Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey ve Ankara Milletvekili Orhan Yegin ile 74 Milletvekilinin Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3067) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 07 .05.2025 |
ERHAN USTA (Samsun) - Evet, Başkanım, bu biraz... Şimdi, genelinde bunu konuşma imkânımız olmamıştı, dolayısıyla bir miktar...
Şimdi burada ilk söyleyeceğim şey, bir defa, hakikaten TRT'nin hem kendisinin hem bizim hem de işte, iktidarın, Hükûmetin, yürütmenin TRT'nin nasıl bir statüde olacağına ilişkin bir karar vermesi gerekiyor. Yani şimdi, bakın, hani "Deve mi, kuş mu?" dedim ya, mesele ona benziyor. Şimdi, burada getiriliyor bir kısmı. Burada ne getiriyoruz biz? İşte, şirket kursun, şirketlere ortaklık yapabilsin; olabilir, bir şey demiyorum. Ondan sonra, ortaklık zaten daha önceden de var. Kendisi de sıfırdan şirket kuracak, şirketlere de ortak olabilecek. Ondan sonra, mesela, şirketlerdeki yönetim kurulu ücretlerinin belirlenmesinde yönetim kurulu üyelerinin, yönetim kurulunun söz sahibi olması, "O belirlesin." diyor; bu da normal bir özel sektör için düşünülebilecek bir şey. Öyle bakınca hani kafada bir model var. Ondan sonra "Kamu ihale mevzuatının dışına çıksın." diyor çünkü "Ben artık özel sektör gibi çalışıyorum, kamu ihale mevzuatı benim ayaklarımı bağlıyor, hızlı hareket etmeme engel oluyor." diye düşünebilir. Ondan sonra "Ben işte, özel sektördeki özel kanallarla dizi, şu, bu konusunda ben de onlar kadar iddialı diziler yapıyorum ve rekabet ediyorum. Dolayısıyla bana bir özel sektör muamelesi yapın." diyor bu yönüyle baktığımız zaman. Bu tartışılır, doğru-yanlış anlamında bir şey demiyorum ama bunun bir mantığı var, değil mi, şu söylediklerimizin ama aynı TRT şimdi geliyor, diyor ki, bu maddede başlıyor: "TRT Genel Müdürü en yüksek devlet memurunun aldığı aylık ek gösterge, bilmem neyi alır." Niye alsın arkadaşlar? TRT Genel Müdürü...
ORHAN YEGİN (Ankara) - Zaten öyleydi.
ERHAN USTA (Samsun) - O, 1960'ların TRT'siydi Orhan. Tamam, o zaman, bir TRT Genel Müdürü, bir bakandan daha üstündü, daha kuvvetliydi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ORHAN YEGİN (Ankara) - O nasıl cümle?
ERHAN USTA (Samsun) - Ya, ben fikrimi söyleyeyim, sen de fikrini söyle.
O yüzden en yüksek devlet memuru ek göstergesi 8000'di, bak, müsteşarlar 7600'dü, değil mi, ta eskiye gidin, TRT Genel Müdürü Başbakanlık Müsteşarıyla aynı ek göstergeyi alıyordu, 8000'di. Bunun o zaman için bir mantığı vardı, o zaman TRT az önce söylediğimiz gibi şirket filan kurmuyordu, efendim, şirketlerdeki alınacak paraları şirket yönetim kurulu belirlemiyordu veya ne bileyim, ben bu şekilde bir dizi, bilmem ne, "Kamu ihale mevzuatı dışına şirketlerimi çıkarın." falan demiyordu. O yüzden, bir şey anlatmaya çalışıyorum. Az önceki söylediğim o bir seri şeyin bir mantığı var ama bu tarafa geldiğiniz zaman bir çelişki var. Diyorsunuz ki: "En yüksek devlet memuruyla hâlâ kendisini mukayese ediyor." Ondan sonra, bandrol gelirlerini almaya devam ediyor. "Bandrol geliri" dediğimiz şey ne? Mesela, 2023 yılı için arkadaşlar, 21 milyar lira TRT'nin toplam geliri var, bunun 18,3 milyar lirası bizim, hepimizin, vergi olarak verdiğimiz -"bandrol geliri" dediğimiz şey vergi- vergi olarak bizden alınan kalemden geliyor yani yüzde 86,3'ü geliyor. Sen şimdi özel sektörle rekabet eden bir özel sektör firması gibi hareket edeceksen niye o zaman vergi topluyorsun, değil mi, bunu sorarlar. Bu, meşru bir soru değil mi, haklı bir soru değil mi? Yani ya özel sektör olacaksın, özel sektör gibi davranacaksın ya da eğer kamu olacaksan yani milletten... Şimdi, biz CNN Türk, ATV, Halk TV, Sözcü TV, onlar bizim vergilerimizle mi ayakta duruyor arkadaşlar, biz onlara herhangi bir vergi veriyor muyuz? Bir şekilde kendi geliriyle, gideriyle nasıl yapıyorsa ayakta duruyor ama TRT eğer benden bandrol geliri alıyorsa az önce saydığım, bu ilk etapta saydığım özel sektör gibi davranma şeyinden yani o statüden vazgeçecek. Veya işte, bedelsiz arsa istiyor şimdi, madde 9, "Bana hazine arazileri bedelsiz verilsin." diyor.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Verici, sinyalizasyon...
