Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünün (DHMİ) 2021 ve 2022 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 16 .04.2025 |
MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Sayın Genel Müdür, sunumunuzda 58 havalimanından bahsettiniz. Yozgat'tan, Tokat'tan, Amasya'dan, deniz doldurularak yapılan Rize-Artvin Havalimanı'na kadar, 85 bin nüfuslu Bayburt'a yapılan havalimanından bahsettiniz sunumunuzda. Ben bu illerimize, memleketimize bu havalimanları hayırlı uğurlu olsun diyorum.
Yalnız, Çorum ihracatta Türkiye'nin 13'üncüsü, bölgenin 1'incisi; tarım, sanayi şehri, yedi bin beş yüz yıllık tarihiyle Hattilerin ülkesi, Hititlerin başkenti; ilk yazılı Kadeş Barış Anlaşması'nın imzalandığı tarihî bir şehir. Sanayisiyle tarımıyla ve doğasıyla bölgede yıldız olan bir şehrimiz ama şahsen sizin bilginiz var mı bilmiyorum ancak Çorum tam yirmi dokuz yıldır havaalanı bekliyor. 1996 yılında 77 milyon liraya ihale edilen, 99 yılında temeli atılan ve o dönem 16 milyon TL harcanarak yüzde 22'si tamamlanan havalimanımızın alanında maalesef şu anda inekler otluyor ama Hükûmet bunu 2003 yılında "tasarruf tedbirleri" diye bu havalimanımızı maalesef yatırım programından kaldırdı. AKP iktidarı ilimize her geldiğinde, her seçim öncesi Cumhurbaşkanı olsun, İçişleri Bakanı olsun, tüm bakanlar geldiğinde "Söz, bizim dönemimizde Çorum'a havalimanı yapılacak." ama Çorum'a söz verilen havalimanı maalesef yıllardır yapılmadı. Bakın, yatırım programında olmayan, dediğim gibi Yozgat'a, Rize'ye, Siirt'e, Amasya'ya, Tokat'a ikincisi Kastamonu'ya ve birçok ile havalimanı yapılmışken Çorum ilimize bu havalimanını kimler çok gördü? Yani biz bunu çok merak ediyoruz, Çorumlu vatandaşımız da merak ediyor. 2023 yılında milletvekili seçildikten sonra Ulaştırma Bakanlığına verdiğim soru önergesiyle Çorum havalimanının yatırım programından 2003 yılında kaldırıldığını yazılı olarak aldık. Fakat o dönemin parasıyla 16 milyon lira harcanan Çorum havalimanı inşaatını neden siz kaldırdınız ve devam etmediniz? Ve artık bizim aklımıza şu geliyor: Yozgat'ın, Rize'nin, diğer illerin siyasileri yani AKP milletvekilleri çok iyi çalıştığından mı ya da AKP'nin sürekli torpil alışkanlığından mı diğer illere havalimanı yapıldı da Çorum'un anasının ak sütü kadar helal olan havalimanı neden yapılmadı? Bunu Çorumlu hemşehrilerim adına ben size tekrar buradan soruyorum: Çorum'a havalimanı yapacak mısınız, yapmayacak mısınız? Çünkü Ulaştırma Bakanı öyle bir cevap verdi ki, diyor ki: "Sizin Merzifon Havalimanı'yla aranızda 62 kilometre var." Evet, 62 kilometre var ama Rize ile Trabzon arası kaç kilometre? 79 kilometre. Orada denizi dolduruyorsan, orada o kadar daha fazla, 2 katı para harcayarak havalimanı yapıyorsan yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın memleketi diye mi yapıldı? Bir emre bakıyorsa Recep Tayyip Erdoğan'a ben buradan sesleniyorum: Sayın Cumhurbaşkanı Çorum'un da hakkı, buradan bir talimat verin ve Çorum'a da bir havalimanı yapılsın. Şimdi, illeri söyleyecek olursak Yozgat ile Nevşehir'in arası kaç kilometre? 130 ya da 140 kilometre ama biz dedik ki: Ya, en azından Yozgat'a yapılan havalimanı Çorum ile Yozgat arasına yapılsaydı ve Çorum ile Yozgat burayı kullansaydı Hititlerin başkenti Hitit-Hattuşa havalimanı olsaydı kötü mü olurdu? Ama tuttunuz, aldınız, Yozgat'ın en son ilçesine, Bekir Bozdağ'ın ilçesine götürdünüz, yaptınız. Yani siz hep böyle torpille yapacaksanız bu işler böyle yürümez diyoruz. Biz Çorum'un hakkını savunmaya devam edeceğiz. Tabii, sizin de suçunuz yok, Çorum yıllardır AK PARTİ'ye 4 milletvekili, 3 milletvekili ama en sonunda cezalandırdı 2 milletvekiline düşürdü. İşte, o Çorum milletvekilleri zamanında iyi çalışsaydı... Bir milletvekiliniz -isim vermeyim- "Uçağı havada gören Çorum'a havalimanı istiyor." demeseydi belki Çorum şu anda havalimanına kavuşacaktı.
