MEHMET GÜNAL (Antalya) - Niye o hakkı veriyorsun ya? Ben net söyledim size. Çocuğu ben edindim, eşim bakmak istemiyor. Ona niye yarım gün çalışma hakkı veriyorsun? Yani zaten "Çocuğa bakmayacağım." dediği için ben edindim evlatlık diyorum. Sizin söylediğinizde, nedeni ister yoktum, ister iki sene sonra evlendim, ister üç sene sonra evlendim. Diyorum ki zaten olsa ailecek... Peki, bunu bana söylüyorsunuz da evlendikten sonra bu izni almak için çocuğu münferit yerine onun da kabul etmesini sağlayacak bir hüküm koysanıza canım, yani müştereken evlat edinelim bakmak için. En azından müştereken bakmaya razı olsun, o zaman izni verelim. Ben evlat ediniyorum, zaten "Ben çocuk bakmam." diyor, "İyi o zaman, ben çocuk istiyorum." diyorum. Yani söylediğiniz hukuken doğru da benim soruma cevap vermiyor. Bak, net söylüyorum: O zaman müştereken geçsin, "İzin almak isteyen kadın müştereken evlat edinmeyi kabul eder." deyin yani. Kanunda hüküm var diye bunu hemen yapmak zorunda mıyız? Söylüyorum formülünü de "Bu haktan yararlanmak isteyen, münferiden evlat edinmiş erkeğin eşi ya da kadının eşi -neyse- o zaman müştereken evlatlık edinmeyi kabul eder." deyin, yani onu da mı ben söyleyeyim? Yani, özel olarak söylemedim de...

Sayın Bakanım, hukuku okumak yetmiyor. Bak, formülü bu: Yararlanacaksa, o zaman müştereken evlat edinmeyi kabul etsin.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - O zaman erkeğin evlat edinme hakkını kaybetmiştir.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, erkek-kadın için söylemiyorum, ben anlaşılsın diye o örneği verdim yani.

BAŞKAN - Sayın Beyribey, buyurun.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Ama işte, orada da erkeğin...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Beyribey, anlatabildim mi meramımı?

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Anlayamadık da onun için bir açıklık gelsin diye...

Şimdi, anlayamadığım şey şu: Şimdi, zaten eşiniz evlat edinmiyorsa izin almayacaktır, merak etmeyin.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ya, iyi de, işte, ben de onu söylüyorum zaten.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Siz bakacaksınız, siz izin alıp bakacaksınız, eşiniz bakmayacak.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ama, şimdi, o zaman sen kanunu bir daha oku.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Yok, yok.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Şimdi, devam edelim, bak.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Evet.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - "Bir çocuğu eşiyle birlikte..." veya geçiriyoruz orasını "...ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşleri de..." diyor.

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Anladım, anladım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Şimdi, memur olmayan eş, ben edinmişim, o da "Olmaz." demiş. Ya, niye yararlansın? Bir kere, yani ben eş olarak onun yararlanmasını istemem. Benim evlat edindiğim çocuğa bakmıyorsa aile birlikteliğim devam eder; gitsin, çalışsın kardeşim, ben bakıyorum yani. Örnek söylüyorum.

BAŞKAN - Şimdi, Sayın Günal...

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Binde bir çıkacak şeyi söylüyorsunuz.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, size ben her türlü ironiyi söyleyebilirim burada.

BAŞKAN - Sayın Günal, şimdi, Medeni Kanun'da münferiden evlat edinmeyi tanımlıyor ama münferiden evlat edinmenin şartlarını da tanımlıyor. O şartlara baktınız mı?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bak, benim söylediğim çok net Sayın Başkan, sen de anlamamışsın. Ben diyorum ki o zaman müştereken evlat edinmeyi kabul etsin, şart koyun. İzinden faydalanacaksa bu makul değil mi? Allah Allah! Ben edinmişim, madem izin istiyor, gelsin o zaman evlatlığa imza atsın, "Benim de evladımdır." desin yani.

İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Zaten bunun mümkün olmadığı hâllerde münferiden evlat edinmeyi...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ya, önceden edinmiş, işte, şart söylüyor, Bakan Bey okudu, yani iki yıl bilmem şart... Edinmiş ama o da gelmiş izinden yararlanacak ya yararlanmasın ya da kanuna uysun diyoruz. Yani bu kadar basit.

Sayın Temizel'in söylediği gibi okudukça... Yani şimdi oradan diyorlar... Biz bakarız evlatlık edinirsek de. Yani karışık bir cümle olduğunu burası için. Medeni Kanun'da tanımlanmıştır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız çocukların evlatlık verilmesi için yurtlarda yetişen çocukların bir yuvaya kavuşması için bunu ayrıntılı düzenlemiş olabilir. O ayrı bir şeydir, orada düzenlensin ama burada bir haktan yararlandırırken de bu kadar geniş olmasın.

BAŞKAN - Bu düzenlemeyi yaparken Medeni Kanun'un ilgili maddesine atıfta bulunarak yapılsa daha doğru olmaz mı yani?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır yani. Şimdi burada genellik ilkesi gereği hepsini koymuşsunuz. Ben de onu diyorum, burada bir istisnai hak veriyorsak o zaman ona da uysunlar demek için söyledim.

Teşekkür ederim.