ERHAN USTA (Samsun) - Hazine arazileri TRT'nin rekabet ettiği diğer özel kanallara bedelsiz veriliyor mu? Böyle bir şey yok. Veya "Benim kamulaştırma hakkım olsun." diyor, zaten o kamulaştırma hakkı var. Yani mesela, eğer ilk dediğimiz gibi, bir özel sektör firması gibi davranacaksa o zaman bunları almamız lazım. Bırakın bedelsiz arsa verme işini, kamulaştırma hakkını da almamız lazım; bu, tamamen bir kamu kuruluşu usulüdür arkadaşlar. Şimdi, dolayısıyla TRT'nin yani böyle, bu ikili yapıdan hani istifade etme gibi bir yöne gitmeyip... Eğer hakikaten bu ülke için bir şey yapmak istiyorsak bizim TRT'yle ilgili, ne olacağıyla ilgili bir defa, bir karar vermemiz gerekiyor. Şimdi, tabii, bu, çok eleştirildi, o aynı eleştirileri ben de yapıyorum, onun üzerinde fazla durmayacağım çok vaktinizi almamak için, tarafsızlık ilkesini tamamen kaybetmiş durumda. Yani TRT, bırak tarafsızlığı, hakikaten yani vicdanını kaybetmiş bir şekilde taraflı, yanlı ve itham edici, hatta iftira edici bir şekilde yayın yapmaya, yanlış haber vermeye devam ediyor. Bu şeylerde ben bu kadarını bilmiyordum, bunu çalışırken gördüm yani seçim öncesinde özellikle işte, siyasi parti gruplarına neler yapılmış, nasıl bir hak tanınmış diye baktığımızda yani çok ciddi fark var. Mesela, son seçimlerde Sayın Erdoğan'a otuz iki saat -saniyelerini, dakikalarını söylemiyorum- otuz iki saat kırk iki dakika zaman tanınıyor; şimdi, Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na sadece otuz iki dakika tanınıyor. Öbürüne otuz iki saat kırk iki dakika tanınıyor. Bu ikisi rekabet ediyor ya, seçim öncesi şey yapıyorlar.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Birisi hem Cumhurbaşkanı hem Cumhurbaşkanı adayı, öbürü sadece Cumhurbaşkanı adayı.
ERHAN USTA (Samsun) - İşte, az önceki sözümü uzatmamak için şey yapıyorum, zaten o da sistemin bir problemiydi. Burada yerine göre bu geçmiş Cumhurbaşkanı falan değil zaten... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ORHAN YEGİN (Ankara) - Cumhurbaşkanının haberlerini de vermiştir, siz onu da... Haber olarak verdiğini de bu istatistiğe...
ERHAN USTA (Samsun) - TRT'yle ilgili buranın da düzeltilmesi lazım. Hadi o, Cumhurbaşkanı, benim eski Genel Başkanım olan Sayın Bahçeli kim? Sayın Bahçeli'ye de aynı bu süre içerisinde yirmi beş saat yirmi yedi dakika TRT Haber yer veriyor.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Önemli gündem olmuştur.
ERHAN USTA (Samsun) - Ya, tabii, tabii, anlaşıldı. Şimdi, burada arkadaşlar... Arkadaşlar, artık Orhan tamamen adalet duygusunu falan yitirdi, o konuşmak için konuşuyor.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Hayır, sen liderler üzerinden niye konuşuyorsun?
