bize hangi firmaların akredite olduğunu, hangi firmaların nasıl yapabildiğini o şeyle de geldi. Diğer bir uzmanımız daha gelmişti. O da hakikaten yangın mühendisliği üzerine yurt dışında ihtisas yapmış. Sizin konumlarınıza baktım, hocalarımızın kendi mühendislik dallarının yanında yangın uzmanlığı da var, bu da Türkiye'de az zannedersem, bu da bir eksikliktir. Bunu eğitim olarak da vermek lazım. Tabii, bu yangın standartları hakikaten çok önemli, yangın malzemelerinin standartları önemli. Biz o son yangın olayından sonra piyasada neyi de gördük? Bir de fırsatçılık da oldu değerli hocalarım yani malzemenin kalitesinin yanı sıra fiyatlarıyla ilgili de ve yatırımları ekleyecek. Şimdi, herkes de bunu bütün turizmci arkadaşlarımızla yapmaya çalışıyor ama hakikaten verilen bir taraftan belediyeler, bir taraftan valilikler, bir taraftan bu Komisyonda konuşulan şeyler ile zamanla olayları ve kendilerini, eksiklerini tamamlama açısından da biraz da zamana da ihtiyacı var, yenileme açısından baktığımızda; böyle bir olay var piyasada. E, tabii, burada, raporun sonunda yazdığınız kurumlarla ilgili şeyler var, burada benim gördüğüm ilgili 3 veya 4 tane bakanlık; birinci öncelik, tabii, yatırım, yatırım sahibi, ondan sonra iş yeri açma ruhsatını veren kurum, ondan sonra işte, denetlemede Kültür ve Turizm Bakanlığı, İSGGM, Çalışma Bakanlığı ve Yangın Yönetmeliği'yle birlikte de Çevre ve Şehircilik Bakanlığını da burada...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Bir katkı daha vereyim, tabii, sen zorlanıyorsun demekte.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Estağfurullah.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Bir ay önce denetimi yapıp da raporu ilgili yerlere göndermeyen belediye.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Tamamlayacaktım, yok, hayır.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Sanki biraz zorlanarak diyorsun gibi geldi.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Hayır, hayır, hayır, hayır. Ben, sıralamaya da koymak istemiyorum, benim de yetkiyi... Yargılama yetkimiz olmadığı için ben sadece raporlar ve gördüklerimiz üzerine yorum...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hı, hı, tabii ki.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Yorumdur bunlar, bizim, heyetimizin öyle bir şeyi yok, biliyorsunuz, yargıya intikal etmiş bir olayla ilgili...

CEM AVŞAR (Tekirdağ) - Kurumları tespit...

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Tabii, kurumlarla ilgili olan şeyler var. Ha, bunları da tabii, burada da kurumların da temsilcileri de var, şu anda yanımızdalar, onlardan da destek...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Belediyeyi ifade etmeyince söyledim.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Evet, belediyeyle ilgili ama belediyeyi orada raporda zaten belediyeyle ilgili kısmı son sayfalarda yazmışsınız, onu da okudum ben. Bolu Belediyesinin denetimlerini, işte, oradaki eksik gördüklerini; orada kamu yararına olduğu için onu bildirmesiyle ilgili bir şey var, o yorum da var, bBiz de zaten burada yapıyoruz.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Yorum değil o, açık net yani tespiti yapmış, ilgili yerlere gönderse belki bir ay önce buralar kapatılacak ve yangın bu şekilde olmayacaktı diye düşünmek lazım.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - İşte, tabii, bu biraz önce bahsettiğim, bunun hepsini topyekûn görmemiz lazım.

Yangının çıkış sebebini ben o zaman Hikmet Hocamla geldiğimde, ısrarla bana... Ben demedim, siz dediniz, ben demedim, Kadem Beyle ikimize, ben demedim, orada görünen oydu, hakikaten burada bir termostat problemi olduğu, orada yağ tabakasının bir...

GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİLİRKİŞİSİ DR. HİKMET İSKENDER - Hızlandırıcı olduğu...

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - ...hızlandırıcı olduğunu... Bir çöp konusunda, ben orada biraz hani çöpe ulaşım konusunda, akıp giden bir, yanan bir şeyin çöpte ne kadar alev aldığını, onunla ilgili hani teknik olarak siz o konuda daha...

RIDVAN UZ (Çanakkale) - Çöp kovası plastik miymiş mesela?

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Çöp kovasıyla ilgili şeyim oldu.

Aslında burada en büyük problem, oradaki, iş yerindeki ve her yerde, tüm sektörlerde karşılaştığımız -bu, gıda denetimi için de geçerli- eğitimsizlik. O kişilerin eğitilmemesi, işte oradaki, sizin mevcut gösterdiğiniz yerdeki üç tane veya iki tane yangın tüpü, işte, aşçıbaşının ofisinin köşesinde duran, sizin biraz önce grafikte durduğunuz veya davlumbazdaki bir yangın sistemi orada yağ söndürücü olarak davlumbazda olsaydı bu acı olayı yaşamayacaktık, bu kadar vatandaşımızı kaybetmeyecektik ama bunların durum tespitini yapıp ilgili sorumluları bulmak, heyetimizin görevi olduğu kadar da gelecekte olabilecek bu tür olayları engellemek de hepimizin boynunun borcu olacaktır.

Onun için tekrar size teşekkür ediyorum ama daha detaylı bazı belgeleri de özellikle -Sayın Başkanımızdan eğer savcılıkta veya şeyde sakınca yoksa, hukuken- kamera kayıtlarını veya bu "Bazı ek belgeler var." dediniz, ek belgeleri de bu raporun dibine indikçe görmek isteriz hatta bir sonrasında bizim iki-iki buçuk ay kadar daha vaktimiz var.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Yok, kalmadı. Haziranın 13'üne kadar bir ay uzatma isteyeceğiz.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Bir daha bu heyetle birlikte çalışmak isteriz. Yani geleceğe dönük ayrı, durum değerlendirmesi ayrı, yargılama açısından değil, bizim de aydınlanmamız, kamuoyuna ilgili bilgiyi vermek için.

Tekrar teşekkür ederiz.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Evet, Sururi Bey'e teşekkür ediyorum. Tabii, Sururi Bey'in turizmle alakalı engin tecrübesi var, işletmeciliği var. O, olayları da en azından bire bir işin içinde olduğu için -buradaki turizmci arkadaşlar- bizim birçoğumuzdan daha iyi görüyor.

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Estağfurullah.