MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Başkan, ben şimdi yine aynen deminki önerime geri dönüyorum. Neden? Aynı şekilde yeniden önerge var. Yani hanımefendiye soralım: Sizden bu kanun hazırlanırken görüş alındı mı?

BAŞKAN - Kendileri hazırladılar.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, yok yani işte...

BAŞKAN - Bu süreyi bana müsaade edin, bana bırakın, siz sorulara cevap verin.

ÇALIŞMA GENEL MÜDÜRÜ NURCAN ÖNDER - Efendim, dinliyorum.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani sizden bu konuda görüş alındı mı?

ÇALIŞMA GENEL MÜDÜRÜ NURCAN ÖNDER - Efendim, bu maddeyi biz hazırladık. Biz 2015'te Aile Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve ilgili diğer bakanlıklarla bir komisyon oluşturduk nüfus politikalarıyla ilgili. Bu komisyon sonunda çıkan çıktılar bunlar, biz yazdık bunu.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Önergeyi kim yazdı? Size danıştılar mı önergeyle ilgili? Şimdi anlatıyorsunuz, önergeyi anlatıyorsunuz çünkü.

ÇALIŞMA GENEL MÜDÜRÜ NURCAN ÖNDER - Önergeyi de biz yazdık efendim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani işte biz de onu diyoruz. Şimdi, orayı yazan siz, bunu getiren siz...

ÇALIŞMA GENEL MÜDÜRÜ NURCAN ÖNDER - Evet.

BAŞKAN - Niye on gün sonra değişiklik?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yarın başka bir şey getirmeyeceğinizi -bir hafta içinde- nereden bileceğiz? Biz de onu söylüyoruz. Madem bu ihtiyaçtı, o bakanlıklar bir araya geldiğinde konuşulmadı mı, yine işverenlerden görüş almadınız mı, ondan mı oldu? Şimdi işveren söyleyince ne oldu? Bilemedim. Çünkü bu tasarılar eğer....

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Onların getirdiğini de kabul etmediniz zaten.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hayır, bir şey söylüyorum Sayın Bakanım, kabul ettik, etmedik. Bizim ettiğimiz ayrı. Şu anda gelen tasarı daha yeni. Bu tasarı çok eski kalmış da yenilenmiş değil Sayın Bakanım, hani kadük olan bir şey değil, yeni bir torba, aciliyetten olanlar gelmiş. Buradan Bakanlar Kurulunun gönderdiği tarih, bize gelen tarih belli. Bakın, 6/1/2016, Ahmet Davutoğlu Başbakan, Meclise geliş tarihi. Yani şimdi, bu kadar kısa sürede, onun için diyorum, böyle bir şey varsa hadi... Şurada bir tanesini unutmadığımızdan şimdi emin misiniz? "Memurları da yapıyoruz." dediniz. Arada acaba BAĞ-KUR'lularda kaçan var mı, SSK'lılarda kaçan var mı? Şimdi, o zaman bu önergeler neyin nesi? Şimdi, bu önergeler bu kanunla ilgili nasıl geliyor?

Arkadaşlar, bu önergeleri kim hazırlıyor, siz mi hazırlıyorsunuz? Bakanlığın aklına gelmeyen... Milletvekillerimiz, nereye gitti o sahada çalışan vekilimiz? Sahada çalışan arkadaşlar mı getiriyor? Hamza Dağ... Hamza Dağ... Kaybolmuş Hamza, nereye gittiyse... Hamza Dağ hâlâ sahada çalışıyor herhâlde. Hamza Dağ... Hamza Dağ, Şirin Ünal...

İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - İzmirli ben varım bak.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Hamza Dağ... Hamza Dağ... Ya, Hamza...

Yani bütün bu sosyal meselelerin tek sorumlusu Hamza Dağ mı? Yani bu kanunu kim imzaladı arkadaş? Bu kanun tasarı diyoruz ki elden mi dolaştırıldı Bakanlar Kuruluna, hiçbiriniz bakmadınız mı ilgili bakanlıklar olarak? Her maddede bir önerge olur mu ya? Gelen tasarı 6 Ocakta gelmiş arkadaş. Bir şey söylediğimiz zaman da kızıyorsunuz. Böyle gayriciddi bir kanun tasarısı hazırlaması olur mu? "Alt komisyon olursa bunlar konuşulur, gelir, arkadaşlar bakar." dedik. Hiç olmazsa burada yani bu kadar fazla kalabalık, rezil olmayalım basının önünde diyoruz yani. Alt komisyona o kadar gelmiyorlar, kendi aramızda hallediyoruz, tamamlıyoruz, eksik varsa da bürokrat arkadaşlar gelip anlatıyor, o anda tamamlıyoruz.

Yani, şimdi, bakın, gerçekten işte gösteriyorum size. Nasıl oldu Hamza? Helal olsun yani bütün taban gezmesinin arasında gelmiş bütün bunları da incelemiş, bakanlığın müsteşarı, bakanı dahi gözünden kaçırmış. Vallahi helal olsun yani hepsini nasıl buluyorsanız. Başkanıma diyecek bir şey yok. Yani çok çok çalışıyor yani bakanlığın bilemediğini, Bakanlar Kurulunun bilemediğini hepsini sağ olsun Hamza...

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Hazreti Hamza'nın adını taşıyor.

İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - İzmirli olarak ben varım.

BAŞKAN - Arkadaşlar, karşılıklı şeye girmeyelim lütfen.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, girebilirler yani sorun yok. Ha, becerikliyse... Bize de anlatın da biz de anlayalım yani.

BAŞKAN - Siz de yani şimdi kıskançlık gösterisi içerisinde bulunuyorsunuz Sayın Hamza Dağ'la ilgili. Bir dahaki önergeyi size imzalatacağım.

İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - İzmirli diye kıskanıyor!

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sayın Bakanım, sizin nöbetiniz kaça kadar bilmiyoruz. Sabahleyin nöbet değişimi oldu da biz hep nöbetteyiz.

BAŞKAN - Biz ona nöbet demiyoruz efendim, kısmi zamanlı çalışma.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bize tam, full time çalışma, siz daha doğum yapmadan doğum iznini kullanıyorsunuz, yarı zamanlıya geçtiniz yani evlatlık mı edindiniz ne yaptınız bilmiyoruz, münferit mi evlatlık yoksa müşterek mi?

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Ücretli bakan tutabilir miyiz?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani bir şey var herhâlde

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Kiralık işçi gibi kiralık bakan olabilir mi mesela?

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Biz evlatlık da edinemiyoruz geçemiyoruz yarı zamanlıya yani çocuklar da büyüdü, doğum da yapamıyoruz, dolayısıyla gidiyor böyle.

BAŞKAN - Mehmet, beraber halledeceğiz o işi.

Evet, teşekkür ediyoruz.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yani Sayın Başkan, Sayın Temizel'in dediği gibi teşekkür ederek devam ediyorsun ama komik duruma düşüyoruz.

Şimdi, bundan sonrakilerde de anladığım kadarıyla önergeler var. Arkadaşlar ekleme birkaç tane verdi ama onun dışında değişiklik de var. Dolayısıyla bu işin bence çivisini çıkarmadan bir oturup arkadaşlar bir daha görüşsünler, ne varsa, önerge mi yapacaklar, madde mi yapacaklar, bir seferde bize getirsinler, salı günü yeniden gelsinler, adam gibi konuşalım diyorum.

BAŞKAN - Söz verdiler, bir yandan çalışıyorlar Sayın Günal, rahat olun.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - İşte biraz rahat çalışsınlar ki Hamza'yı bu kadar yormayalım, başka arkadaşlar da var.