Evet, bu konuda biraz dertliyiz yani Çorum anlamında sanayi şehrine havalimanı yapılmaması bizi çok üzüyor.
ORHAN SÜMER (Adana) - Biz 5 milyonluk Adana'ya yaptıramadık, kapattırdık, elimizden gitti.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Tahtasız, devam edin.
MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Sayın Genel Müdürüm, ben asıl incelememiz gereken yerleri de geçeyim. Tabii, Çorum'un hakkını her zaman savunacağız.
Genel Müdürlük görevine bir buçuk yıl önce atandınız, Türkiye'nin en önemli ve stratejik bir kurumunun başındasınız; sizin ve Yönetim Kurulu üyelerinin öz geçmişlerine baktım, burada gönderdiğiniz katalogda da var. Havacılık sektörü uzmanlık ve birikim gerektiren bir sektör olmasına rağmen üzülerek söylüyorum ki birçok kamu kurumunda yaşanan liyakatsizlik Devlet Hava Meydanlarında da devam ediyor ancak öz geçmişlere baktığımızda, Yönetim Kurulu ve Genel Müdür Yardımcıları arasında sadece 1 kişinin havacılık geçmişinin olduğunu görüyoruz. Siz iletişim fakültesi mezunusunuz, Fatih Çakmak yıllarca İSKİ'de görev yapmış, mühendislik fakültesi mezunu ve havacılıkla ilgisi yok, Mustafa Akkaya Trabzonlu ve ilahiyat fakültesi mezunu, havacılıkla ilgisi yok, Kamuran Yazıcı da Trabzonlu, inşaat mühendisi, Karayollarında görev yapmış ama hava yolunu Devlet Hava Meydanları İşletmesinde öğrenmiş, Ali Doğan uluslararası ilişkiler mezunu ve havacılıkla ilgisi yok, geçmişi de yok, Selami Yapıcı mühendislik fakültesi mezunu onun da havacılıkla hiçbir ilgisi yok. Bazı birtakım şaibeli iddialar da var. Selami Yazıcı'nın kontrol amiri olarak yaptırılan işlerde proje değişikliği ve keşif artışıyla devleti 100 milyonlarca dolar zarara uğratan kişi olarak bilinmesi olduğu öne sürülüyor, bu doğru mudur? Yapıcı'nın kontrol amiri olduğu Çukurova Havaalanı'nın birçok eksiğe rağmen açıldığı belirtilirken, bu havalimanındaki terminaldeki bir iş yerine arkadaşı üzerinden sahip olduğu da iddialar arasında. Selami Yazıcı'nın kendisi de burada, dilerse tutanaklara geçmesi açısından bu iddialar üzerinden belgeleriyle bir cevap verebilir.
