Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3119) münasebetiyle |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 22 .05.2025 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Vallahi, ben dehşete düştüm -yani sizinle alakalı değil- bu açıklamadan sonra. Eğer hakikaten, gerekçe buysa bu daha sıkıntılı bir durum arkadaşlar. Yani Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulu vardı, tamam mı, arkadaşımız diyor ki: "Şimdi bu kurulun hem icrai hem de politika görevleri vardı, bunu tek bir tarafa vermek uygun olmayacaktı. Dolayısıyla bakacağız, duruma göre, bugün politika kurulu olur, yarın politika kurulları kaldırılabilir, başka bir şey olabilir, ondan sonra, bunları nereye icap ederse oraya veririz. Biz bir genel yetki alalım, bu yetki çerçevesinde yeri geldikçe veririz." Böyle bir şey yok, böyle bir devlet yönetimi olmaz. Şimdi, o zaman yapılması gereken şey şu: Hani blok alıp önceden kurulu kaldırıyorsun ama blok altındaki her şey, oradaki görevler duruyor, o görevleri o zaman bir yerlere dağıtmanız lazım, siz o işi yapmıyorsunuz. Yani nedir o? Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulunun bir kısım görevleri var ya, bu görevlerden bazılarını, atıyorum, Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesinde yapılacaksa Hazine ve Maliye Bakanlığındaki ya Bakanlığın ya da ilgili genel müdürün görevleri arasına onu oraya yazmak lazım. Yani kurul varmış gibi kurulun mevzuatını tutuyoruz, ondan sonra "Bu kurula yapılan atıflar şuraya gider." diyoruz yani bu olmaz. Peki, bunu nasıl yapacaksınız? Şimdi, kendi dediğinizle çelişiyorsunuz, "Cumhurbaşkanınca belirlenmiş kurul veya merci yapılmış sayılır." Şimdi, o zaman tek tek saymanız lazım "Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulunda, görevinde A, B, C, D, bilmem ne bentlerinde verilen görevler falana gider, filanda verilen..." Ya, arkadaş, o mevzuat Allah'ın emri değil ki, kurulu kaldırmışsın, mevzuatını da kaldır, o görevleri git ilgili yer neresiyse -bakanlıksa bakanlık, politika kuruluysa politika kurulu- onun altına yaz, devlet böyle yönetilir, kanun böyle yapılır. Kaldırdığın şeyi orada tutuyorsun, onun bir kısmını böyle formülasyon yapar gibi bir tarafa attırıyorsun, bir kısmını bir tarafa attırıyorsun, ondan sonra gel ki bu görevleri, mevzuatını bul, bilmem ne yap. Yani ondan sonra mevzuatla boğuşmaktan biz iş yapamıyoruz, hiç kimse de iş yapamıyor. Niye mevzuatla ilgili bu kadar çok birimimiz var? Çünkü mevzuatı takip etmekten zaten yoruluyoruz. Olmaz, vallahi olmaz. Eğer gerekçe hakikaten buysa çok daha, çok daha fena bir şey yapılmış. Bir de hani bu, Cumhurbaşkanlığı politika kuruluna verilmiş, yedi yıllık uygulama da yanlış yani politika kurulu adı üzerinde "politika kurulu" yani denetleme ve izleme bir uygulama işi. Bunlar niye o zaman bugüne kadar, yedi yıldır, bu politika kurulundaydı? Şimdi kime verileceğini bilmiyoruz. Şimdi, işte, Hazine ve Maliye Bakanlığına verilecek, şurası şuraya, burası buraya... Ya, bunlara şey değil. Tabii, artık diyecek bir şey yok ama o zaman bu mevzuatı... Özetle şunu söylemeye çalışıyorum: Bunları, oturacağız, orada tanımlanan iş neyse, görev neyse yani bir kamu hizmeti var bir yerin altında... Şimdi o kurulu kaldırmışsın, hâlâ o kurulun kanununu tutup da bilmem ne yapmanın bir gereği yok. Oradaki görev her neyse, vatandaşa sunacağımız veya vereceğimiz hizmet neyse onu ilgili birimlerin altlarına yazacağız, devlet böyle yönetilir. Yani yoksa muğlak, yarın ne olur, hiç kimse bilmez, ya, oturmuş yapılar olması lazım yani devlette oturmuş yapılır olur. Adresi üç aşağı beş yukarı bilebilmemiz lazım. Şimdi, birkaç yıldır devletten ayrıldık, bütün kurumlarda bir değişiklik var. Yani şöyle iki gün bir gözünüzü yumsanız... Hani, şehirler öyle ya, şehirlerimiz de öyle, altı ay bir yere git, tanıyamıyorsunuz orayı, nasıl bir hâle geliyor, orada işte, bir anda 2 katlı evlerin olduğu yere 30 katlı imar verilmiş filan gibi bir şey. Yani altı ay bir gözümüzü yumsak kurumların her biri yer değiştirmiş, isimleri değişmiş bir hâlde; bilmiyorum dünyanın neresinde böyle bir şey var?
Teşekkür ederim.