| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketinin (TEİAŞ) 2021 ve 2022 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 22 .04.2025 |
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Kurumumuzun çok değerli yöneticileri, Değerli Bakan Yardımcımız; daha önce burada birlikte, yine, beş yıl süreyle yan yana görev yaptık; eski KİT Genel Müdürü aynı zamanda, bu konuların da içinde olan çok deneyimli bir arkadaşımız; burada görmekten de son derece mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum. Çok teşekkür ediyorum .
Efendim, şimdi, tabii, TEİAŞ yani bizim özellikle elektrik arz güvenliğimiz açısından son derece önemli bir kurumumuz. Ben genellikle KİT'leri değerlendirirken hep söylüyorum; bunların işlevleri, kendilerine ana statülerinde yüklenen görevleri ve onları ne ölçüde, ne derecede yerine getirebiliyorlar, kendilerinin ilk kurulduğu gündeki kendilerine olan ihtiyaca ne kadar cevap verebiliyorlar, değişim ve gelişim içerisinde ne kadar yol alabiliyorlar, bunlara uyum sağlayabiliyorlar; o yönleriyle değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu anlamda da önemli işlerin yapıldığını da gerek genel olarak kamuoyundan gerekse buradaki sunumlardan anlıyoruz. Ya, bununla birlikte, özellikle yenilenebilir enerji yatırımlarının hızla arttığı bu dönemde de TEİAŞ'ın şebeke planlamasında daha proaktif olması ve yeni üretim tesislerini iletim sistemine zamanında entegre ederek altyapı yatırımlarını hızlandırması gerektiğini de ifade etmek istiyorum. Ayrıca. dijitalleşme, akıllı şebeke uygulamaları, siber güvenlik yatırımlarının artırılması da kurumun geleceğe daha dirençli şekilde hazırlanmasını sağlayacaktır diye bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.
Tabii, bugüne kadar yapılan birçok aktivite ve faaliyetten dolayı da emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Şimdi, bir de genel olarak, bu sadece TEİAŞ toplantısında değil Sayın Başkanım, Değerli Komisyon üyeleri; yani burada biz bazı şeylere itiraz ediyoruz. İtirazımız daha çok usulle alakalı itirazlar. Elbette milletvekilleri, kamunun kaynaklarını kullanan, tabiri caizse tüyü bitmemiş yetimin hakkının olduğu bu kaynakları sevk ve idare edenleri millet adına burada sorgulayacağız. Var olmamızın, burada bulunmamızın ana sebebi de bu. Burada bir sorun yok, burada her şey sorulabilir ama itiraz bazen konuların çarpıtılması, bazen hatalı olarak, bazen başka maksatlı olarak ya da maksat, niyet son derece iyi olsa da sonucuna bakıldığında başka yerlere, farklı algılamalara gidecek etkiler oluşturduğunu görebiliyoruz. Söylemeye çalıştığımız sadece bu. Biz yıllık hesaplar üzerinde konuşuyoruz. Bu konunun uzmanı yasal olarak yetki verilmiş Sayıştay, Sayıştay denetçileri, uzman kişilikler, kurum ve komisyonlar olarak bu çalışmaları yapıp önümüze getiriyor. Biz bunlar üzerinde konuşacağız ama bazen konu ağırlıklı olarak söylentiler üzerinden, dışarıda konuşulanlar üzerinden devam edince haksızlıklara neden olabilecek sonuçlara da gidebiliyoruz.
Şimdi, benim biraz önceki itirazım şunaydı: Tabii, farklı şekillerde, "itham" demeyeyim yani bir şey değil. Evet, doğrunun avukatıyım. Ben burada doğrunun peşindeyim, kimsenin de şeyinde değilim. Yani öncelikle şunu söyleyelim ki bakın, burada biz şurada anlaşıyoruz: Beytülmale kim el uzatıyorsa zehir zıkkım olsun!