Sayın Genel Müdür, yine sizinle ilgili de birtakım iddialar tarafımıza ulaştı, ben bu iddiaları da direkt size sormak istiyorum: Genel Müdür Yardımcılığı yaptığınız süreçte, üstelik tasarruf tedbirleri kararlarının alındığı bir dönemde odanızı oldukça pahalı İtalyan mobilyalarıyla döşettiğiniz söyleniyor, doğru mudur? Yaptınızsa bu harcamayı ne kadara yaptınız, bu odanızı? Yeri gelmişken, Devlet Hava Meydanları İşletmesinin Genel Müdürlüğünde son üç yıl içerisinde alınan makam mobilyalarına ödenen tutarı da öğrenmek istiyoruz. Bunu yazılı olarak ayrıntılı verirseniz seviniriz. Yine, akrabalarınızı ve yakın dostlarınızı havalimanındaki VIP'ten uçurduğunuza dair iddialar var, bunlar doğru mudur? Yakın zamanda personel için koruyucu giyim malzemesi alım ihalesi yapılmış mıdır? Yapıldıysa bu ihale hangi firmaya ve ne kadar bedelle verilmiştir? Koruyucu giyim malzemesi personele ayni olarak mı, nakdî olarak mı verilmektedir?
Yine, liyakatle ilgili bir başka konu da kurumda hukuk müşaviri olarak görev yapan Ayfer Kara'yla ilgili birtakım hususlar var. 2022/7.2.3.3.'teki bulguda avukat vekâlet ücretlerinin hatalı dağıtılması ve arta kalan tutarın kurum hesabına gelir kaydedilmemesinden bahsediliyor. Öncelikle Sayıştayın hatalı dağıtıldığını belirttiği avukat vekâlet ücreti toplam tutarı ne kadardır? Hatalı dağıtım işlemi hangi yıllarda yapılmış ve yıl yıl avukatlara ne kadar vekâlet ücreti ödenmiştir? Yazılı olarak istiyoruz. Kurumun hesabına gelir olarak kaydedilmeyen bu avukat vekâlet ücretleri ne şekilde değerlendirilmiştir?
Bir de kurumda Hukuk Müşaviri olarak görev yapan Ayfer Kara'yla ilgili birtakım hususlar var. Bu kişi hakkında 60 milyona Ankara'da rezidans aldığına dair iddiaları basından okuduk, burada da belgeler var. Konunun muhatapları burada olduğu için de doğrusunu öğrenmek adına bu iddialarla ilgili açıklama bekliyoruz. Öncelikle rezidans iddiası doğru mudur? Bu kişinin mal bildiriminde böyle bir mülke rastlanmış mıdır? Kurumdaki Hukuk Müşavirinin günümüz itibarıyla ilgili maaşı ne kadardır? Bir devlet kurumu çalışanının 60 milyon TL gibi fiyatlara rezidans alması ailesinden gelen bir birikimi yoksa mümkün müdür? Bu iddialarla ilgili kurum içinde bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatıldı ise sonucu nedir?
Yine, başka bir konuyu bilginize sunmak istiyorum. Bildiğiniz üzere, Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasa'ya aykırılığı gerekçe gösterilerek iptal edilen ve belirlenen süre sonunda yürürlüğe giren karar gereği Cumhurbaşkanının KİT'lerde bir hukuk müşavirliğine atama yapma yetkisi kaldırıldı. Bu kararın Resmî Gazete'de yayımlanmasının uzun sürmesi ve bu arada dönemde hiçbir kurum atama yapmazken Genel Müdür olarak siz Ayfer Kara'yı 1. Hukuk Müşaviri olarak atadınız mı? Şu an atama yetkisi Cumhurbaşkanında ama 1. Hukuk Müşavirinin atamasını siz yaptıysanız bu durumda Cumhurbaşkanının atama iradesini siz mi kullanıyorsunuz? Bu konuda Cumhurbaşkanının yetkisini siz mi kullandınız, onu soruyoruz. Böyle şaibeli bir atama yapmanızın nedeni nedir eğer yaptıysanız?