ERHAN USTA (Samsun) - Tamam, tamam kardeşim, tamam.
Şimdi gelelim şu tarihî dizi meselesine, ben Mustafa Bey'in söylediklerine katılıyorum. Tarihî dizi konuları önemlidir, hakikaten gururumuzu da okşuyor. "Kuruluş Osman"ın da müdavimiyim, 190'ıncı bölümünü seyrettik, bu akşam gidebilirsek 191'i seyredeceğiz, seyredemezsek internetten seyredeceğiz.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Erken bitirelim, gidelim.
ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Başkan, yok, aşağıda da konuşmamız var.
Bu, şu değil yalnız yani "Tarihî dizi çekiyor TRT, kardeşim, TRT'ye laf edemeyiz veya TRT'ye bilmem ne söyleyemeyiz." diye bir şey yok. Ha şu, tarihçilerle konuşun, İlber Ortaylı mesela bunlardan birisi, "Tarih, tarihî dizilerden öğrenilmez, yanıltır." der.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Ben öyle bir şey demedim, "Takdir edin TRT'yi."
ERHAN USTA (Samsun) - Ha, takdir edelim de 18 milyar da para vermişiz 2023 parasıyla, 2025'te belki 50-60 milyar lira civarında para vermişiz. Şimdi, dolayısıyla TRT bunu yapar, bu konuda takdir ederim ama TRT'yi eleştiririm, TRT'nin haksız uygulaması varsa söylerim. Mesela, yine, Sayın Bahçeli de onu yapmış zaten, bakın, "Diriliş Ertuğrul" ne zaman başlamış diye baktım ben, 2014 yılında başlamış ama 2018'e kadar TRT, Sayın Bahçeli nezdinde ambargoluk bir kanaldı. Ben de yanında Grup Başkan Vekiliyken defalarca TRT Haber'den gelmişlerdir onlara, size beyanatlar vermiş, "Size ambargo koyuyorum." deyip onları reddetmiştir. Yani o zaman "Efendim, Diriliş Ertuğrul'u yayınlayan bir kanala nasıl böyle yaparız?" falan deyip burada "Sen yanlış insansın, yanlış iş yapıyorsun." şeyi çıkarmamız...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Usta, buyurun.
ERHAN USTA (Samsun) - Toparlayacağım, toparlayacağım.
Yani böyle bir sonuç çıkarmak yanlış olur.
ORHAN YEGİN (Ankara) - TRT de tartışılır, herkes tartışılır, kimse tartışılmaz değildir Erhan Usta, bizim öyle bir iddiamız yok. TRT'yi de insanlar yönetiyor, onlar da hata yapar, yanlış yapar.
ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, tabii, ciddi bir şekilde giderlerinde TRT'nin bir artış var. Sayın Başkan, Sayın Genel Müdürün bu konuda bizi bilgilendirmesinde fayda var. Mesela, 2023'te -tabii, kesinleşmiş hesaplar 2023 olduğu için hep onlar üzerinden gidiyoruz- yüzde 90,9 oranında artış olmuş. Daha sonra, kendilerine KİT Komisyonu toplantılarında bu dış yapımlara ödenen paralar konusu sorulmuş, orada da "ticari sır" şeklinde bir açıklamayla onlara cevap verilmemiş. Yani buraya geldik, şimdi "ticari sır" oldu çünkü "Özel sektör gibiyim ben." diyorsun ama kamulaştırma izni istiyorsun, efendim, bedelsiz arsa istiyorsun, efendim, en yüksek devlet memuru ek göstergesini istiyorsun, "Gelirimin yüzde 86'sı vergiyle karşılansın." diyorsun. Ticari sır neyin nesi o zaman? Ya, bu çelişkileri ortadan kaldıralım, bunu bize açıklamak durumundasınız, burası Parlamento. Yani nedir bakalım, hakikaten dış yapımlara... Buradan birilerini mi besliyoruz? Bakın, geçmişte buradan FETÖ'cüler besleniyordu yani isim vermeyelim şimdi, buradan, FETÖ' TRT'den o AK PARTİ hükûmetleri döneminde nasıl beslendiğini biliyoruz. Ondan sonra, onların hepsi şimdi yargılanıyor ediyor. Bilmiyorum paralar geri alınabiliyor mi, alınamıyor mu. Onun yanlış olduğu ortaya çok şükür çıktı. Şimdi bir şeyi gizlerseniz burada bugün, yarın belki başka yanlışlar çıkacak, değil mi? Bak, Yunus Emrenin başındaki çocuk kaçtı gitti. Yani burada Yunus Emreyle ilgili şunları söylediğimi ben hatırlıyorum, bir şeyler söylediğimizde aman, aman, bize bir şey söylettirmiyordunuz. Nerede şimdi o arkadaş? Yurt dışında, değil mi, kaçak. Değerli arkadaşlar, bir şeyi böyle gizlerseniz, kapatırsanız olmaz. Yani biz burada diyoruz ki niye ticari sır olsun ya? Dışarıya ne kadar para verdik, ne kadar insanı zengin mi ettik? Eğer doğru yaptıysanız bu işi sizin açınızdan, kediniz açısından da üzerinizdeki bir kısım hani şaibe veya şaibe demeyeyim de hani böyle itham olabilecek şeyleri kaldırmış olursunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Evet, Sayın Usta, toparlayalım artık ya.
