MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Öncelikle şunu ifade edeyim: Yani bu düzenleme -Komutanım da söyledi- kişiye yönelik bir düzenleme değil yani "A subayını, bir albayı, falanca filancayı uzattım." deme yetkisi vermiyor.

İkincisi, yine, bize göre keyfî bir uygulama imkânı da vermiyor. Gerekçede çok açık bir şekilde belirtilmiş -Erhan Bey de okudu gerekçeyi- diyor ki: "Kuvvet komutanlıklarının rütbe karşılama oranlarında eksiklik veya fazlalık oluşması hâlinde..." Personel ihtiyacını karşılayabilmek için bu yetkinin verildiğini ifade ediyor.

CAVİT ARI (Antalya) - Mustafa Bey, lazım olduğunda getirsinler kanunu çıkaralım, yoksa bir şey demiyoruz.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - O da olabilir.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Meclis kapalıysa veya tatildeyse...

CAVİT ARI (Antalya) - Kaçıyor mu bu arkadaş! Ne kapalısı ya!

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Esneklik yok mu ya!

CAVİT ARI (Antalya) - Ne esnekliği ya!

VELİ AĞBABA (Malatya) - Kenan Evren yapmadı. Kenan Evren'den betersiniz, Kenan Evren'e rahmet okutuyorsunuz!

CAVİT ARI (Antalya) - Kaçan bir şey yok ki ortada, lazımsa getirin.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri... Değerli arkadaşlar...

CAVİT ARI (Antalya) - Bu, sadece askeriyenin üzerinde böyle bir kılıç sallamadır, başka bir şey değil!

RESUL KURT (Adıyaman) - Yahu, Cavit ağabey, bir bakalım hele...

CAVİT ARI (Antalya) - Lazım olduğunda getirin kardeşim, çıksın.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi, şöyle... Sayın Arı... Değerli arkadaşlar...

(AK PARTİ ve CHP milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, hakikaten bugün bizim Komisyona bir şey oldu ya!

CAVİT ARI (Antalya) - Mustafa Bey de bizim görüşümüzü söyledi.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye...

Değerli arkadaşlar, hakikaten bir arkadaşımız konuşuyor, araya giriyoruz, sözünü kesiyoruz, insicamı bozuluyor, lütfen...

Sayın Kalaycı, buyurun lütfen.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Şimdi, tabii, Cavit Bey'in dediği de yapılabilir yani ihtiyaç hasıl olduğunda da kanun çıkarılabilir ama öncesinde böyle bir düzenleme yapmanın da bize göre bir mahzuru yok ve şunu da söylüyorum: Bütün arkadaşlarım Türk Silahlı Kuvvetlerinde her şeyin planlı programlı olduğunu, bir disiplin içinde yürüdüğünü bilir. Bu maddeye de karşı çıkışları olmamış, ben onu anlıyorum yani. Lafa gelince "Bürokratlar hazırlıyor." diyorsunuz da şimdi buna gelince niye vekiller hazırlamış gibi bir durum oluyor? Muhtemelen olumlu görüş verdiler yani bunun yer almasının da bize göre bir mahzuru yok çünkü keyfî kullanma imkânı yok, gerekçeye bakarsanız o ihtiyaca göre hasıl olacak. Yani bir Demokles'in kılıcı gibi niye olsun? Kişisel bir şey yok.