Sayın Genel Müdür, AKP iktidarı kamu kurum ve kuruluşlarındaki denetlemeleri evirdi çevirdi, etkisizleştirdi, onu zaten biliyoruz. Gerek kurum içi denetimler gerek Sayıştayın dış denetimi gerekse savcılık soruşturmaları, mahkeme yargılamaları kamudaki hukuka aykırı iş ve işlemlerin sonunu getirmiyor; aksine, hukuksuzluklar her geçen gün artıyor. Bu açıdan bakınca, son Devlet Denetleme Kurulu düzenlemesi daha anlaşılır hâle geliyor. Teftiş ve raporlamanın da ötesinde, yargılama ve infaz yetkileriyle donattığı Devlet Denetleme Kuruluna bu geniş yetkilerin verilmesi kamudaki başıboşluğun itiraf edilmesidir. Mevcut denetim mekanizmaları usulsüzlükler karşısında sonuçsuz ve hatta âciz kaldığı için Devlet Denetleme Kurulunu Anayasa'ya aykırı yetkilerle donatıyorsunuz.
Size örnek vereceğim: Aralık 2024'te Türkiye Cumhuriyeti başkenti Ankara'daki Esenboğa Havalimanı'na Başmüdür olarak atanan Yücel Karadavut. Burada belgeler var. Yücel Karadavut 2013-2014 yılları arasında Kastamonu Havalimanı'nda Müdür olarak görev yapmış, Kastamonu'da taşeron şirketin 7 personeline, maaşlarından kesilmek üzere laptop aldırdığı ve görevinden ayrıldığında bu bilgisayarı yanında götürdüğü iddia ediliyor, burada yazışmalar var. Kastamonu'daki Havalimanı Kurtarma ve Yangınla Mücadele Merkezinin üst katını uygun olmamasına rağmen, kendilerine özel misafirhaneye çevirdikleri söyleniyor. İstediği gibi burayı dizayn etmek için, Genel Müdürlükten başka birimlerin ihtiyacı gibi göstererek demirbaş alımı yaptırdığı da iddialar arasında. Hiçbir ücret ödemeden burada yedi ay kaldığı söyleniyor. Toplantılarda personeli azarlayıp sicilleriyle tehdit ettiği iddiaları var. Bunlarla da bitmiyor, AKP eski milletvekili Sayın Şirin Ünal'ın kızı Duygu Ünal'ın bu kişi hakkında mahkemeye taşınan taciz ve mobbing iddiaları da var. Teftiş Kurulu raporları sonucu hakkında disiplin soruşturması açılmış, verilen emirleri yerine getirmediği, görev mahallinde kurumca belirlenen usul ve esaslara uymadığı, hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak davranışlarda bulunduğu; hediye kabul ettiği gerekçesiyle aylığı kesilmiş, kınama cezası verilmiş. Bu kez Ankara Esenboğa Havalimanı'na Müdür Yardımcısı olarak gelmiş midir? Soruşturma kapsamında 2016 yılında müdürlük yapmayacağına karar verilerek Esenboğa'da uzmanlığa atanmış mıdır? Karadavut işleminin iptali istemiyle dava açmış, Ankara 1. İdare Mahkemesi cezaların yerinde olduğuna karar vermiş. Karadavut bu kez istinafa gitmiş, istinaf da Karadavut'un cezalarını onamış, burada belgesi de var. DHMİ'nin müfettişleri, idari yargı daha ne yapsın kardeşim? "Bu kişinin üst düzey yönetici olması sakıncalıdır." diye defalarca karar verilmiş ancak Karadavut mahkeme kararlarına, Teftiş Kurulu raporlarına rağmen dönüp dolaşıp yeniden Başmüdürlüğe terfi ettirilmiş. Önce, 2022 yılında Bodrum Milas Havaalanı Başmüdürlüğüne atanmış, Aralık 2024'te Ankara Esenboğa Havalimanı Başmüdürlük görevine getirilmiş.