ERHAN USTA (Samsun) - 5 tane maddeyi birlikte yapıyoruz Başkanım.
Yani dolayısıyla, bunların yapılması lazım. Yani burada TRT'nin çok ciddi bir şekilde bir şeffaflık ihtiyacı var.
Tabii, bu Aybüke Pusat'la ilgili yani bu boykot paylaşımı, bilmem ne falan, bunlar hakikaten çok çirkin oldu. Bakın, ben Aybüke Pusat'ı falan tanımam ama onu gördükten sonra yani bir fikrini söyleyecek. Yani şimdi, bakın arkadaşlar, memurlar siyaset yapıyor, iktidar tarafından bir şey söylerseniz hiçbir şey yok. Muhalefete ağzına geleni söyleyen bugün devlet memurları var, bunlara hiçbir işlem yapılmıyor. Bu, sizin memurunuz değil, bu nihayetinde bir sanatçı, sanatçı elbette topluma ilişkin fikrini söyleyebilir, bunu beğeniriz, beğenmeyiz. Şimdi, bundan dolayı siz bunu ve buna destek olduğunu açıklayan arkadaşları apar topar diziden çıkarmak falan nedir ya, böyle bir çirkinlik olabilir mi? Yani bunun hukukilik... Zaten hukukiliği olmaz böyle bir şeyin de. Bu hakikaten çok ayıp ve çok çirkin bir şey. Bunları yapmamak lazım ama işin artık şirazesi kaçmış, ne bileyim ben yani bundan herhangi bir şekilde bir rahatsızlık da duyulmuyor.
Başkanım, toparlayacağım.
Bakın, TRT'ye bizim verdiğimiz para kadar yüksek ki... Arkadaşlar, mukayese için söylüyorum. Bütçe, biliyorsunuz, kuruluşlar bazında yapılır ama bir de biz bütçeyi yani merkezî yönetimin o toplam bütçesini söylüyorum, bir de programlar bazında dağıtırız, değil mi? Yani 67 tane program vardır, o şu anda mesela 2025 için 14,7 trilyon dediğimiz toplam bütçe 67 programa dağıtılır; işte, kayıt dışılıkla mücadele programı, yoksullukla mücadele programı, şu programı, bu programı. Şimdi, TRT'ye verdiğimiz para o kadar yüksek ki -2023 yılı için söylüyorum, kesinleşmiş rakamlardan- toplam 67 programın 42'sinden daha fazla tek kalemde TRT'ye para vermişiz. Yani verdiğimiz paranın ne kadar büyük, ne kadar önemli bir para olduğunu... Yani Türkiye'de bütçeyi 67 programa dağıtıyorsunuz, bu 67 programın 42'sinden daha fazla tek bir kuruma para veriyorsunuz ve o kurum da bütün hukuk falan her şeyi bir anlamda ihlal ederek yayın yapıyor, hiçbir şekilde tarafsızlığına, bir şeyine riayet etmeden birtakım işler yapmaya çalışıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi, Sayın Başkanım, bizim buna ilişkin ihdas önergelerimiz de olacak, artık o kısımları, oradaki spesifik gerekçelerimizi ihdas esnasında önergeler üzerinde konuşuruz.
Teşekkür ederim.