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Söylemek yeterli değil yalnız, gereğini de yapmak lazım.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Burada kimsenin, şu Komisyonda kimsenin buna itiraz edeceği yok, kimse de etmiyor ama insanlara bazı şeyleri sorarken ya da bazı şeyleri gündeme getirirken imalarla yapmanın da doğru olmadığını, bunların yanlış olduğunu -her nerede, her ne şekilde olursa olsun- yani dışarıda çıkıp bu konularda itiraz edip ama böyle bir yerde farklı algılamalara, farklı anlaşılmalara neden olabilecek bir şeyleri söylemeye, itiraz bu. Yani buradaki bürokratın elbette her cümlenin arkasından edebinden dolayı, bulunduğu konum ve yerden dolayı burada milletvekillerine cevap vermiyor olması bunun kabul edildiği ya da bu konuda bir şey söylemediği anlamına da gelmiyor.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Cevap verecekler belki.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Bir dakika, biz karışmadık.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, lütfen...
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Lütfen...
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Buyurun Sayın Karakaya, devam edin.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ya, lütfen... Ama bir şeyi söylerken ağzımızı açtığımızda ağzımızı açtığımızla suçlanıyoruz, Sayın Yavuzyılmaz, lütfen... Bakın, burayı siz yönetmiyorsunuz, uyacaksınız edebe, adaba!
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Karakaya, devam edin.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Şimdi, bakın, ben bir şeye itiraz ettim, örnek olsun diye söylüyorum.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, hiç bulgularla ilgili konuşmuyorsunuz ki.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Karakaya konuşuyor.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Değerli Milletvekilim, ya, bulgularla da konuşuyoruz, her şeyle ilgili konuşuyoruz.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ya, bekliyorum, bulguyla ilgili şu... Yani toplantıda bir şey gelişirse...
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz, lütfen...
Sayın Karakaya, devam edin.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Mali konularda uzman bir arkadaşımız, daha önce de çok sayıda toplantıda bir araya geldik, değerlendirmelerini de hep takdir ettim, daha en son toplantıda da dedim ki: Onun üzerinden söylediklerine aynen katılarak söylüyorum, burada bir itirazımız yok ancak bugün herhâlde biraz aceleye getirdi. Bakın, şöyle bir algı oluşmaya çalıştı, benim itirazım buna oldu, algı şu: "Genel yönetim giderleri Yönetim Kurulunun giderleridir; buna da herhâlde itiraz edecek kimse yoktur." deyince yani bunu sormasa yine itiraz etmeyecektim, yeri geldiğinde söyleyecektim, benim itirazım ona oldu. Genel yönetim giderleri, giderlerin fonksiyonel ayrımında yapılan AR-GE, pazarlama ve genel yönetim olmak üzere fonksiyonel dönem giderleridir. Genel yönetim giderlerinin türlerine baktığımızda, ilk madde olarak malzeme gideri vardır, işçilik giderleri vardır, çeşitli giderler vardır, dışarıdan sağlanan fayda ve hizmetler vardır, amortisman giderleri vardır. Şimdi, bakın, aynen, gelir tablosunun hemen arka sayfasını çevirdiğimizde; lütfen çevirin... Yani benim burada itirazım neye? Bakın, faaliyet giderleri içerisinde genel yönetim giderlerinin dökümünü vermiş...
İZZET AKBULUT (Burdur) - Hocam, bir şey sorabilir miyim? Malzeme giderlerinin genel yönetim giderlerinde ne işi var?
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Hah! Ya ne olur yapma, ne olursunuz ya! Ya, uluslararası standartlar bu, tek düzen muhasebe sistemi 94 yılında uygulamaya girdi, Türkiye'de ben de o dönemde 81 ilin rahatlıkla... Rıfat Nalbantoğlu'na sorun Allah aşkına yani ne olursun, bunu ona sorun, milletvekiliniz.