Yine, basına yansıyan bir haberde âdeta şok olduk. Devlet Hava Meydanları işletmesinde bir dönem Daire Başkanı olarak çalışan Cemil Acar'la ilgili oldukça büyük çapta yolsuzluk iddiaları ortaya çıktı, basından siz de izlemişsinizdir. Devlet Hava Meydanları İşletmesi eski Daire Başkanı olan ve kısa bir süre önce emekli edilen Cemil Acar'ın kasasından 26 kilo altın, 1 milyon 320 bin Amerikan doları, 120 bin euro ele geçirildiği ve tutuklandığı yazıyor. Biz bunu haberlerden okuyoruz. Bugünkü değerle 150 milyondan fazla bir paradan bahsediyoruz. Aileden kalmadıysa böylesine bir serveti yapmak çok zor. Devlet Hava Meydanları İşletmesinde astronomik maaşlar mı veriliyor ki bu denli bir birikim yapabilsin?
Yeri gelmişken, Devlet Hava Meydanlarında görev yapan Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcıları, Daire Başkanları, Müşavirler ve üst düzey yöneticiler 2025 yılı itibarıyla ne kadar maaş almaktadır? Bunu bize açıklarsanız bazı şaibeler giderilmiş olur.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Tahtasız, toparlayalım.
MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Alınan maaşlarla bu birikimin yapılması mümkün müdür? Devlet Hava Meydanları İşletmesi kurumsal olarak Cemil Acar'la ilgili ne düşünmektedir? Bu kişi yolsuzluk yaptığı için mi emekli edildi? Görevi başındayken hakkında herhangi bir soruşturma açıldı mı? Açıldıysa bu soruşturmanın sonucu ne oldu? Devlet Hava Meydanları İşletmesi bu davaya müdahil olacak mıdır?
İşin özü, bir tarafta eski Daire Başkanınızla ilgili yolsuzluk iddiaları var, diğer tarafta yolsuzluğa bulaşmış birinin âdeta ödüllendirilmesi ve mahkeme kararına rağmen görevine yeniden dönmesi var. Devlet Hava Meydanlarında neler oluyor? Meydanı boş bulan atını istediği gibi oynatıyor mu? KİT Komisyonu üyeleri olarak bize bu yolsuzluk iddiasıyla ilgili geniş çaplı bir açıklama yapmak durumundasınız. Eski Daire Başkanınız şayet yolsuzluk yaptıysa, bunu hangi yöntemle, hangi yıllarda yapmıştır? Açıklamanızı istiyoruz. Yolsuzluk iddiaları neden bugüne kadar tespit edilmemiş, kurumda çalışırken tespit edilmemişse, hakkında soruşturma açılması ve tutuklanması için kurumunuzdan emekli olması mı beklenmiştir? Yücel Karadavut olayında görüldüğü üzere kurum olarak siz, yolsuzluklara katı yaklaşmıyor musunuz ki hakkında birçok iddia ve mahkeme kararı olan Yücel Karadavut'u ödüllendiriyorsunuz, yönetici pozisyonunda görev veriyorsunuz? Yücel Karadavut'un atamasını siz mi durduramıyorsunuz? Yoksa Devlet Denetleme Kuruluna çağrıda bulunuyorum: Derhâl bu atamayı durdurun. Yani, siz durduramıyorsanız Devlet Denetleme Kurulu bu atamayı derhâl durdurulmalı. Pis işlere bulaşmış kişileri kurumunuzda barındırmamalısınız.
Son olarak da bir başka iddia, Atatürk Havalimanı'ndaki kablo soygunu. Sivas Milletvekilimiz ve Genel Başkan Yardımcımız Ulaş Karasu'nun gündeme getirdiği iddiaya göre, Atatürk Havalimanı'ndan, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda Başmüdür Yardımcılığı ve DHMİ Genel Müdürlüğü Pazarlama Daire Başkanlığı yapan L.E.'nin de içinde bulunduğu bu hâlen görevde bulunan bazı personel tarafından kabloların ve güvenlik kameralarının çalındığı iddia ediliyor. Bu iddialar doğru mudur? Konuyla ilgili bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatıldı ise soruşturmanın sonucu ne olmuştur? Çalınan kablo ve güvenlik kameralarının maddi değeri ne kadardır?
Beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.
Sağ olun.