KOMİSYON KONUŞMASI

ŞEREF ARPACI (Denizli) - Sayın Başkanım, kıymetli Komisyon üyelerimiz, milletvekillerimiz, çok kıymetli misafirlerimiz; on beş saati devirdik. Şimdi, acayip bir kafa karışıklığı var. Bir muhtarımız "Dikilir." diyor, bir muhtarımız "Sökülür." diyor, birisi "Sökülmez." diyor, birisi "Verir." diyor, birisi "Vermez." diyor. Yani, zeytin, herhâlde biraz insan gibi, taşındığı yeri severse mutlu oluyor, verimli oluyor, sevmezse de mutsuz oluyor, verim vermiyor. Şimdi, bir muhtarıma da inanıyorum, öteki muhtarıma da inanıyorum, mesele bu değil. Yani, on beşinci saate girdik, bir acelemiz var mı, sizin aceleniz var mı bilmiyorum ama Gabar'a gittiğimiz gibi -Rusya'ya gidecek ekip vardı, gidemedi galiba- gidelim bunu yerinde araştıralım, termik santralleri gezelim, uzman görüşü alalım haftaya pazartesi, salı. Meclisimize de yük olmasın, kendi cebimizden verelim parasını; anlatabildim mi?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Bakınca anlayacak mısın taşınıp taşınmadığını?

ŞEREF ARPACI (Denizli) - Ya, daha fazla uzman görüş alalım yani sadece zeytinden değil, madenciden de alalım, termik santralciden de alalım, ne acelemiz var bizim? Yani, dün geldi, bugün geçecek, öyle olacak; ne gerek var?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Teşekkür ediyoruz.

ŞEREF ARPACI (Denizli) - Bakın, burada, biraz sonra maddelere girdiğimizde uzun uzun konuşacağız ama on beş saatten sonra artık, burada sağlıklı bir karar verme durumu olmayacak. Ya erteleyin, yarın devam edelim ya da benim teklifim, gidelim. Muğla'da madem koordinatlar içinde, biraz daha...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Biz gene gideriz.

ŞEREF ARPACI (Denizli) - İş işten geçtikten sonra gitmeye gerek yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)