İZZET AKBULUT (Burdur) - Size soruyorum, açıklayın.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Tamam kızmıyorum, kızmıyorum İzzet Bey olay şu: Bakın, bizim bütçelerde de daha farklı sınıflandırmalar var, giderlerin sınıflandırma esasları var. Tek düzen muhasebe sisteminde giderler çeşit ve fonksiyonel olarak sınıflandırılıyor. Genel yönetim giderleri fonksiyonel sınıflandırmanın bir ürünüdür, çeşitler bunun altında yer alır Yani "Genel yönetim giderleri neden oluşuyor?" deyince, bakın, genel yönetim işlerinde çalışan tüm personelin, özel büro personelinin, genel müdürün, özel kalem müdürünün, genel sekreterleri, kapıcısı, çaycısı neyse o genel müdürlük binasında çalışan herkesin ücreti buraya girer; o binanın amortismandan aldığı payı, masası, sandalyesi bilmem ne ise maddi duran varlıkların amortismanı buraya girer. Elektrik giderleri, su giderleri... İşte, yani ben bunu anlatmaya çalıştım, genel yönetim giderleri de bu kalemin alt kalemidir. Burada belki bunu çok merak ediyorsak soru şudur, ben de soruyorum: Sayın Genel Müdürüm, ben genel yönetim giderleri içerisinde Yönetim Kurulu üyeleri için yapılan giderleri ayrı olarak, tek kalem olarak istiyorum ama parantez içerisinde de bunlara ödenen huzur hakkı -sizinle alakalı, yönetimle alakalı bir durum değil- onu ve sizin kontrolünüzde olan giderlerin ne kadar olduğunu öğrenmek istiyorum. Bunun içerisindeki payı nedir? Bu bir soru.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Orada başka şirketlerde görev alıyorsa...
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Bakın, o başka bir şey, ben buradaki... Şimdi, Deniz Bey, ben buradaki bir şeyi söylüyorum, başka yerlerde görev alıyorsa... Bir defa kaldırıldı, sadece bir yerden alabiliyor.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Daha iyi oldu, başka yerlerden de alıyorsa...
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Deniz Bey...
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Yavuzyılmaz...
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Onu da sorarsanız onun da yanıtını alabiliriz.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Şimdi, bakın, benim burada söylemeye çalıştığım anlaşıldı mı Değerli Komisyon üyeleri? Yani 777 milyon TL sanki Yönetim Kurulu üyelerinin cebine inmiş bir şey şeklinde algılatılmaya çalışıldı, bu doğru değil diyorum. Bunu söylemezsem vebal olur.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Teşekkür ediyoruz Sayın Karakaya.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Bürokratlar zor geçiniyor zaten!
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Bakın, işte, bunun gibi, ben tek tek de hepsini de burada söyleyebilirim, bugüne kadar söylenen bir çok şeyde bu tür çarpıtmalar var, yapmayın Allah aşkına!
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bilgilerimizi tazeledik, teşekkür ediyoruz Sayın Karakaya.
Toparlayalım Sayın Karakaya.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Sayın Başkanım, hemen bitiriyorum.
Bakın, bir şey daha var, yine aynı şekilde, benim şurada notlarım arasında da daha önceden yine bu toplantıda olağan dışı gider ve zararlarla ilgili bazı uyarılarım olmuş, onların detaylarını göremiyorum, bunlar da olursa iyi olur demişim. Daha sonraki şeyde de bu düzeltmelerin de yapıldığını gördük, onun için de teşekkür ediyorum. Ancak buradaki yine gündeme getirilen olağan dışı gider ve zararlarla ilgili kaleme şöyle baktığınızda, daha ben o olağan dışı gider ve zararların, bakın, samimiyetle söylüyorum o kadar yükseldiğini görünce hemen aklıma gelen şu oldu, dedim ki bunlar kıdem tazminatı karşılığı ayırmıyorlar. Ayırıyor musunuz?
