Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün (TİGEM) 2021 ve 2022 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 07 .05.2025 |
MAHMUT DİNDAR (Van) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Komisyon üyelerini ve değerli heyeti saygıyla selamlıyorum.
Tarım alanı insanlık tarihinin en önemli alanıdır. Yaşam ve sağlık haklarını ilgilendiren bu alanda rant ve kâr odaklı siyaset, hastalık ve ölüm getirmektedir. Günümüzde de geleceğini kurtarmak isteyen ülkeler bu nedenle tarıma stratejik yaklaşmaktadır. Maalesef Türkiye'de organik gübre, tohum ve ürünün önemi henüz anlaşılamamıştır. Tarım ürünlerinin üretim teknolojileri de en az tohum ve gübre kadar önemli hâle gelmiştir. Türkiye'de tarım danışmanları, tarım uzmanları, veterinerler, ziraat ve gıda mühendisleri işsizlik ve yoksullukla mücadele ederken gelişmiş ülkelerde bu mesleklere çok önem verilmekte ve yeni istihdam alanları sağlanmaktadır. Küresel iklim krizi, gıda ve tarım krizi için daha kapsamlı bir planlamanın gerekli olduğunu açığa çıkarmıştır ama iktidarın bu bilinçle yaklaşmadığını görüyoruz.
Tarım danışmanlarının çalışma koşullarına ilişkin 2024 yılında verdiğimiz önergede, söz konusu danışmanların geçim sorunu yaşadığını, vergi ve SSK yüklerinin işlerini yapmaya engel olduğunu ve diğer giderleriyle birlikte bu işi yapamaz duruma geldiklerini ifade etmiştik. Bakanlık bu konuda yeni bir girişim başlatmamıştır. Tarım danışmanlarının yüzde 90'a yakını bu işi yapamaz duruma gelmiştir. TİGEM ve Bakanlığın bu konuda gerekli inisiyatifi alıp çözüm bulması gerekiyor.
TİGEM'le ilgili olarak kamuoyuna yansıyan en önemli sorun şeffaflıktır. Ceylanpınar işletmesiyle ilgili olarak kamuoyuna yansıyan hırsızlık ve yolsuzluk vakası burada bir denetim sorunu olduğunu göstermiştir. Ceylanpınar olayında 40-50 milyon lira değerinde sulama malzemesinin çalınıp tekrar TİGEM'e satıldığı iddia ediliyor; vakaya TİGEM personelinin de dâhil olduğu ifade edilmektedir. Diğer yolsuzluk ve skandal iddialarının da üzerine ciddiyetle gidilmediği görülmektedir.
Şu soruları sormak gerekir: TİGEM'in kendi işlettiği ve kiraya verdiği işletmeler arasında verimlilik anlamında bir kıyaslama ve denetim yapılmakta mıdır? İşe alımlar ve ihalelerde yolsuzlukların önlenmesi amacıyla hangi tedbirler alınmaktadır?
TİGEM için acil yapılması gerekenleri sıralarsak: TİGEM'de şeffaflık ve hesap verebilirlik artırılmalıdır. Yıllık ve dönemlik raporlarla üretime ve çiftçiye sunulan destek ve danışmanlık hizmetleri raporlanmalıdır. Halkımız ve çiftçilerin önemli bir bölümü TİGEM'den habersizdir. Ülkede su krizi ve kaynakların yönetimine rantçı yaklaşılmamalıdır. Çiftçilerin su kullanımına dair çok kapsamlı çalışmalar henüz yapılmış değildir. TİGEM personelinin seçimi, eğitimi ve liyakatle yükselmesi önemli ancak bu konuda da yanlış istihdam iddiaları vardır. Tarım alanında yüz binlerce üniversite mezunu gencimiz işsiz veya yoksulluk riski altında iken tarım alanındaki istihdamın sınırlı kalması bir çelişkidir; TİGEM ve Bakanlığın bu alanda uzman, danışman, mühendis istihdamını artırması gereklidir. TİGEM ve Bakanlık, çiftçilerin toprak koruma ve atık azaltımı için organik tarım yöntemlerine dair eğitilmesinde gereken programları henüz başlatmış değildir. Toprak ve su çok hızlı kirlenmektedir. Şeffaflığı artırmak için kontrol ve dış denetim güçlendirilmelidir. Yolsuzluk ve hırsızlık iddiaları kamuoyu denetimiyle birlikte, gecikmeksizin yapılmalıdır. Şeffaf ihale süreçleri ve mali disiplinle borç yükünün azaltılması gerekmektedir diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.