Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3119) münasebetiyle |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 22 .05.2025 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nda bu subayların normal bekleme süreleri tek tek sayılmış, burada bir değişiklik yapılmak isteniyor ve bu kararla, Cumhurbaşkanına, bu sürelerin uzatılmasına ve kısaltılmasına imkân tanınmaya çalışılıyor.
Tabii, burada bu kadar açık bir şekilde, net bir şekilde süreler sayılıyor fakat bunların hiçbir anlamı kalmayacak verilen yetkiden sonra, değil mi? Yaptığımız kanunun da bir mantığının olması lazım. Yani Cumhurbaşkanının kısaltma veya uzatmalarına bir sınır koymuş olsanız -katılmamakla birlikte- yine anlaşılabilir, ne bileyim, "Bunları altı aya kadar uzatabilir, altı aya kadar kısaltabilir." gibi. Bu listenin ne anlamı var? Bu yetkiyi verdikten sonra bu listenin ne anlamı var, buraya niye yazdınız? Yazmayın, hiç elinizi kolunuzu bağlamayın yani "Hepsini Cumhurbaşkanı belirler." diyelim, olsun bitsin. Gerekçeye bakıyorsunuz... Bir defa, bu önemli bir şey, Cumhurbaşkanına sınırsız bir yetki isteniyor üstelik. Sınırsız bir yetki hiç olmaz yani yetki olmamalı da sınırsızı hiç olmaz. Belli bir süre istenmiş olsa ancak bu kadar sapar. Yani siz planlama yapamıyor musunuz? Bugüne kadar -ben baktırdım buna- bu yetkiyi hiçbir Cumhurbaşkanı istememiş değerli arkadaşlar, Türk Silahlı Kuvvetleri yeni filan kurulmuyor.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Kullanılmamış.
ERHAN USTA (Samsun) - Ayrı bir şey, ayrı bir şey; o daha kötü, hiçbirinin kullanmadığı yetkiyi Demokles'in kılıcı gibi birisinin tepesinde durmak için mi istiyoruz o zaman, o soruyu sorarım. Bugüne kadar hiçbir cumhurbaşkanının, üstelik tarafsız olan yani partili de olmayan Cumhurbaşkanının istemediği yetkiyi şimdiki Cumhurbaşkanı niye istiyor? Bunu düşünmek durumundayız.
Biz askeriyeyi şöyle biliyoruz: Planlamasını yapar, hesabı vardır, kitabı vardır ortada ve buna göre işini muntazam yapar diye biliyoruz. Bu planlamayı yapamıyor musunuz? Eğer şimdi bu sürelerin değiştirilmesiyle ilgili bir ihtiyaç varsa keşke onu getirseydiniz, onu burada değiştirseydik. Mesela atıyorum, binbaşının bekleme süresi beş yıl değil de dört olsun, üç yıl olsun veya yedi yıl olsun. Eğer böyle bir ihtiyaç varsa bunu konuşalım. Yani sanki Türk Silahlı Kuvvetleri yeni kuruluyormuş gibi davranıyoruz arkadaşlar, bugüne kadar hiçbir Cumhurbaşkanı istememiş, hiç ihtiyaç olmamış, planlamalar yapılmış. Ha, diyeceksiniz ki: "Efendim, 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadık" Yahu, ihtilal de yaşadık, başka darbe girişimleri de yaşadık, orada da olmadı. Üstelik 15 Temmuz geçeli on yıl oldu. Yani on yılda bu planlamayı yapamıyor muyuz, on yılda önümüzü göremiyor muyuz? Vallahi bunların hiçbiri anlaşılabilir bir durum değil. Dolayısıyla, böyle bir planlama...
Ha, ben şunu anlıyorum o zaman ve çok üzülüyorum eğer öyleyse. Şimdi, siz asker olarak savunduğunuz için bunu söylüyorum, sizin savunmanız olmasaydı bizim tamamen muhatabımız siviller olacaktı ve siz askerden bu yetkiyi istiyorsunuz deyip kanun teklifini verenin nezdinde siyaset makamının üzerine gidecektik.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.
ERHAN USTA (Samsun) - Ama şimdi, efendim, siz asker olarak da bunu savununca iş daha başka, farklı bir boyuta geliyor. O zaman planlama yapamıyor Türk Silahlı Kuvvetleri bugün. Yani bir planlama yapılabilmiş olsa bize somut bir şeyle gelirsiz. Benim elimde böyle bir yetki olsun ama kullanırım ama kullanmam. Bugüne kadar hiç kimsenin istemediği bir şeyin şimdi isteniyor olması çok manidar.
Tabii, bunun mahzurları var, zaten bunun Anayasa'ya aykırılığı var, arkadaşlar ifade ettiler, işte, siyasallaştıracaklar askeriyeyi... Biz disiplin diyoruz, askerin en temeli disiplin diyorsunuz, disiplinden de uzaklaştıracaktır. Ondan sonra, hele hele "Biz Atatürk'ün askerleriyiz." diyen teğmenleri ihraç ettikten sonra bu TSK veya bir kısım komuta kademesi, artık bizim hiç kimseye güvenimiz kalmadı, hiç kimse kusura bakmasın. Dolayısıyla, böyle sınırsız bir yetki olmaz, bu usule de aykırıdır, Anayasa'ya da aykırıdır, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bizim anladığımız kadarıyla teamüllerine ve geleneğine de aykırıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ORHAN YEGİN (Ankara) - Ondan mı ihraç edildiler, aşk olsun ya!
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye değerli arkadaşlar...
Sayın Usta, toparlayın, buyurun.
ERHAN USTA (Samsun) - Toparlıyorum.
Dolayısıyla, geçmişte hiç talep edilmeyen, geçmişte olmayan bir şeyin bugün oluyor olmasının bize bir izahının olması lazım. Bunu ne Sayın Tümgeneral izah edebildi ne de gerekçede var. Gerekçeye bakıyorsunuz. Arkadaşlar, gerekçeyi okumadınız mı? Diyor ki: "Düzenlemeyle -Sayın Başkan, müsaadenizle okuyacağım burayı- çeşitli nedenlerle kuvvet komutanlıklarının rütbe karşılama oranlarında eksiklik veya fazlalık oluşması hâlinde, personel ihtiyacının karşılanabilmesi amacıyla rütbe bekleme sürelerinin Cumhurbaşkanı kararıyla değiştirilebilmesine olanak sağlanmaktadır."
Ya, böyle bir gerekçenin elli yıl önce de olmuş olması lazım ama elli yıl önce böyle bir yetki yoktu, böyle bir yetki talep de edilmedi ama şimdi bu talep ediliyor; bu anlaşılabilir bir şey değil. Bizim bilmediğimiz başka bir şey varsa onu söyleyin, onun üzerinde tartışalım ama şu anda yapılan açıklama çerçevesinde hiç de doğru olmayan bir taleple karşı karşıyayız.
Teşekkür ederim.