TEİAŞ GENEL MÜDÜRÜ ORHAN KALDIRIM - Ayırıyoruz.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ayırmıyorsunuz, kıdem tazminatı karşılığı ayırmıyorsunuz.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Genel Müdürüm, daha sonra detaylı olarak yanıtlarsınız, yazılı olarak verirsiniz.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ama bakın, bir şey söyleyeceğim: Nedir biliyor musunuz olağan dışı gider ve zararlardaki artışın ana sebebi? 2022 yılında önemli ölçüde kıdem tazminatı ödemişsiniz. O kıdem tazminatını da götürmüş önceki dönem gider ve zararlar içinde, olağan dışı gider ve zararların altında, önceki dönem gider ve zararlarına yazmışsınız; kıdem tazminatı ödemeleri, karşılıktan karşılamamışsınız, karşılık ayırsaydınız orada küçük karşılık tutarı var yani nedir, onu da bilmiyorum ama yani önceden karşılık ayırmadığınız için olağan dışı gider ve zarar yazmışsınız, olağan dışı gider ve zararlar bu kalemden dolayı fırlamış, artmış. Yani cevabı ben verdim, anlatabildim mi? Cevap da bu.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Farklı şeyler söylendi. "Ayırmamışsınız." dediniz, "Ayırdık." dedi.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ya, ben anladım da bunlar hiç konuşulacak şeyler değildir yani orada...
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Genel Müdürümüze "Detaylı olarak, yazılı olarak verin yanıtı." dedik.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ya, bürokrat suçlanarak bunlar sorulmaz.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Suçlama değil, anlamaya çalışıyorum siz mi haklısınız, Genel Müdür mü?
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ya, haklılıkla alakası yok.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Yazılı olarak, detaylı olarak verecek Yavuzyılmaz, tamam. Yazılı olarak Genel Müdürümüz verecek.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Hangisi doğru söylüyor anlamak istiyorum.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Haklılıkla alakası yok, ben sadece iki kalemdeki durumu anlatıyorum, burada da görülüyor yani bunu söylüyorum ama öyle bir allanıp pullanıp öyle bir sunum yapılıyor ki ya, zannedersiniz ki her şey olmuş bitmiş; hadi kalkalım, sıkalım boğazını... Böyle bir şey olur mu ya! Yazıktır günahtır!
MAHİR POLAT (İzmir) - Öyle boğazını sıkacak bir Vandal burada yok ağabey.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Bakın, baştan söyledik, burada hiç kimse ama hiç kimse yapılan yanlışın arkasında olmaz, bugüne kadar bu Komisyon olmadı, olmayacak da hesap sorulacaksa sorulur. Hesabın sorulmasının da hukuk içerisinde yolu yordamı bellidir ama burada kalkıp da insanları zan altında bırakmanın, ağır birtakım şeylere varabilecek algılatmalara girmenin de siyasetle falan da hiçbir alakası yok, önce etik olmak lazım.
Çok teşekkür ediyorum.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki, teşekkür ediyorum.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Belki Genel Müdür doğru söylüyor, siz yanılıyorsunuz.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Dindar, buyurun.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Değerli Başkanım, Meclisteki milletvekillerimiz Genel Müdürden daha mı iyi biliyor TEİAŞ'ı.
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Lütfen Sayın Yavuzyılmaz, Sayın Dindar'ı dinleyin.
Buyurun Sayın Dindar.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - O "Ayırdım." diyor, ayırmadığını söylüyor yani hangisine itibar edelim?
BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Bakın, Sayın Dindar'a saygısızlık yapıyorsunuz Sayın Yavuzyılmaz.
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Ya, mali tablo tekniğini Genel Müdür bilmek zorunda değil.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Niye Genel Müdürün söylediğine itibar etmeyelim? Niye onun söylediğine itibar etmeyelim?
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Buradan belli ama, ben buna inanıyorum.